16. Cehennem Ateşi

144 24 5
                                    

Selamm canlarım
Nasılsınız ❤️
Umarım iyisinizdir.
Yepyeni bir bölümle sizlerleyim, umarım beğenirsiniz. Yorumlarınız ve beğenileriniz benim için çok değerli. O yüzden yorum ve beğeni yapmayı unutmayın lütfen. Keyifli okumalar dilerim
Seviliyorsunuz❤️

_____

(11 sene önce)
(Antalya)

Saçlarım rüzgarın esintisiyle uçuşuyordu. Güneşin kavurucu sıcaklığından eser yoktu. Ilık bir rüzgar tenime nüfuz ederken ,ben en güvenli hissettiğim yerde huzurluydum.

Kafam babamın gögüs kafesine dayalı bir şekildeydi ve ben babamın kalp atışını öyle istekli dinliyordum ki bu sıradan bir kalp atışı olamazdı. Tüm kalp atışlarını teyet geçen bir melodinin ezgisiydi bu.

Gecenin ılık esintisi ürpermeme sebep olurken, babam omuzlarıma kendi ceketini örtmüştü. Bir anda kafamı kurcalayan soruyu babama sormak için kafamı gögüs kafesinden kaldırdım.

"Babacığım?" demiştim soru sorma edasıyla
"Söyle gönül bahçem" dedi saçlarıma küçük bir buse kondururken
"Her saçı beyazlayan kişi ölür mü?" babamın mimikleri değişmişti.
"Neden soruyorsun sen bunu gönül bahçem" dediğinde beni kucağına alıp oturtturdu.
"Merak ediyorum babacığım."
"Hım?"derken saçlarımı karıştırdı. "Aslında sana doğruyu söyleyebilirim" Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.

"Saçlarımızdaki beyazlar bizim yaşlandığımızı gösterir ve her saçı beyazlayan kişi ölüme biraz daha yakındır ama her saçı beyazlayan da ölecek diye bir kanun yoktur. Anladın mı kızım?"
"Evet, anladım" derken babamın kucağından kalkıp hızlıca mutfağa koştum.
"Umay , koşma kızım düşeceksin!"diye sitem etti babam.
"Korkma babacığım."
Babamın, yanına geldiğimde tekrardan beni kucağına oturtturdu.
"Korkma babacığım sen benim yanımdayken ben korkuyorum ki. Sende korkma"

Babamın gözlerinin ışıldadığını o küçük yaşımda bile fark etmiştim.
"Elindeki ne gönül bahçem benim?"
Elimdeki makası babama gösterdim.

"Nereden aldın sen onu bakayım?"
"Mutfaktan" demiştim. Sesim kıkırtılı bir şekilde çıkmıştı.

Ellerimi , babamın saçlarına düşen aklarda gezdirdiğimde o küçücük elimle babamın saçının akını kestim.
"Ne yapıyorsun kızım?"
"Hani saçları beyazlayanlar yaşlanırmış ya" dedim bilmiş bir tınıyla " O yüzden sen hiç yaşlanma babacığım. Her zaman benim yanımda kal. Olur mu?"
Babam benim saçlarımı okşadı ve yanağımdan kokulu bir öpücük aldı.
"Ben seni çok seviyorum gönül bahçem ve her zaman senin yanındayım. Sen bunları düşünme" dediğinde beni sırtına aldı. Evimizin bahçesinde babamla ne kadar oyunlar oynadık bilmiyordum ama şimdi en güvendiğim yerde huzurun bir kırıntısı dahi bulamıyordum.

(Günümüz)
(İtalya)

Başımda şiddetli bir ağrı hissettiğimde ağrıdan dolayı gözlerimi açmakta zorlanıyordum. Yavaş bir şekilde gözlerimi açtığımda gün ışığı yüzüme çarpıyordu. Bu seferde gözlerimi kapatıp açtığımda ellerimle şakaklarımı ovuşturdum. Kafamı yan tarafa çevirdiğimde ise bir çift göz beni izliyordu. Koltuğa yayılmış bir erkek bedeni şuan odamdaydı. Yerimden doğrulduğumda beynime kan gitmiyordu.

İKİNCİ ŞANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin