3.0 (FİNAL)

6.3K 249 76
                                    

---

"Merhabalar millet, bugün sonunda o mukbangı çekiyoruz!"

Kameraya bakıp gülümserken, önümüzde duran hamburgerler, soslar, içecekler, soğan halkaları ve patatesler çok lezzetli görünüyordu. Yanımda oturan Özgür, yıllardır olduğu gibi her hareketimi gülümseyerek inceliyordu. Bunu yapmasını seviyordum. Bugün evliliğimizin üçüncü yıl dönümüydü. Benim ona aldığım, üzerinden asla eksik olmayan, siyah tişört hediyesine karşın sabah elinde hamburger paketleri ile görünce ne olduğunu anlayamamıştım.

Demişti ki, "Hatırlıyor musun Gökçe'm, bir gün bana mukbang videolarını çok sevdiğini söylediğinde sana bir gün çekebiliriz demiştim. O konular arasında kayboldu ama ben unutmadım. Şimdi, neden o videoyu çekmiyoruz?" dediğinde bir kez daha onunla evlenmenin doğru karar olduğunu anlamıştım.

İki yıl önce açtığımız YouTube kanalında vlog, tarif, öneri, sohbet ve gezi videoları atıyorduk. Yer yer Baran abinin bir zamanlar çektiği nişan ve düğün videolarını atarken, bugün mukbang çekmek için hazırlanmıştık. Yıllar bizde bir değişim yapmamıştı. Hala saçlarımı uzun kullanıyordum, işsizdim, Özgür işine gidiyordu ve kedimiz Limon gün boyu yatıyordu. Biz üçümüz çok güzel bir aile olmuştuk.

"Sanırım ömrümün sonuna kadar hamburger yiyebilirim. Ama kesinlikle bir döner etmez. Döner kırmızı çizgidir, döner yiyin."

Yemeğimizi yerken aynı anda kamera karşısında konuşmak zordu. Kameranın yanına çıkan, kocaman olmuş Limon dik dik kameraya baktıktan sonra yavaşça bize yaklaşıp masaya oturdu. Hamburgerimden kopardığım köfte parçalarını ona verdiğimde onu kokladıktan yemeyip önümdeki patatese yöneldi ve onu yemeye başladı. Gerçekten mi? Bu fakirlik seviyesi bir yerden tanıdık geliyordu?

Yazık garibim kendini unutmuş.

Video sona erdiğinde Özgür paketleri toplayıp masayı silerken bende etrafı topladım. Kamera kaydını alıp bilgisayardan videoyu düzenleyecektik, ardından yüz kırk bir bin aboneye ulaşmış kanalımıza atacaktık. Özgür üzerindeki tişörtü çıkarıp kenara koyduktan sonra bilgisayarı alıp yatağa oturdu. Hemen yanına gidip onun gibi sırtımı yatak başlığına yaslarken Limon benim bağdaş kurduğum bacaklarıma yerleşti. Başımı Özgür'ün omzuna koyduğumda saçımın tepesine minik minik öpücükler konduruyordu.

Kaydı açtığında belli yerleri keserken onun bu kadar yakışıklı çıkması sinir bozucuydu. Düğün videolarında da aynı şekildeydi. İnsan bir üç yılda değişirdi ama yok, o bana mısın dememişti. Avucum onun göğsünü bulduğunda yavaş yavaş elimi gezdiriyordum. Kasları olmayan kocamın şu an elime gelen dolgun memesi ve baklavaları da neydi? Kaşlarımı çatarak doğruldum.

"Özgür?" Bakışları beni bulunca ters bir şeyler olduğunu anladı ve bilgisayarı kenara bırakıp yaslandığı yerden doğruldu.

"Efendim, güzelim?" Elimle gövdesini işaret ettim.

"Tam olarak ne zamandan beri kas yapıyorsun?" Başını eğip kendine baktığında kocaman bir kahkaha attı. "Senin güzelliğine ayak uydurmak istedim, malum bu süreçte hiç kilo almayan sen, sürekli bana yağlı yemekler yedirmeye çalışıyordun." Ağzım açılırken şok oldum. Planım açığa çıkmıştı resmen.

Bu kadar basit plan yapma diye bin defa uyardım, dinlemedin bir türlü.

"O zaman video falan paylaşmıyoruz." Kollarımı göğsümde çarpraz bir şekilde bağladım. Sinirlerim bozulmuştu. Planımı anladığı yetmiyormuş gibi üstüne bir de planımı bozarak kas yapmıştı.

"O neden?"

"Çok yakışıklı çıkmışsın herkes sana bakar falan, malum artık kaslısın."

Allah aşkına hamburger varken kim senin hanımcı kocanı ne yapsın Gökçe, niye hala on beşlik ergen gibi davranıyorsun?

HİÇ Mİ? | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin