YİRMİ DOKUZUNCU BÖLÜM

10 2 0
                                    

Alarm sesiyle gözlerimi açtığım gibi alarmı kapattım. Yatakta esneyip ilk işim karnımı yoklamaktı. Yanıma baktığımda Aytaç kolu yüzünde uyuyordu. Gülümseyip yorganı yavaşca kaldırdım. Ayağa kalkıp banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkayıp yavaş adımlarla ses çıkartmamaya çalışarak odadan çıktım. Aşağıdan sesler geliyordu. En aşağıya indiğimde Babil ve Eda yanyana oturmuş konuşuyorlardı.

"Günaydınlar."

İkiside arkasını dönüp bana baktı. İkiside aynı anda gülümsediler.

"Günaydın."

Onları bırakıp mutfağa geçtiğimde olduğum yerde kalmıştım. Cemil ve Aleyna buradaydı. Cemil Aleyna'yı tezgahla arasına almış boynunu öpüyordu. Wow. Çıksam iyi olacak. Ama su içmem lazım. Aleyna gözlerini açtığında direk bakışmıştık. Aleyna Cemil'i ittirip toparlandı.

"Devam edin çıkıyordum bende."

Cemil bir anda arkasını dönüp bana baktığında yüzü aniden kızardı. İkisi birbirinden aynı anda bir adım uzaklaştılar. Gülümseyip içeri girdim. Sürahiden su doldurup içtiğimde ikiside utançtan yüzüme bakamıyorlardı.

"Utanmayın utanmayın."

Bardağı tezgaha bırakıp elimi sallayarak mutfaktan çıktım. Az önceki olaya gülerken gidip Babil'lerin yanına oturdum. Babil görevle ilgili bir şeyler anlatıyordu. Gözüm merdivene kaydığında Sadettin ve Duru birlikte geliyorlardı. Sadettin erken uyandığı için pek mutsuz görünüyordu.

"Günaydın."

"Günaymadı daha Lina günaymadı. Niye bu kadar erken uyandık ki?"

"Ben öyle istedim. Gel bir şey anlatıcam sana."

Sadettin karşımdaki koltuğa oturdu. Duru yanına oturduğunda başını Duru'nun omzuna yasladı. Duru Sadettin'in başını öpüp başını onun balına yasladı.

"Dinliyorum."

"Papaz'da bir kumarhane almalıyız."

"Papaz çok tehlikeli bir yer asla olmaz."

"Sıradan bir kumarhane değil. Mesela ilk giriş normal bir kumarhane gibi gözükecek fakat yapılacak düzenek sayesinde içerisi en az Vadi'deki depo kadar büyük olacak."

"Neden peki?"

"Ejder büyük ihtimal Vadi'deki depodaki payımı benden isteyecek. O yüzden."

"Peki olsun hallederiz."

Cemil ve Aleyna içeriden geldiklerinde hiç yüzüme bakmadan birbirlerinden uzakta oturdular. Sadettin Duru'nun omzunda uyumaya başlamıştı. Herkes çift çift ben de kocamın yanına çıkıyorum Allah Allah. Ayağa kalkıp hemdn yukark çıktım. Kapıyı açtım Aytaç hala aynı şekilde uyuyordu. Kapıyı kapatıp yanına gittim. Açıkta kalan dudaklarını eğilip kısa şekilde öptüm. Aytaç kıpırdandığjnda kolunu başından çekmedi ama uyumaya devam etti. Hemdn diğer yanına atlayıp başımı göğsüne koydum. Aytaç'ın bir kolu belime dolandığında başımı koyduğum göğsünü uzun sayılacak şekilde öptüm. Aytaç yine kıpırdandığında kolunu yüzünden indirdi. Karnının üstündeki elini tutup parmaklarıyla oynamaya başladım.

"İbnede sopa gibi parmak var maşallah."

Uzun zaman sonra böyle güzel uyuyordu. Parmaklarını bırakıp çenesindeki sakallarına parmak uçlarımla dokundum. Diğer sakallardan farklıydı yumuşaktı her şeyiyle yumuşacık.

"Sakalı bile yumuşacık."

Uzanıp sakallarını öptüm. E uyanmıyor bu. Bir kaç kere daha öptüğümde hala uyanmıyordu. Kaşlarım çatılırken göğsünden kalkıp diklendim. Lan uyansana ya.

PATRONİÇEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin