-İtachi-
Naruto gün geçtikçe içimize daha da işliyordu. Bu küçük çocuk hepimizle anlaşmayı nasıl başarıyor şaşkınlığım onu tanıdıkça yok olmuştu. Nefretin içinde sevgiyi bulup çıkaran, görevlerde dahi birbirleri ile anlaşamayan topluluğu şimdiki haline getirebilen tek kişiydi.
Ama nefretin içinde sevgi ararken içine gittikçe battığı nefret duygusundan habersizdi. Sinsice içine sızan kalbine yerleşen karanlığı göremiyordu. Her geçen gün bize benzeyip özünü kaybettiğini fark etmiyordu. Bizim içimize işlediği kadar bizde ona işlemiştik. O bizi aydınlatırken biz onu karanlığa çekmiştik.
Konanın oluşturduğu albüme bakıp gülümsedim. Anne rolünü üstlenmişti onunla en iyi o ilgileniyordu eğer o olmasaydı bizimle büyüyen Naruto çok daha başka bir hal alırdı. Hem onu hem bizi büyütmüştü.
Yedi yaşına geldiğinde okula gitmek istemişti, bu gerçekleşmesi imkansız bir durumdu ama kendi okulumuzu yapmıştık. Bazıları bunun ne kadar gereksiz olduğunu sanki bu çocuk büyüyünce meslek sahibi olucakta okuyacak diyip karşı çıkmıştı. Canavarımız silahımız içindeki güç için büyüttüğümüz çocuğun okumasını gereksiz bulmuşlardı. Konan ise karşı çıkıp ona okuma yazma öğretmeye başlamıştı. Genel bilgileri hepsini öğretmeyi hedeflemişti. Gün geçtikçe diğerinin de bakışı değişmişti bir şeyler öğretmek hoşlarına gitmişti,tabi kendi tarzları ile .
Kuklacılıktan , bomba yapımına, kağıt katlamadan silah temizlemeye kadar her konuda en iyilerinden eğitim almıştı.
Şimdi 16 yaşındaydı 10 yıldır bizimleydi. Yakın dövüş eğitimlerine çok küçük yaşta başlamıştı birbirinden güçlü nijalar ile eğitim yapmıştı. Birbirinden farklı bizlerden eğitim alarak jutsunu da geliştirmişti.
Hepinizle çeşit çeşit görevlere katılmıştı. Kimseyi öldürmeden savaşsa da karşısına çıkan onu gören herkes bizim tarafımızdan öldürülmüştü.
Tüm bu korkunçluğun içinde masum kalanımızdı. Ta ki o güne kadar.
14 yaşına gireli bir kaç gün olmuştu Sasuke sevgisi ise hiç dinmemiş hep büyümüştü. Küçükken bir kaç ay beraber olduğu arkadaşını her gün hatırlamak için bize tekrar tekrar anlatmıştı. Beyaz atlı prensinin aşk öpücüğünün onu sonsuza kadar koruyacağı masalına o güne kadar inanmıştı, beklemişti.
Sevgiye umuda bağlı çocuğu görmek için albümün ilk sayfasını açtım. Ve bize neşe getirip zamanla neşesinden olan sarışınla anılarımıza daldım.
Deidaranın 1000 turna kuşu yaparsan dileği kabul olurmuş sözüne inanıp koşarak konandan yardım istemişti. Yemeği unutup saatlerce kağıt katlamaya başladığında yahiko günde en fazla üç tane yapmasına ikna etmişti.