ON ALTINCI BÖLÜM

40 5 5
                                    

Bu sefer gelen tıkırtılar değilde yüzüme dokunan eller ile uyandım. Gözlerimi açtığımda karşımdaki bal rengi gözleri görünce gülümsedim

"Uyan hadi akşam yemeği hazırmış"

Yatakta esneyip tekrar aytaça döndüm

"Sen ne ara uyandın"

"Bilmem seni izlerken anlamadım bende"

Yatakta oturur pozisyona gelip ayağa kalktım

"İlk ben ineyim sen de gel hemen"

"Tamamdır"

Kapıyı açıp başımı dışarı çıkarttım etrafı kontrol ettikten sonra tamamen çıktım üstümü değiştirmeden alt kata indiğimde masa hazırdı masaya geçtiğimde benim peşine diğerleride oturmuştu

"Aytaça haber verdiniz mi lan"

Alttan ayağıma vurulan tekmeyi hissettiğimde karşıma baktım Duru sırıtarak bana bakıyordu

"Ben mesaj attım ama uyanmadı herhalde gidip uyandırayım"

Giray kalkıp yukarı çıktı bir süre sonra sırtında Aytaç ile indi masaya kadar taşımıştı onu sandalyesine oturtup kendi yerine oturdu

"Lina toplantıyı konuşmadık hala"

"Evet o konuya gelelim şimdi"

"Napıcaz patron alıcakmıyız nefesini sabrinin"

"Şimdilik bir şey yapmayacağız oktay bildiğin gibi şirketin bir kısmı onun eğer onu öldürürsek yerine geçebilecek bir varisi yok bu bizi batırır zararları ödemesi için baskı yapıcağız"

"Ama patron bizde ihanet yapılacak en son şeydir. Bizi geçtim Öksüz ve Pala onlara ayıp olur"

"Büyük kazancımız şirketten geliyor Cüneyt orayı batırırsak eğer bizim bir işimiz kalmaz artık ve evet ihanet bizde yapılacak en son şeydir. Bunu da düşününce öldürmemiz gerekir ama işe mantık tarafından bakılmalı."

"Onu öldürüp onun yerine Öksüz veya Paladan birini alsak"

"Onlar bu işle ilgilenmiyorlar sadettin bize inşaat sektörü lazım biz tasarlıcaz onlar yapacak"

"Ben ortak olurum"

Masada ki herkes aynı anda Giraya döndü yanlış bir şey söylediğini sanmış olacak ki susup yemeğine döndü

"Devam et giray"

"Yani Lina ingilteredeki şirketim inşaat üzerine sizin burdaki şirketinize de ortak olurum"

"Hadi oldu diyelim o xaman öldürecek miyiz Sabriyi"

"Girayın şirkette olan sabrinin payını satın alması gerekiyor eğer almazsa uzaktanda olsa akrabalarından birine kalacak"

"Ödeyebilirim hatta ingilteredeki şirketim ile de buraya katkı sağlarım"

Masadakilere baktım hepsinin kafasına yatmış gibiydi. Eğer öyle olursa bizim için daha iyiydi.

"Pazartesi şirkette toplantı yapacağız Sabriye haber verin"

Giray satın aldıktan sonra işini görecektik Beyaz takım elbiseli adam Sabrinin. Herkes tekrar yemeği ile ilgilenmeye başladığında Aytaça baktım yemeğini yemiyordu. Ayapa kalktığında herkes ona döndü

"Size afiyet olsun ben doydum"

İyi de yememişti ki. Kaşlarımı çatıp yemeğine devam ettim az önceden buraya ne olmuştu bir anda. Yemeğimi bitirip ayağa kalktım

PATRONİÇEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin