12. Bölüm

8.8K 382 7
                                    

Merha-ballar. 💕

Bölümü atamadım belli sebeplerden dolayı ama sonunda kavuştuk. Sabrınız için çok teşekkür ederim.

Bölümün ne zaman geleceği ile alakalı, atamadığımda bilgilendirdiğim duyuruları almak için profilimi takip edebilirsiniz. Ayrıca merak ettiklerinizi, aklınıza takılan her şeyi bana yazabilirsiniz.

E, o zaman önce sizleri yıldıza sonra da okumanız için bölüme alayım. 🥰⭐️

Keyifli okumalar. 😇

...

Gözlerimi kırpmadan sessizce seyrettiğim dışarıdan gözlerimi almama sebep olan şey uyanmaya başlayan teyzemin mırıltılarıydı. Yaklaşık bir saat önce Sinan Bey'in yardımı ile ayıltmıştık. Teyzem bir anda kabuğuna çekilmiş ve odasına gitmek istediğini söylediğinde ise beraber gelmiştik. Hiçbir şey söylemeden uyuyan teyzem şimdi uyanmaya başlamıştı.

"Teyze..."

Benden bakışlarını kaçırmaya özen göstererek tavana bakarak oyalanıyordu. Sabahki tavırları ile şimdiki tavırlarının arasındaki farkı anlayamadığım için oturduğum yerden kalkmış ve yavaş adımlarla yatağa doğru ilerlemiştim. Dizleri dibine oturmadan ayakta durdum ve sakin bir ses tonuyla nasıl olduğunu sordum.

"Ben... Ben iyiyim kızım."

Dudakları arasından zor çıkarabilmişti bu kelimeleri. Tüm vücudu sabah iki gence yaşattıkları yüzünden pişmanlıkla kaplıydı ama dediklerinin arkasındaydı. Sadece yüzlerini kızartarak söylememeliydi.

"Beni çok korkuttun teyze. Her anlamda."

Sadece bayılması değil öncesindeki tavrı da korkmamdaki etkenlerden biriydi. İkilemde kalmamak için her attığım adımda bu sefer de iki kalın duvar arasında sıkışıyordum. Gidecek hiçbir yerim yoktu o zamanlarda.

"Kusura kalma kızım ama bazen bazı sözler can acıtmak için vardır. Yarına mutlu uyanman için bugün ağlaman gerek."

Teyzemin bu sözlerini asla onaylamadığım gibi aksini savunuyordum. Bugün gülecektin ki onun zaferi ile yarına daha şen kahkahalar bırakacaktın.

"Ne bugün ne de yarın için böyle bir niyetim yok teyze. Anlıyorum beni düşünüyorsun ve-"

Bir an için durdum sözlerimde. Ne yapıyordum şu an? Teyzem daha uyanalı iki dakika bile olmamışken tekrardan bir tartışma içerisine mi koyacaktım birbirimizi?

"Ah, neyse teyze... Sen dinlen ben sana yemen için bir şeyler getireyim."

Arkamı dönüp gitmeyi amaçlarken duyduklarım ile sabırla bir nefes alıp verdim.

"İstemiyorum bir şey Serap. Acelemiz var. Gideceğiz kızım."

"Teyze..."

"Bana lafımı tekrarlatma kızım."

Beni anlayabilmesi için gözlerinin içine baktım ama sadece inat vardı o bakışlarda. Burnum sızladı, ellerimi yumruk yaptım. Teyzemin doğrulmak için girişimde bulunmasını yerimde kımıldamadan izledim. Ona yardım etmedim.

"Öyle alacak çok bir şeyimiz yok zaten. Gidişimiz kolay olsun ki unutuluşumuz da çabuk olur."

Gözlerimi tavana dikip akmak için her an bahane arayan gözyaşlarımı bu sefer durdurmak istedim. Arzularını ağlayarak değil savaşarak elde etmeliydim.

"Benim ne hissettiğimin, ne düşündüğümün hiç mi önemi yok? Nasıl beni görmezsin teyze? Mahvolacağım, biliyorsun."

Bana dönen yorgun bakışlara yalvarırcasına karşılık verdim. Ayaklarına kapanmam gerekiyorsa bile yapabilirdim bunu ama artık bu içimde yaşadığım duygulardan kaçan insan olmak istemiyordum. İlk defa çaba göstermek ve istediğini elde etmiş bir insanın zaferini yaşamak istiyordum.

ASİDARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin