1.5

37 4 1
                                    

Ayy selamlarrr!

Biz 200 okunma olmuşuz!!!

Hepinize çok teşekkür ederim!

Bunun şerefine uzun bir bölüm sizleri bekliyo!!

Neyse ben sizi daha fazla tutmiyim!

İyi okumalar!

İsabel Larosa - İ'm yours

💌

Sabah uyanır uyanmaz yataktan kalkıp, elimi yüzümü yıkadım ve mutfağa yöneldim. Çok mutluydum. Sadem beni affetti, diye bağırmak istiyordum. Daha kimse uyanmamıştı. Hemen hayırlı bir insan olup, aileme kahvaltı yapmak için işe koyuldum.

Kahvaltıyı hazırlayıp, masayı kurdum. Annemleri ve ablamı uyandırdıktan sonra hepimiz sofraya oturduk ve yemeye başladık. Ablam, elindeki çatalını tabağının yanına koydu ve babama bakarak konuşmaya başladı. "Baba, ben bugün akşam dışarıya çıkacağım. " Dedi. Ben nereye gideceğini çok iyi biliyordum. Samet Abi'nin yanına gidecekti. Belki de Samet Abi'yi gerçekten çok sevmişti.

Babam ablama başını salladı. Ve elini cebine attı. Ardından ablam, "Hayır, hayır, ben sadece haber vermek istiyorum. " Dedi.  Babam şaşırmıştı. Bende şaşırmıştım. Çünkü ablam normalde gideceği yerlere para gerekmese bile, para isterdi. Annem önümdeki az önce boşalmış olan çay bardağını alacaktı ki, anneme, "Ben doldururum." Dedim ve babamında boş olan bardağını aldım.

Cebimde ki telefonum çalmaya başlayınca elime aldım. Sadem arıyordu. Yüzümde bir tebessüm oluşmuştu. Hemen açtım ve kulağıma götürdüm. "Efendim Sadem?" Dedim gülümsediğimi belli etmemeye çalışarak. Ancak pek başarılı olduğum söylenemezdi.

Telefonu omzumun arasına sıkıştırdım ve çayları doldurmaya başladım. "Nasılsın?" Diye sordu. Babamın bardağını doldurmuştum. Babamın önüne koydum bardağını. Ardından, birazdan geleceğim, gibi birkaç hareketin ardından mutfaktan çıkıp odama girdim ve kapıyı kapattım. Artık daha rahat konuşabilirdim.

Sadem, "Kardelen, sana birşey açıklamak istiyorum." Dedi. Galiba nasılsın iyiyim fasıllarına girmek istemiyordu daha fazla. "Tabii." Dedim gülümserken. Odamda öylece dolanıp duruyordum deli gibi.

"Kardelen, şimdi bunu nasıl açıklayacağım bilmiyorum." Dedi. Ardından derin bir nefes çekti ve biraz beklemenin ardından konuşmaya devam etti. "Ben konuşmak istemiyorum."

Yüzümdeki gülümsemem asılı kalmıştı suratımda. Neden istemiyordu? Onu rahatsız mı etmiştim? Gözlerim dolmuştu anında. Duygusal bir insan olmanın zararları.

"Neden? Sadem sana birşey mi yaptım? Gerçekten, özür dilerim. Bilmiyorum ne yaptım ama özür dilerim."

Sadem'den cevap gelmedi. Beklemeye devam ettim. Ama hala bir ses, seda yoktu. Ardından bir ses geldi.

Biip, biiipp.

Sadem telefonu kapatmıştı.

💌

Üstüme siyah ceketimi geçirdim. Ve evin anahtarını, telefonumu aldım ve kapıyı çekip çıktım evden. Ardından ayaklarıma baktım. Ayakkabılarımı giymeyi unutmuştum. Anahtarı kapının deliğine soktum ve çevirip, açtım. Yandaki ayakkabılıktan içeriye girmeden ayakkabılarımı aldım. Ayakkabılarımı giydim ve kapıyı çekip çıktım.

Annem ve babam teyzemlere gitmişti. Ablam ise erkenden çıkmıştı. Ben akşam olmasını beklemiştim. Aslında beklememiştim. Annem bana bir sürü temizlik yaptırdığı için bu saate kalmıştım.

Sadem'in yanına gidiyordum.

Evini bizim Burak'tan almıştım. Tanıştığımız gün hastanede kaydı vardı. Ve evinin adresi.

Taksi çevirdim ve adresi verdim. Bu sefer yanına giden kişi bendim.

Evin önüne geldiğimizde tutarı verdim ve taksiden indim. Kaçıncı kat olduğunu bilmiyordum. Bu yüzden hepsinin ziline basmıştım. Cama çıkanlara doğru, "Sadem Elgin kaçıncı katta oturuyor bilen var mı!?" Diye bağırdım. Eminim ertesi gün bu yaptığıma pişman olacaktım. Birinci kattaki kadın, "7. Katta oturuyorlar kızım!" Diye bağırdı. "Kapıyı açar mısınız!?" Dedim. Kadın içeriye girdi ve ardından kapıdan mekanik bir klik sesi geldi. Kapıyı ittim ve içeriye girdim.

Asansöre binmeyi sevmiyordum. Bu yüzden merdivenlere yöneldim. 7. Kata vardığımda karşıma çıkan kapıya doğru yürüdüm. Umarım bu evdir. Kapıya vurdum ve beklemeye başladım. İçeriden, "Geldim!" Diye bir ses duydum. Sadem'in annesiydi sanırım.

Kapı açıldı ve Sadem'in annesi karşıma çıktı. "Buyurun?" Diye sordu. Sanırım şaşırmıştı. Babamda böyle sormuştu Sadem'e. "Ben Sadem'i soracaktım da? Konuşabilir miyim acaba kendisiyle?" Kadın bana önce şöyle bir baktı. Ardından kapıyı biraz daha açtı. "Buyur kızım. Sadem odasında." Dedi. Gülümseyerek ayakkabılarımı çıkardım. İçeriye geçtiğimizde üstümdeki cekete baktı kadın. "Alayım mı?" Diye sordu. Ceketimi çıkardım ve ona doğru uzattım.

"Adın neydi kızım?" Diye sordu, ceketimi asarken. "Kardelen." Dedim mahcup bir sesle. Bana kafasını salladı ve elini havaya kaldırdı ve ileriye doğru uzattı. "Koridorun sonundaki oda." Dedi. Gülümsedim ve daha fazla beklemek istemediğim için ilerledim. Odanın kapısının önüne geldiğimde kapıyı tıklattım. İçeriden, "Gir!" Diye bir ses duydum. Kapıyı açtım ve içeriye girdim. Ardından kapıyı kapattım. Sadem, yatağın diğer tarafına doğru yatmıştı. Beni görmüyordu.

"Sadem, benim." Dedim. Sadem, anında yataktan kalktı ve bana doğru döndü. Beni gördüğünde biraz şok olmuş gibiydi. Sadem, yataktan kalktı ve yanıma geldi. "Neden geldin?" Dedi. Sesi soğuk gibiydi ama bir yandan da değildi. Anlamamıştım. "Neden benimle konuşmak istemediğini bilmiyorum. Ve bunu öğrenmek istiyorum." Dedim. Bir adım atmıştım Sadem' e doğru.

Sadem, "Konuşmak istemiyorum işte Kardelen." Dedi kafasını aşağıya doğru indirip. Ama ben hiç olmadığım kadar onunla konuşmak istiyordum. Elimi çenesine koydum ve bana bakması için kaldırdım. Sadem, bana daha anlamlı bakıyordu artık. Elimi indirdim ve "Sadem, seni anlamıyorum. Kendimi de anlamıyorum. Ben, bizi anlamıyorum." Dedim.

Sadem, "Kardelen, şuan sana söylemek istediğim şeyleri bir bilsen." Dedi. Bana doğru yaklaşmıştı bunu söylerken. Artık aramızda pek bir mesafe yoktu. "Bilmek istiyorum." Dedim gözlerinin içine bakarken. Sadem kafasını olumsuz bir biçimde iki yana salladı. "Söylersem, benimle bir daha konuşmak bile istemezsin." Dedi, gözlerini kapatırken.

"Hayır, yemin ederim öyle birşey olmayacak Sadem." Dedim. Alnımı alnına yasladım.

Sadem, "Seni seviyorum Kardelen." Dedi ardından dudaklarıma yaklaştı. Gözlerimin içine bakıyordu. Sanki gözlerimde en ufak bir olumsuzluk görse, gidecek gibiydi. Ve ben, gitmesini istemiyordum.

Aramızdaki mesafeyi sıfıra indirdim.

Ve dudaklarına yapıştım.

💌

Hayatım boyunca yazdığım en uzun bölüm olabilir.

Oy kullanmayı ve yorum yapmayı unutmayın!

İZLERİMİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin