20.Bölüm

193 12 13
                                    

⚡

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ozan yanımdan gideli sadece iki dakika oluyordu ve Sefa gerçekten Sezgin'in adresini bana göndermişti. Sezgin'i çok abarttığını düşünüyordum ve hatta bu tavrının aşırı saçma olduğunu da söylemeliydim. Yatak odasına girdiğimde vazgeçtim. Kendince haklı olabilirdi ve bende buna saygı duyacaktım. Hem gerçekten bana neydi Sezgin'den?

Yatağa oturdum. Bana sırtı dönük olduğu için yüzünü göremiyordum. Konuyu değiştirmek iyi bir yöntem olabilirdi. "Gelmek istemiyorum çünkü kötü yorum okumaktan sıkıldım" dedim. Saniyeler içinde yüzünü bana döndüğünde kaşlarını çattı. "Kötü yorum derken?"

"İşte insanlardan gelen benim hakkımda ki yorumlar..." yastığı kucağıma çekmiş onunla oynuyordum. "Yorumlara takılıyor musun gerçekten?" dedi, şaşkınlıkla. "Takılmıyorum ama yine de görünce moralim bozulmuyor değil."

"Güzelim saçmalama" dedi. "Seni sadece fotoğraftan görmüş insanların ne düşündüğü ile ilgilenmemen lazım." Söylemesi kolaydı. Bunu da onca linçe karşı ayakta kalmış Ozan'a söylemem saçmaydı. Kucağımdan yastığı çekti böylelikle oyuncağım elimden alınmış oldu. Gözlerimi Ozan'a çevirdim. "İyi ki söyledin. Sırf bu yüzden bile yarın benimle gelmen gerekiyor."

"Tamam" dedim, diretmeyerek. Hiç halim yoktu zaten. "Nasıl giyinmem gerekiyor?" diye sordum. "Nasıl istiyorsan" dedi. "Sen ne giyeceksin mesela...Yanına yakışmam gerek" dediğimde gülümsedi. "Her halimle yanıma yakışırsın zaten"

Yüzüne eğilerek "Öyle mi?" dedim. "Öyle" dedi. Başımı tavana doğru kaldırıp "Hm" dedim düşünür gibi. "Kot, tişört giyip mi gelsem?" dediğimde çenemden tutarak yüzümü yüzüne yaklaştırdı. "Ne giyersen giy, yanımda dur yeter. Zaten önemli bir şey de değil"

Önemli bir şey değil dediği; yıllar sonra, bunca iftiradan aklanıp oyunculuğa döndüğü ilk işin yayın günüydü. " O zaman şimdi elbise seçmeliyim" diyerek yataktan çıktım.

Kendimce bir şeyler seçmiş sonra Buse'ye atarak ondan onay da almıştım. Hatta Esin'e de sormuş ve fikir almıştım. Düz siyah bir elbise de karar kılmıştım. Çok dikkat çekmekte istemiyordum.

Mısır kokusuna, yani mutfağa doğru gittim. Filmi tekrar izlemeye karar vermiştik ve Ozan ben kıyafet seçerken mısır patlatma görevini üstlenmişti. Bir elini tezgaha yaslamış şekilde ocağın başında dikilen Ozan'ı görmek gülümsetti. "Ne izleyeceğimize karar verdin mi?"

Başını bana doğru çevirdiğinde hemen yanına gitmiştim. "Verdim, sen ne giyeceğine karar verdin mi?" Az önce toparladığım saçlarımı tek hamlesiyle dağıtmıştı. "Ben saçlarımı toparlamak için ne kadar uğraştım biliyor musun sen!?" dedim. Hiç uğramamıştım ama bunu bilmesine gerek yoktu. Elinden tokamı almak için uzandığımda elini arkasına götürdü. "Böyle daha çok hoşuma gidiyor" dediğinde gülümsedim ama bu yeterli değildi. "Yani saçım toplu olunca çirkin mi oluyorum?"

AMORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin