24. BÖLÜM ⭐Utanması Gereken Kim? ⭐

68 24 49
                                    

Bu bölüm yaklaşık olarak 1980 kelimeden oluşmaktadır

24. BÖLÜM

Utanması Gereken Kim?

Şu an büyük bir facianın eşiğindeydik. Spor salonunda oluşacak bir karadelik kadar boş, potalara hızla giren basket toplarının birinin kafasına çarpması kadar da tehlikeli bir facia.

Serkay kurduğum cümleyi yanlış anlamış ve şu an Serhat 'tan hoşlandığımı sanıyordu.

Yakasına yapışmış ve bir yumruk atmıştı. Serkay tahmin edemediğim kadar sinirliydi. Niye böyle bir tepki verdiğini ise asla anlamamıştım.

Serhat ve benim aramda abi kardeş ilişkisinden başka bir şey yoktu. Öz abim olmasada, can kardeşimdi o benim. Serkay aşırı saçmalamıştı.

"Serkay dur kardeşim. Açıklayabiliriz. "

Sanki suçluymuş gibi bu cümleyi kurdu Serhat. Salaktı.

Toparlamak için araya girdim. Tüm takım hazırda bekliyordu kavga şiddetlenir diye. Mert biraz önce salondan çıkmıştı, bu olayı görmese iyi olurdu. Gerçek ortaya çıkarsa o da duyardı ve yerin dibine girmek gibi planlarım olabilirdi. Bu yaşansın istemezdim.

"Serkay bir sakin ol. Yok öyle bir şey. Saçmalama istersen, Serhat benim abim sayılır. Kafan mı güzel senin? "benim araya girmemle duraksadı.

" Hoşlandığını söyledin, Sude, "derin bir nefes aldım. İlla takımın önünde söylemek zorunda mıydım?

Eser olaya el attı, keşke atmasaydı.

" Bir dakika bir dakika, Sude...yoksa tahmin ettiğim kişi mi?" ellerimle yüzümü kapattım. Kendinden hoşlanan birinin kim olduğunu bilmeyen Eser benim hakkımda yorum yapabilecek kadar tecrübeliydi. Yok daha nelerdi!

Serkay burnundan soludu. Niye böyle kıskançlık yapıyordu şimdi bu?

Erdem, Eser'i susturmak için araya girdi. O da mı biliyordu?

" Hayır, sakın söyleme şu an Eser! Ortalığı yangın yerine çevireceksin. "

Eser durmadı tabii ki, yapıştırdı o aşırı önemli ve şaşırtıcı ismi.

" Oha! Sude, Mert'e mi vuruldun? "arkamı dönüp derin bir nefes aldım. Sıçmıştık.

Turan yükseldi arkadan.

"Abo..." Eser tekrar atladı oradan bir yerlerden. Bense onun ağzına uçan tekme atmak istiyordum.

"Ee... hayırlı olsun Sude, gerçi ben ağzına kek soktuğunda anlamıştım bir şeyler olduğunu," çüştü yani. O zaman ben bile bir şey hissetmiyordum Ego'ya karşı. Bu nasıl bir pembe dizi manyağıysa her şeyi önceden fark etmiş. Manyaktı.

Nihal'i fark edememişti ama benim aşk hayatımı pembe dizi izler gibi izlemişti demek.

Aşk hayatın olduğunu kabul ediyorsun yani...

Ya sende bir sus iki de bir oradan buradan çıkıyorsun. Atlıyorsun kafamı allak bullak ediyorsun içses. Allahını seviyorsan defol git şuradan!

POTA 🏀Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin