1.4

31 4 0
                                    

Ben yine gececiyim.

Belki gün içinde bir bölüm daha gelebilir.

İyi Okumalar!

Nilipek - Küçük Bir An

💌

Yatağın içinde dört dönüyordum. Bir türlü uyku tutmuyordu. En son gördüğüm kâbustan sonra Sadem'in yanına gitme kararı almıştım. Evini bilmiyordum ama bir şekilde öğrenecektim. Öğrenmeliydim.

Çünkü gördüğüm kâbus o kadar gerçekçiydi ki, uzunca bir süre kendime gelememiştim.

Daha fazla yatakta dönmek istemediğim için üstümden yorganı attım ve cama doğru yürüdüm. Camı açtım hava alma isteğiyle. İçeriye soğuk hava girdiğinde, uykum gelmişti. Zaten sıcağa alerjisi olan bir insan olarak soğuğu çok severdim. Ve hep soğukta uykum gelirdi.

Odanın camını açık bıraktım ve su içmek için mutfağa yöneldim. Odamdan çıkıp, koridordan sola döndüğümde mutfağa girmiştim. Mutfağın kapısında durdum. Durmama sebep olan şey, mutfakta balkonda duran babamdı. Babamda benim gibi soğuğu çok severdi. Babamla benzeyen huylarımızdan birisiydi bu.

Balkona geçtim ve babamın yanında durdum. Babam bana doğru döndü ve "O çocuk kimdi kızım?" Diye sordu, ellerini göğsünde bağlarken. Elbette ki babam bu olayın peşini bırakmayacaktı. "Bir arkadaşım baba." Dedim babama hafiften gülümseyerek.

Babam bana, ' öyle olsun ' der gibi başını salladı. Babama yanaştım ve uzanıp yanağına bir öpücük kondurdum. "İyi geceler, beyefendi." Dedim gülerek. Ve balkondan çıktım.

Odama döndüğümde, mutfağa neden gittiğimi hatırladım ve yeniden mutfağa yöneldim. Mutfağa vardığımda babam balkonda yoktu. Rafların birinden bardak aldım ve musluktan su doldurup su içtim. Bardaktaki su bittiğinde bardağı tezgahın üstüne koydum ve yeniden odama döndüm.

Komodinin üstündeki telefonum çalmaya başladı. Telefonumu elime aldım ve yatağa oturdum, ekrana bakmadan. Cam açık olduğu için içerisi soğuktu ve fazlasıyla uykum gelmişti.

Ekranda ki, Şıllık, yazısını gördüğümde kalp atışlarım hızlanmıştı. Sadem'in engelini en son vedalaştıktan sonra kaldırmıştım.

Aramayı kabul ettim ve telefonu kulağıma götürdüm.

"Alo?" Sadem'in sesi kulaklarımda yankılandı. Sesi çok hoştu. Yada ben birkaç gündür duymadığım için öyle duyuyordum.

"Efendim Sadem?" Dedim. "Engelimi kaldırmışsın." Dedi anlamaya çalışan bir sesle. "Evet." Dedim, sade cevabımın ona cevap olmasını umarak.

"Anne! Abim uyumamış! Hatta telefonda biri ile konuşuyor! Ona da kız!" Dedi küçük olduğunu düşündüğüm bir kız çocuğu. Yüzümde gülümseme belirmişti. "Sadem, bari sen yapma oğlum. Bilmiyor musun, uyanık birini görünce uyumadığını? Hem, sen kiminle konuşuyorsun bakalım bu saatte?"

Sadem, sanırsam telefonu bırakmıştı. Çünkü sesi biraz uzaktan geliyordu. "Bana bak, küçük bücür. Şuan çok önemli birisiyle konuşuyorum. Eğer sessiz ve uslu olursan yarın seni istediğin oyuncakçıya götürürüm." Dedi.

Buna sesli gülmüştüm.

"Tamam abiciğim!" Dedi küçük kız. Ve kapı kapanma sesi.

"Her seferinde sen şımartıyorsun onu. Sonra, sen gelmeyince bizim başımızı şişiriyor." Dedi annesi. Sadem, ne yaptı bilmiyorum ama annesi birşey demeden kapının açılma sesi geldi. "Hadi yat artık. İyi geceler." Ve kapı kapanma sesi.

Sadem telefonu eline almış olmalı ki, "Kardelen, orada mısın?" Diye sordu. Sadem görmese de kafamı salladım. "Evet, buradayım."

"Ben seni daha fazla rahatsız etmeyeyim. İyi geceler. Hem sonra kardeşin aniden girer falan yine." Dedim hafiften gülümserken. Sadem'in de güldüğünü hissettim. Nedense Sadem'i rahatsız ettiğimi düşünüyordum.

Tam kapatacakken, "Kardelen," dediğini duydum Sadem'in. "Efendim?"
Dedim.

"Bana bir masal anlatır mısın? Lütfen. Sesini duymaya ihtiyacım var." Dedi yalvarırcasına. İçimde bir şeyler kopup gitti o an. Sadem yanımda olsaydı eğer şuan, eminim ki kemiklerini kıracak kadar sıkı sarılırdım ona.

"Ben masal sevmem ama bugün bir film izledim. Onun kriterini yapayım mı sana?" Diye sordum. Sadem, ufak bir ses çıkardı. Sanırım bu, olur anlamına geliyordu.

"... Neyse işte öyle Sadem. Sadem?" Dedim sorarcasına. Sanırım uyumuştu. Ben olsam bende uyurdum şahsen. Çünkü dört filmlik bir filmi anlatıyordum. Aniden içime bir öküz oturdu. Sadem'i kırmıştım. Hemde fazlasıyla. Bu, telefonu ilk açtığımda sesinden bile belli olan birşeydi.

"Sadem, özür dilerim." Dedim duymayacağını bilerek. Umarım beni affederdi. Şuan olmasa bile, belki bir gün. Çünkü şuan ona sarılmak ve beni affetmesi istediğim şeylerin başındaydı.

"Özürün kabul edildi. " Dedi Sadem, uykulu sesiyle.

Şuan çok mu karizmatik geliyordu sesi ne?

💌

Aniden bir şaşırtayım dedim sizi.

Nasıl yapmışım?

İZLERİMİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin