3.BÖLÜM - KİTAPLIK

265 32 21
                                    

Selamlarrr yeni bölümle geldim. Nasılsınız ve kurguyu beğeniyor musunuzzz🫶🏻

Güzel yorumlarınız beni çok mutlu ediyor şimdiden söyleyeyim🫶🏻

Sizi tutmadan bölüme geçelim. Keyifli okumalar 🌠


Yüzümdeki gülümseme büyürken, camdan dışarıya bakmaya devam ettim. Yaz yağmuru o kadar güzel ki, kafeye gitmeyecek olsam çıkar yağmurun altında ıslanırım. Tatlı tatlı atıştıran yağmuru izledim bir süre daha ve usulca pencereden çekildim. Ben, yaz mevsimini tüm mevsimlerden daha çok seviyorum. Her yerin cıvıl cıvıl oluşu o kadar güzel ki, bir de kuş cıvıltıları tamamiyle ruhumu dinlendiriyor.

"Ali," merdivenleri inerken babamın sesini duydum. Mutfağa girdiğimde herkes masada toplanmıştı. Yüzümdeki gülümsemeyle yerime geçip oturdum.

"Sabah şerifleriniz hayırlı olsun."

Babam bana içten bir tebessüm gönderdi. "Hayırlı sabahlar güzel kızım." İçim sevinçle dolarken kahvaltıya başladım. Bugün kafeyi dokuzda açacağız bu yüzden hiç acele etmiyorum.

"Ali sen geç kalmadın mı?" Babama baktım ve ardından Ali'ye döndüm. Demek ki Ali bugün işe başlıyor.

"Yok baba," dedi hızlı bir şekilde kahvaltı yaparken. Gözlerimi Akif'e çevirdiğimde o da yavaş yavaş kahvaltı yapıyordu. "Patronum dokuzda gel dedi."

"Kıtlıktan çıkmış gibi yeme," diye söylendi annem çayları tazelerken. Ali kimseyi duymamış gibi kahvaltısına hızlı br şekilde yemeye devam etti ve ben sadece onları izledim.

"Baba kitaplık işini konuştun mu?"

"Bugün konuşacağım Gökşin." Anladım dercesine başımı aşağı yukarı salladım. "Hatta iki kardeşinde mahallede dükkanı varmış." Umursamazca omuz silktim. Allah haklarında hayırlısını nasip etsin.

"İyi baba, sen konuşunca bana haber verirsin."

"Tamam kızım, komşu olduğumuzu da söylerim." Gülümseyerek masadan kalktım. Otobüse binip kafeye gidene kadar epey zaman geçecek. Neyse ki Meltem yakın olduğu için kafeyi o açıyor.

"Aman baba, sen söyle parası neyse halledilir. El emekleri sonuçta."

"Aferin benim kızıma. Ne güzel yetiştirmişiz değil mi Sema?"

Anneme baktığımda gülümsüyordu. "Çok şükür Emin, çocuklarımızı bu devirde çok iyi yetiştirdik."

Anne ve babama öpücük attıktan sonra evden çıktım. Çantamı koluma takıp sokağın sonuna doğru ilerlemeye başladım. Yağmur hala usul usul yağıyor, bu yüzden kaldırımdan yürümeye devam ettim.

Gözlerim mahallede gezinirken, mobilya dükkanını gördüm ve kaşlarımı çattım. Babamın bahsettiği bu mu acaba diye düşündüm ama emin değilim, çünkü hem burada, hem de sokağın diğer ucunda dükkan var. Karşıya geçip ilk ben konuşayım diye düşündüm lakin babamın konuşması daha mantıklı olur. Kafamı önüme çevirip yürümeye devam ettim.

Kafeye ulaşınca hızlıca içeriye girdim. Meltem masaları silerken, Hakan gelen müşterileri yönlendiriyordu. Arka tarafa geçip çantamı askıya astıktan sonra önlüğümü giyindim. Bugün kasada ve mutfakta duracağım. İki tane aşçımız var; Asmin teyze hemen hemen annemin yaşlarında. Tuğba abla ise otuz yaşlarında. İkisiyle de çok garip tanıştık ve iyi ki tanıştık. Gelen müşteriler yemeklerden ve tatlılardan çok memnun.

KUTUP YILDIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin