23

745 84 17
                                    



"Tanrım, nasıl yapacağım ben bunu?!"

Elindeki biberon ve kucağındaki küçük omega ile öylece oturuyordu Mark. Çocuk sahibi olmanın ilk zorluğuyla karşılaşmıştı ve bebekler doğalı henüz iki saat olmuştu.

"Tek yapacağın ucunu dudaklarına dokundurmak. Bu bu kadar zor olmamalı!" Demişti elindeki iki bebekle Jeno. Bebekleri sırayla beslemek için Jaemin tarafından görevlendirilmişlerdi ancak anlaşılan ikisi de pek bilgili değildi bu konuda. Aslında bilmeleri gereken pek bir şey yoktu ancak ikili öyle panik olmuşlardı.

"Hyuck uyuyor. Biraz sessiz olsanıza-"
Elindeki havluyla yeni yıkadığı ellerini silerek içeri giren Jaemin'e dönen bakışlar, alfanın olduğu yerde duraklamasına sebep olmuştu.

"Niye öyle bakıyorsunuz?"

Kendisine atılan yavru köpek bakışlarına pek de kanmış gibi durmuyordu Jaemin. Mark yine de şansını denedi.

"Bebekleri sen beslesen olur mu Jaemin? Lütfen."

"Hayır." adımlarını ikiliye en uzak koltuğa sürükledi ve yorgun bedenini bıraktı. Gözlerini kapatıp üzerindeki bakışları görmezden gelmeye çalıştı uzun bir süre ancak pek de başarılı olamadı. Rahat bırakmayacaklarını da biliyordu.

"Off, sadece iki dakika dinlenmek istiyordum." dediği sırada kendini elindeki minik alfa ve bir biberon ile bulmuştu. Gözlerini devirip biberonu minik bedenin dudaklarına yasladı ve sütü içişini izledi bir süre. Bir sorun olmadığını görünce de başını kaldırıp hala kendisini izleyen ikiliye baktı.

"Ne?"

"Bebek bakmayı bildiğini bilmiyordum."

"Sürüdeyken yenidoğanlarla ben ilgilenirdim." demekle yetindi.

Gözleri istemsiz kollarındaki minik bedeni pışpışlayan Jeno'ya kaydı. Aklına üşüşen düşüncelerin canını yakmaya başladığını fark etse de çekemedi bakışlarını ondan. Kucağındaki minik alfa, Jeno'daki diğer bir minik alfa... kalbi sızladı.

"Sanırım doydu." diyerek biberonu ittiren bebeğe kaçırdı bakışlarını. Hızla yerinden kalkıp kucağındaki bebeği Jeno'dakiyle değiştirdi, başka dolu bir biberonla onu beslemeye koyuldu.

Sessizliğin hakim olduğu salonda miniklerin çıkardığı anlamsız sesler duyuluyordu sadece.

"Mark?"
Mark kucağındaki omegaya dalıp gittiğini ismini duyduğu zaman fark etti. Kafasını kaldırıp kendisine bakan Jaemin'e baktı. Bebekleri değiştirmek istediğini anlayınca başını iki yana salladı yüzündeki gülücükle.

"Ben beslemek istiyorum."

"Pekala."
Jaemin hızla elindeki alfayı Jeno'ya verdi ve iki bebekle nasıl başa çıkacağını soran sevgilisine gülüp Mark'ın yanına oturdu.

"Başını hafif kaldır, biberonun ucunu dudaklarına dokundur. Arada nefes alması için izin ver ve doyana kadar devam et."
Bir yandan Jaemin de bebeği tutuyordu yardımcı olmak için. Sorun olmadığını görünce de geri çekilmişti yüzündeki gülücükle.

"Çocuklar arasında ayrımcılık yapmak doğru değil Mark Lee." diyen Jeno'ya güldü ikili. Minik omeganın özel olduğunu zaten biliyorlardı, sadece biraz eğlenmek istemişti Jeno.

"Hyuck'a çok benziyor."
demişti sessizce. Çoktan sütünü bitirip uyku moduna geçen minik omegayı sallamaya koyuldu.

"Evet, fazlasıyla."

Mark kapanıp açılan gözlere baktı uzun uzun. Masmaviydi, tıpkı Hyuck gibiydi. Buzulları değil de daha çok gökyüzünü hatırlatıyordu bakışları, tek farkı buydu işte. Yoksa tıpatıp aynıydı Hyuck'la. Minik burnu, hafif esmer teni, kirpikleri, saçları... Özellikle de pembe saçları.
Tam da hayal ettiği gibiydi minik omega. Etrafta koşuşan minik Hyuck hayalleri gerçek oluyordu.

Bakışlarını kaldırıp diğer bebeklere baktı. Henüz tam olarak inceleyememişti iki alfayı ancak onların da gözleri maviydi, güzellerdi. Biri okyanusun derinlikleri kadar koyu, diğeri ise griye dönmek isteyecek kadar açık maviydi.
Omeganın aksine alfalar siyahtı. Hatta gece kadar siyahtı saçları. Güzellerdi.
Her biri çok güzeldi Mark'ım gözünde.

"İsimlerini koydunuz mu yoksa alfa 1 ve 2 olarak seslenmeye devam mı edeceğiz?"
Jeno'nun alay dolu sesin görmezden geldi Mark.

"İlk doğan, alfa 1 minhyung. İkinci doğan alfa minhyuck olacak. Donghyuck öyle istemişti."

"Lacivert minhyung, gri minhyuck. Tanrım! Göz renkleri değişirse sıçtık sanırım." demişti Jaemin yorgunca. Buna da bir çözüm bulacaktı ancak şimdilik gözlerini kapatıp biraz dinlenmek en iyi fikir gibi geliyordu.

"Peki o?"

"Ben- bilmiyorum. Omegaya doğduğunda karar verecektik."

"Donghyuck uyanana kadar bekleyeceğiz o zaman?" dedi sorunun sahibi Jeno. Mark başıyla onayladı. Donghyuck'tan habersiz çocuklarına isim vermeyi doğru bulmuyordu. Aklında bir isim vardı ama önce ona danışmalıydı.
Seveceğinden emin olsa bile sormak zorunda hissediyordu.

"O iyi, değil mi?"

"Bu soruyu 5. duyuşum Mark. Evet, o iyi."

Mark derin bir nefes verip başını arkaya attı.

"Sen iyi misin peki?"

"İnan bilmiyorum Jeno. Sanki üzerimden tır geçmiş gibiyim."

"Donghyuck'tan daha çok korktuğun içindir belki." diyerek gülen bedene göz devirdi. Kafasına bir yastık ya da bir vazo atmak istese de kucağındaki bebekler yüzünden kendini tuttu.

"Herneyse, bebekleri yatırıp biraz dinlensek iyi olacak. Saatlerdir araba kullanıyorsunuz ve şimdi de bebek bakıcılığı, hiç sağlıklı değil." Dedi Jaemin. İki sürücünün de gözlerinden yorgunluk akıyordu. Özellikle Jeno'nun araba kullanmaktan nefret ettiğini biliyordu, sevgilisinin biraz dinlenmesini istiyordu.

"Sorun değil, bakabilirim ben."

"Bundan sonra her iki saatte bir bebekleri beslemek için kalkacaksın Mark. Biraz dinlenmen gerekiyor."
Ses tonu fazla otoriterdi Jaemin'in. Alfalığı gün yüzüne çıktı anlaşılan, diye düşündü ve içinden güldü Mark. Donghyuck uyanık olsa Jaemin'in ses tonundan etkilenebileceğini düşündü. Son zamanlarda alfaya karşı biraz daha uzaktı Hyuck, fark etmişti.

Düşüncelerinden elindeki bebeğin alınmasıyla kurtuldu. Jaemin'in peşinden takip eden Jeno ile odalardan birine girip hazır olan beşiklere yerleştirmesine izin verdi. Koltuğa yattı ardından. Donghyuck'u uyandırmak istemiyordu, zaten sadece birkaç saat uyuyacaktı.
Jaemin'in dediği gibi alarmını iki saat sonraya kurdu.

"Hyuck ile ilgili bir sorun olursa diye burada kalacağız." diyerek haber veren Jaemin'e başını salladı ve ikilinin odalardan birine girmesine izin verdi.
Gözlerini kapattı, ihtiyacı olan uykuya daldı






...
Ay noluyo bugün yeni fic üstüne yeni kapaklar bir de GLACİER YENİ BÖLÜM???
Aktifliğin de bu kadarı.
Umarım beğenmişsinizdir.

Glacier | MarkHyuckHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin