Amerika

177 20 2
                                    

Mert'in Ağzından

Amerika işi nereden çıkmıştı bilmiyorum ama bir yandan iyi bir yandan ise berbat olmuştu. İyi yani Öykü ile beraber olacaktık. Kötü yanı ise Öykü 11 erkekle beraber bir otelde kalacaktı. Saçmalıktı bu iş ama yine de insanın elinden bir şey gelmiyor. Defterimi kapattım ve telefonumu elime aldım. Bahar'ın attığı mesajı görünce yerimden fırladım. Öykü anlamayan bakışlar atarken " aşkım eve hırsız girmiş benim gitmem lazım." Dedim ve koşarak okuldan çıktım. Bir taksiye bindim ve eve geldim. İçeriye girdiğimde Bahar etrafı topluyordu. Her yer dağılmıştı. "Bahar, bir şey çalınmış mı ? " dedim. "Evet abi. Bilgisayarımız ve televizyonumuz" dedi. Ona bakarak "olsun,cana geleceğine mala gelsin kardeşim. Dert etme " dedim. Daha sonra da ekledim " en azından evde sen tek değildin" dedim. Düşüncesi bile beni korkutuyordu. Aileme dair bir tek Baharı seviyordum. O da benim kardeşimdi ve iyiki vardı. Beraber evi toplamaya başladık.

Uzun sürenin ardından sonunda eskisi gibi olmuştu. Kendimi koltuğa attım ve Öyküyü aradım.
"Aşkım sen nerelerdesin ya ? Gittin bir daha da haber vermedin meraktan öldüm burada" sıkıntı ile oflayarak "aşkım ya merak etme eve hırsız girmiş. Bilgisayarımızı ve televizyonu almış sadece ama evi baya bir dağıtmış. Bahar ile onu topladık." "En azından siz evde değildiniz aşkım. Geliyim mi yanına ?" "Yok aşkım sen okuldan çıkınca eve git yarın görüşürüz biz" "tamam aşkım görüşürüz. Dikkat edin"telefonu kapattıktan sonra kafamı yastığa koydum ve tam uyuyacakken dürtülmeye başladım. "Abi burda uyuma git odana" dedi. Oflayarak koltuktan kalktım ve odama gittim. Üstümü değiştirip yatağıma yattım.

Uykumu bölen şey telefonumun sesiydi. Arayan kişiye küfür ederken takımın kaptanı Murat'ın aradığını gördüm. "Efendim Murat" "Mert yarın antrenman var Öyküye de haber ver saat 6 da." Dedi. Sabah sabah ne antrenmanı vardı ya. Yatın uyuyun ! Küfür edip tekrar uyumaya çalıştım ama boşuna. Telefonumu elime alıp şarkı açtım ve instagramda gezmeye başladım.

Saat sabah 06.00 ydı ve bilin bakalım biz neredeydik ? Doğru bildiniz antrenmanda. Söve söve üstümü çıkartıp şortumu giydim. Öykü dışarda beni bekliyordu. Ona evde giyin gel demiştim. Bu kadar erkeğin arasında zaten şort giyecek bir de burada giyinmesin. Beraber sahaya çıktık ve bizimkileri beklemeye başladık. Bu sırada antrenörümüz gelince maç yapmaya başladık.

Bizim takım yenilmişti. Hem de Öykü'nün içinde bulunduğu takım tarafından. Bunlar hep beraber sevinirken biz de bir köşede onları izliyorduk. Öykü yanıma geldi ve " ee aşkım tebrik etme öpücüğü yok mu ?" Dediği anda yapıştım dudağına. Bizi ayıran Murat oldu. "Gençler ayıp oluyor ama olan var olmayan var hani" dedi. Gülüştük. Salondan çıkıp üstümü değiştirdim ve daha sonra Öyküyü evine bıraktım.

Eve geldiğimde Bahar ve arkadaşları içeride film izliyordu. Onlara selam verip banyoya girdim ve suyu açtım. Rahatlamak lazımdı sonuçta yarın Amerikaya gidiyorduk.

Duştan çıktığımda üstümü giyindim ve yatağımı açıp biraz uyumayı düşündüm ama gelen telefon ile hayallerim suya düştü. Arayan Emir'di. Hayır anlamıyorum bunlar kıçımı yatağa koyduğumu hissediyor mu ? "Efendim Emir"
"Kanka naber ya ?"
"Yorgun. Sen ?"
"İçim içime sığmıyor neden bilmiyorum"
"Oğlum sen mal mısın ? Saat daha 11 yat uyu"
"Kanka denedim ama olmuyor. Hadi dışarı çıkalım"
"Yorgunum dedim ya oğlum. Uyuyorum ben hadi"
"Üf be abi. Çıksak ne olur sanki ? Dinlenirsin bir şey olmaz"
"Bana burada dil dökeceğine Buse ile çıksana"
"Kanka onun kuzeni gelmiş. Onunla beraber."
"Üff be iyi tamam. Çıkarız ama 2.30 gibi biraz uyuyayım da dinleneyim"
"Seni sevdiğimi daha önce söylemiş miydim canım ?"
"Emir haddini zorlama. Hadi kapa"
"Görüşürüz kanka" telefonu kapattım ve yastığımın altına koyup gözlerimi kapattım.

"Abi hadi kalk ! Emir abi geldi" gözlerimi açtığımda başımda dikilen Bahar ile karşılaştım. "Sonunda" deyip odadan çıktı. Gözlerimi devirdim ve yataktan çıkıp banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkayıp tekrar odama gittim ve elime gelen kıyafetleri üzerime geçirip saçlarımı karıştırdım.

Emir, Çağatay, Cem ve ben hep beraber bir kafede oturuyorduk. Hararetli bir şekilde futbol hakkında konuşuyorlardı. Telefon çalınca masadan kalktım ve sessiz olan bir yere geçtim.
" efendim aşkım"
"Nerdesin sen Mert ?"
"Aşkım Emir, Cem ve Çağataylayım."
"Sana bir sürü mesaj attım. Neden cevap vermedin ?"
"Aşkım ben görmedim mesajları"
"Ya eminin görmemişsindir Mert. Neyse kapat ya" dedi ve telefon suratıma kapandı. Abi mesajı görmedik diye trip de çekiyoruz iyi mi ? Kendi kendime söylenirken birine çarptım.
"Kusura bakmayın"
"Ne demek. Herkese sizin gibi bir beyefendi çarpmıyor" dedi ve gülümsedi. "Hııı evet" dedim ve bizimkilerin yanına geçtim.

Şu çarptığım kız oturduğundan beri bizim masaya bakıyordu ve beni kesiyordu. 'Allahım' dedim kendi kendime. Eğer Öykü burda olsaydı o da kızı keserdi sonra. 'Tövbe' diye geçirdim içimden ve kız bana bakmayı kessin diye Öyküyü arayacaktım ama bana şuan tripli olduğu için açmazdı adım kadar emindim. Ben de onun yerine Bahar'ı aradım.
"Evet abi" kızın duyması için biraz yüksek sesle
" nabıyorsun sevgilim" dedim. "Abicim sen numaraları karıştırdın galiba ben Bahar"
"Ben de seni seviyorum bebeğim sonra yine konuşuruz öptüm" dedim. Bahar'ın haline gülmek istesem de gülemedim. Ben o kız bakmaz diye düşünürken arkadaşları ile masaya geldi.
"Şey biz az önce çarpışmıştık ya. Ben seni çok beğendim telefon numaranı versen de konuşsak" abi bu ne diyordu ya ?
" anlamadım KARDEŞİM" dedim üstüne basa basa. Daha sonra da ekledim " benim sevgilim var o yüzden hadi ikile" dedim. Kızın yüzü düşmüştü. "Demekki her şey yakışıklılık değilmiş Sena" dedi yanındaki arkadaşına ve gittiler.

Eve geldiğimde bavulumu hazırladım. Neticede bir hafta kalacaktık. Dolabımdaki kıyafetleri bavuluma attım ve yatağıma yattım. Öykü'ye " iyi geceler" mesajı attıktan sonra gözlerimi kapattım.

Mavili Çocuk (Düzenleniyor !) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin