DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

79 10 12
                                    

Kaç saat geçti bilmiyorum ama hala sandalyelerde onu bekliyoduk derin bir iç çekip ofladım

"Sadettin Ne kadar geçti"

"Daha yarım saat olmafı Lina"

"Nasıl ya kaç saattir bekliyoruz"

Hastane beni darlayınca hastanenin bahçesine çıkıp sigara yaktım önüme eğilince kanlar vardı daha yeni fark ettim aytaçın kanları uyanınca o puştla ilgili konuşalım neymiş ne yapıcakmış benim bilgilerimi Aytaçın da hakkını vermek lazım canı pahasına sakladı bildiklerini yoksa kurtulmak için söylerdi her şeyi ileri baktığımda oktay ağaca yaslanmış oturuyordu yanına gidip oturdum

"Lina aytaça bişey olmaz değil mi"

"Oktay sen kaç defa vuruldun"

"2 defa bir göğsümden bide sırtımdan 3 kurşun"

"Aytaç karın boşluğundan vuruldu seninkilerden ne kadar hafif tabi bişey olmıcak lan aytaça intikam alıcaz biz onunla"

"Ne bilim Lina biz alışmışız kol bacak falan yaralanıyorduk o doktor lina alışkın değilki"

"Sen ne ara bu kadar sahiplenmeye başladın aytaçı"

"her şeyi anlattı bana lina ne yaşadığını o kadar ağır şeyler yaşadıki lina hiç bir çocuk kaldıramazdı o kadarını 9 yaşındaki olayı ailesini gerçek ailesini yav okuyamadığı için müdürleri sayfayı zorla yutturmuş çocuğu kapalı karanlık odaya kapatmış aytaçın astımı varmış ölüyormuş lan çocuk ilaçlarını sürekli aksatırlarmış çoğu zaman hasta olur okula gitmek istemezmiş müdür döve döve gönderirmiş piç kurusunu bulduğum an geberticem hemde kitap yutturcam ona Lina çocuk 13 yaşında intihara kalkışmış hangi çocuk 13 yaşında kendini asmak ister ya da balkondan atlamak hangi çocuğun her intihar girişimi sakinleştiriciyle durduruldu hangi 13 yaşındaki çocuk piskolojik tedavi görüp yaşı tutmadığı haşde o ilaçlara mahküm kaldı lina hiç bir çocuk haketmedi sende haketmedin lina"

O kadar kötüydüki bir kaç saniye nefes alamadım orospu çocukları bizim müdürde öyleydi yataklarımızı düzeltmediğimizde ellerimiz yanda havada tutar 15 kilo kitap koyardı böyle şerefsizler yüzünden ülke gelişmiyordu oktayla kaç sigara yaktık bilmiyorum ama uzun süre bu ağacın dibinde konuştuk en sonunda cüneyt gelip aytaçın ameliyattan çıktığını söyledi kalkıp içeri girdiğimizde yoğun bakımın önünde duruyorlardı

"Amına koyim bu adam yoğun bakımlıkmı oldu"

"Hayır sadece kritik zamanını bitirsin normal odaya alacaklar"

"İyi tamam gidin siz hadi cüneyt sen bana yeni üst getir"

Oktay yanıma geldi

"Lina ben kalmak istiyorum"

"Hayır oktay hem aytaçla bir şey konuşucam"

Oktayı biraz zor ikna etsemde yollamıştım onları cüneyt üstümü getirince tuvalette deüiştirip çıkardıklarımı geri yolladım şimdide yoğun bakım camından aytaça bakıyordum yüzü bembeyaz kaşları çatık hep böyle tedirginmi uyuyor bu adam kantine inip bok gibi olan kahvelerinden aldım cidden bok gibiydi tostta alıp yukarı çıktım odadan doktor çıkıyodu kolunu tutup bna bakmasını sağladım

"Durumu nasıl"

"Kritik zamanı atlattı bünyesi düşündüğümden daha sağlıklı ne işiyle uğraşıyor"

"Doktor"

"Öylemi hangi hastanede"

"Özel doktor Aytaç Karaaslan"

PATRONİÇEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin