Selaaammmm.... Nasılsınız arkadaşlar, özleştik mi?😂 Evet çok uzun zaman olduğunun farkındayım ama maalesef çok yoğun bir yaz geçirdiğim için buraya yeterince vakit ayıramıyorum . Her neyse çok uzatmadan bölüme geçelim, umarım beklediğinize değen bir bölüm olmuştur. Satır arası yorumlarınızı sabırsızlıkla bekliyorum, sevgiyle kalın 🥰❤️
Ormanlık bir yolda ilerleyen arabanın arka koltuğunda 15 dakikadır nereye gittiğini anlamaya çalışıyordu Ömür. Merakına yenik düşüp tıpkı iki dakika önce olduğu gibi tekrar isyan edercesine yanındaki İlyas'a döndü.
Ömür: İlyas ya! Söyle artık nereye gidiyoruz?
İlyas Ömür'ün bu sabırsız hallerinden inanılmaz bir keyif alıyordu. Gülümsemesini gizlemek için dudaklarını birbirine bastırıp yan taraftaki cama döndü. İlyas'ın cevap vermemesi Ömür'ü iyice meraklandırmıştı.
Ömür: Aşk olsun İlyas ya! Sen beni meraktan delirtmeye mi çalışıyorsun?
İlyas:Ne alakası var Ömür?
Ömür: E neden söylemiyorsun o zaman?
İlyas: Eğer biraz sabredersen 20 dakikaya sorularının cevabını alacaksın.
Ömür: Sen resmen eğleniyorsun benimle.
İlyas: Hayır eğlenmiyorum. Hem ben senin bu kadar meraklı olduğunu bilmiyordum.
Ömür bıkkın bir ifadeyle arkasına yaslandı.
Ömür: Konu sadece merak değil.
İlyas şaşkınlıkla kaşlarını çattı.
İlyas: Ya ne?
Ömür: Şehirden çok uzaklaşmadık mı?
İlyas: E ne olmuş uzaklaştıysak?
Ömür: Doğal olarak hastaneye de uzaklaşıyoruz, ya ters bir şey olursa?
İlyas Ömür'ün endişesini anlayınca anlayışla gülümsedi.
İlyas: Endişelenme, ben kendimi çok iyi hissediyorum.
Ömür: Şimdilik.
İlyas: Çok uzun kalmayacağız merak etme, hem kötü hissedersem söylerim döneriz.
Ömür henüz bir şey söylemeden İlyas'ın telefonu çaldı, İlyas arayanın Boran olduğunu görünce Ömür'den müsaade isteyip açtı.
İlyas: Efendim Boran.
Boran: Arkadaş sen neredesin?!
İlyas Boran'ın sesindeki sitemi farkedince şaşırdı.
İlyas: Ömür'le beraber bir yere gidiyoruz, hayırdır sen niye sordun?
Boran: Hastaneye geldim yoksun.
İlyas: Geleceğini bilmiyordum, bilsem haber verirdim de sen bu yüzden mi bu kadar sinirlisin?
Boran: Ya yok, kadının biri çarptı bana elimde çay vardı.
İlyas: Eee?
Boran: E si papaz olduk, kadın hem suçlu hem güçlü. Yarım saat ciyak ciyak bağırdı. Hayır pardondan da anlamıyor!
İlyas'ın olayı anlamasıyla yüzünde alaylı bir gülümseme belirdi.
İlyas: Niye bu kadar takıldın ki? Bir daha nerede göreceksin?
Boran: Öyle de, ne bileyim sabah sabah asabım bozuldu.
İlyas: Akşam eve gideceğim sen de gelsene.