Merha-ballar 🙂↔️
Şimdiden keyifli okumalar dilerim herkese 🙌
...
"Sonunda gelebildiniz Serap Hanım?"
Teyzemin benimle alay eder gibi konuştuğunu bildiğim için güldüm ve başımı salladım.
"Ee, artık geleyim dedim."
Ayağındaki terliği gösterip tehdit edercesine gözlerini kısınca "Seni özledim, teyzeciğim. Ondan..." diyerek kıvırmaya çalıştım. Elimdeki poşete bakışları değince "Ufak bir alışveriş sadece." diyerek dikkatini çektim.
"Ne aldın yavrum?"
Sorusuyla birlikte elimi poşete daldırıp kavanozu tuttuğum gibi çıkardım. Normalde böyle yiyeceklerin alışverişini teyzem yaptığından şaşkınca bana baktı.
"Tadını beğendiğim için aldım teyze."
Açıklamamın makul olduğunu düşünsem de bir süre gözleri bende ve kavanozda oyalandı. Dudakları arasından kısıkça "Hayret..." diye mırıldandığını duydum. Çok oyalanmamak ve şüphesini çekmemek adına kavanozumla birlikte mutfağa gittim ve onu güzel bir köşeye yerleştirdim. Ona bakarken, ondan yerken her daim aklıma Sinan gelecekti. Sanki hiç çıkmıyormuşçasına.
"Aç mısın?"
"Birazcık teyze. Ne yaptın?"
"Etli bezelye yanına pilav."
Duyduğum yemekle gözlerim mutlulukla açılmıştı. Bezelye yemeğine bayılıyordum ve ömrümün sonuna dek de onu yiyebilecekmiş gibi hissediyordum.
"Ben hemen üstümü değiştireyim."
Cevabını beklemeden odama dönmüşken uzun süredir böyle mutlu ve huzurlu olmadığımın bilincindeydim. Sevdiğim adamın yanından ayrılmış olsam dahi teyzemle aram bozuk değildi. Biriyle iyiyken diğeriyle kötü olmak ruhumu yıpratıyordu adeta. Benim tek isteğim sevdiğim insanlarla geçirdiğim her anın sorunsuz geçmesiydi.
Üzerimdeki kıyafeti çıkarıp sepete attım ve makyajımı temizleyip saçlarımı tepemde topladım. Havanın sıcak olmasından ötürü kendime şortlu takımlarımdan birini çıkarıp giydim. Üzerinde küçük küçük papatya desenleri bulunuyordu. Teyzem bu eve taşındığımızdan beri artık ev içinde giydiklerime karışmaz olmuştu. Hazır bir şekilde odamdan çıkıp mutfağa gittiğimde teyzemin son olarak bize ayran yaptığını gördüm. Kendi elleriyle yaptığı yoğurdun ayranını içmeye bayıldığım için her akşam yapardı bana.
"Yardım edeyim teyze."
"Yok yavrum geç sen. Bir şey kalmadı zaten."
Dediği gibi her şey hazır olduğu için fazla üstelemeden masaya geçtim. Ona ait kaşık çatalı karşıma koyarken o da ayranımı vermişti bana. Kendimi durduramadan soğuk ayrandan koca bir yudum almıştım. O kadar iyi gelmişti ki... Teyzem gülerek bana peçete uzattığında dudaklarımın üstünü silmemi işaret etmişti.
Yemeğe başladığımızda bana günümün nasıl geçtiğini sormuştu. Gözlerindeki ışıltı samimiydi. Ben de o ışıklara ihanet ediyormuş gibi hissettim. Bu duygu boğazımdaki lokmayı yutkunmayı zorlaştırırken gözlerimi kaçırdım.
"Güzeldi."
Kırık çıkmıştı bir an için sesim. Öksürerek sesimi toparlamaya çalıştım.
"Yani eğlendik. Sınavı unutmaya çalıştık ama pek başarılı olamadık tabii. Neyse ki az kaldı."
"Ah, ah... Daha dün gibiydi seni ilk okula götürdüğüm zaman. O zamanlar ben senden daha heyecanlıydım."
Geçmişe dair konuşması ilgimi çekerken yemek yemeyi bırakmıştım. Teyzem de ellerinin masanın üzerinde kavuşturmuş bana tebessümle bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASİDAR
General Fiction2000'li yılların başında, Anadolu'nun bir şehrinde geçecek olan hikayemiz doğduğu gibi teyzesinin kolları arasına verilen Serap'ın ve büyüdüğü evin beyi olan Sinan'ın hikayesini ele almaktadır. ... Yaş farkı ve yetişkin içerikli unsurlar mevcuttur.