İyi okumalar!
Cem Yenel - Pusula
💌
İlacım diye söylediği şey, uyuştucuydu.
Yabancının yüzüne bakıyordum. O ise, sanki birazdan bayılıp düşecekmiş gibi duruyordu. Bu kadar mı bağımlıydı?
Yere eğildi ve uyuşturucuyu eline aldı. Yeniden ayağa kalktı ve uyuşturucunun birini paketinden çıkarttı. Ağzına mı götürüyordu o? Elimi, elinde uyuşturucu olan eline götürdüm ve uyuşturucunun yere düşmesini sağladım. Bana aniden döndürdü mavi gözlerini. Bana çok korkutucu bir şekilde bakıyordu. Korkuyordum!
"Kızım sen salak mısın!" Diye kükredi. Ne bağırıyordu ya! Ne yapmıştım ben? Alt tarafı uyuşturucuyu yere düşürmesine sebep olmuştum. "Ne bağırıyorsun be, odunsu öküz!" Dedim bende. Valla kükredim diyemezdim. Ya da bağırdım. Çünkü onun bağırması kükremek, benim bağırmam konuşmak olurdu onun sesinin yanında.
"Sen salak mısın? Tamam bana yardım ettin, bende sana teşekkür ettim. Sen neyini zorluyorsun. Gitsene yanımdan. Son kalan uyuşturucumu senin yüzünden yere düşürdüm." Diye kükredi yeniden. Son kalan uyuşturucusunu
düşürmüştü benim sayemde. "Ne var be! Ne güzel işte. Benim sayemde uyuşturucu gibi bir boktan bir günlüğüne, hatta birkaç saatliğine kurtuldun!" Dedim bende. Birkaç saatliğine demiştim çünkü biliyordum buradan çıkıp, yeniden bir uyuşturucu alabileceğini. Ama eğer durumu yoksa sevap kazanmıştım. Ya da ecelimi bulmuştum. Çünkü uyuşturucu bağımlılarının, uyuşturucu olmadan neler yapabildiklerini maalesef ki biliyordum.Uzanıp kolumu tutunca, "Valla bilerek yapmadım, yemin ederim bilmiyordum. Hem ben daha 17 yaşındayım. 18 yaşıma bile girmedim daha.
Lütfen, hem benim amcam polis! Senin ağzına sıçarlar!" Dedim ve kolumu bırakması için çekiştirdim. Nasıl şeyler söylediysem artık, kolumu bıraktı ve ağzı açık bir şekilde baktı bana. Tamam, amcam polis değildi, hatta amcam yoktu benim ama birşey olmazdı. Nereden bilecekti ki. Beyaz yalandı bu."İyi misin sen? Ne polisi ne amcası? Ben sadece seni içeri götürecektim." Dedi şaşkın bir şekilde. Ne içeri götürmesi be? Lan, yoksa bu beni içeride morg bölümünde mi öldürecekti? Söylediklerim hiç mi bir şey ifade etmemişti onda?
"Niye içeri götürecektin ki?" Diye sordum korkarak. Sabır dilenircesine kafasını yukarı kaldırdı. "Ne yaptım ya ben? Ne yaptım da bana bu salağı gönderdin?" Diye sordu bıkkınca. Hemen hayırlı bir kul olarak atıldım. "Mesela uyuşturucu içmiş olabilirsin." Dedim. Hemen bana döndü. Yine korkunç bakmaya başlamıştı. "Tamam ya, mesela dedim." Niye böyle bakıyordu ya bu?
"Daha fazla başımı şişirme diye, içeri götürecektim." Dedi ve yanımdan ayrıldı. Bende sessizce onun gidişini izledim. Birisi adımı seslenince oraya döndüm. Burak bana 'gel gel' işareti yapıyordu. Giderken yere baktım ve yere düşmesine sebep olduğum uyuşturucuyu gördüm. Üstüne basıp geçtim. Neden bağımlı olmuştu? Nasıl olmuştu?
Kafamı kaldırdım ve Burak' a doğru yürümeye başladım.