0.4

99 52 51
                                    

Merhaba bölümü umarım beğenirsiniz💞
Hikayeyi oylayıp satır aralarına yorum bırakırsanız sevinirim🤍
♣️

Başımda ki ağrı artmaya başlayınca
gözlerimi araladım ve gözlerimi açtığımda kapalı bir odanın içinde maskeli insanlar eşliğinde bağlanmış bir şekilde oturuyordum. Neler olduğunu anlayamadım ve maskeli adamlara soru sordum.

"Neler oluyor burada?" dedim sakin bir şekilde. Yüzüme baktılar ve aralarında fısıldaştıktan sonra ellerini dudaklarının ortasına götürerek sessiz olmamı işaret ettiler. Tekrardan onların sözünü dinleyip sustum. Bir süre sonra elinde bir iğneyle geldi maskeli biri.
Yanında da bilim insanları vardı. İğnenin içinin boş olduğunu ve benden kan alacaklarını anlamıştım. Bana biraz daha yaklaştıktan sonra iğneyi koluma soktu ve benden kan almaya başladı. Neden der gibi gözlerinin içine baktım ve sarı gözlerini gördüm. Çok tanıdık geliyordu ama onu daha önce hiç görmemiştim.

Tenimden iğneyi çekerken son kez gözlerinin içine baktım ve arkasını dönerek gitti. O gittikten sonra bir adam yanıma yaklaşarak bacağıma bir iğne sapladı. Daha ne olduğunu anlayamazken gözlerim kararmaya başladı ve kafam yana düştü.

♣️

Gözlerimi tekrar açtığımda yine kendimi karanlıklar eşliğinde tutsak olduğum kafesimde bulmuştum. Kendimi bir kuş gibi hissediyordum. Kafese kapatılmış ve elinden hiç bir şey gelmeyen aciz bir kuş gibi.

Kızım ile ilgili yaşadığım anlar aklıma geldikçe göz yaşlarımı tutamıyordum. Şuan da onun yanında olsaydım üstüme atlayarak sarılırdı bana. Karım da bizi neşeli bir halde izlerdi. O günleri çok özlüyordum ama bir daha o anları yaşayamayacağımdan emindim. Ben öyle bir hata yapmıştımki affedilebilir bir tarafı yoktu.

Ben bunları aklımdan geçirirken tüm ışıklar yandı ve Yekta karşımda ki kapısı kapalı olan odadan çıkarak bana baktı. Yine ne yapacaktı diye düşünürken anlatmaya başladı.

"Sevgili Alpcim sana bugün de geçmişten bir an yaşatacağız. Bilmem hatırlar mısın beni bir konsere götürüyordun ve ben o konsere gidemeden başımıza neler gelmişti." dedi ve aklımda bir anı canlandı.

♣️

"Hadisene Alp geç kalıcağız konsere." diyordu aceleyle Yekta. Ben ise acele etmeden hazırlandıktan sonra hadi işareti vererek yavaşça odamızdan çıktık ve merdivenden aşağı doğru indik. Yurdun kapısından yavaşça dışarı çıktıktan sonra bekçinin uyuduğunu farkettik ve yurdun arka tarafında bulduğumuz delik tellerin arasından kaçarak konser alanına doğru yol aldık.

Bir süre sonra konser alanına yaklaştık ve en arka safta yerimizi aldık. Yaklaşık 15 dakika kadar sonra Yaşar konser alanına geldi ve bize geldiğimiz için teşekkürlerini iletip şarkıya başladı. İlk başta kumralım adlı eserini söylemeye başladı. Yekta ile en sevdiğimiz şarkılardan biriydi ve şarkıyı avazımız yettiği kadar bağırarak söylemeye başladık.

Orda her kiminleysen belki sevgilinleysen
Söyle kumralim için sızlamaz mı
Bilmem hatirlar misin gözlerim ne renkti
Söyle kumralım benim adım neydi

Sahip olduğum her şeydin
Her şeyimi alıp gittin

Şarkıyı bir süre daha bağırarak söyledikten sonra saatin geç olduğunu farkettik ve eve dönmek için konser alanından çıktık. Eve dönerken siyah bir arabanın bizi takip ettiğini farkettim ve daha Yekta'ya söyliyemeden siyah araba yanımıza yaklaştı ve içeriden çıkan adamlar ilk önce Yekta'yı ara sokağa çektikten sonra dövmeye başladılar.

"Yekta!" diye bağırdıktan sonra beni de arabanın içine zorla aldılar ve konuşmaya başladı suratından ürktüğüm adam.

"Biz seni uyarmıştık Kerem Alp Adal. Ya Yekta'yı seçecektin ya da kardeşin Güneş'i seçecektin. Sen ne yaptın ikisinide seçmedin. İstersen biz sana yardımcı olabiliriz ikisini de öldürerek. Bu sana son uyarımız Kerem Alp Adal. Son!" dedi ve adamın işaretiyle beni arabadan attılar ve yüzümü tekmelemeye başladılar. Bir süre daha dövdükten sonra hem Yekta'yı hemde beni öylece bırakıp gittiler.

Bir seçim yapmam gerekiyordu. Yoksa onlar benim yerime yapacaklardı.

♣️

"Anladığım kadarıyla hatırladın Alpcim. Şimdi ise oyun sırası bende."dedi ve karşımda iki farklı ekran belirdi ve iki farklı ekranda karım Defne ve kızım Ela vardı. İkisi de boş bir odaya kapatılmış ve öylece duruyorlardı.

"Öyle boş boş bakmayı kes. Ben seni gerçekten akıllı sanıyordum ama sen tam bir aptalmışsın." dedi bana bakarak o an anlamıştım. Benden tercih yapmamı istiyordu. Ama ne için?

"Sende ikisi arasında bir seçim yapmak zorundasın Kerem Alp Adal!" dedi ismimi bastırarak. Hala ekrana boş boş bakmaya devam ettim. Ne yapacaktım ben? Nasıl tercih yapacaktım?

"Ne için tercih yapıcağım? Sonucunda neler olucak onlara?" dedim dayanamayarak.

"Ben sizin kadar acımasız olamıyacağım. Ya da ne gerek var biraz bende acımasız olayım değil mi? dedi gözlerimin içine bakarak. Ne olur yapma diyerek devam ettim gözlerinin içine bakmaya.

"O daha çok küçük Yekta. Ne olur yapma!" diye cırpınmaya başladım ve dizlerimin üzerine çökerek yalvarmaya başladım. "Ne olur yapma Yekta. Bana istediğini yap ama aileme asla! Ne olur Yekta karım hamile ve kızımda daha çok küçük ne olur yapma!" diye başımı yere eğdim ve başımı kaldırdığımda her zamanki soğuk kanlılığıyla konuşmaya devam etti.

"Bende küçüktüm Alp. Bana acıyan kimse olmadı. Zamanın daralıyor Alp sen seçmezsen ben seçmek zorunda kalacağım." dedi ve onun seçmesini bekleyerek yalvarmaya devam ettim. Bir süre sonra Yekta bağırdı.

"Süren doldu Kerem Alp Adal." Parmaklarının havaya kaldırarak iki parmağını iki ekranın üzerinde dolaştırmaya başladı. Yaklaşık 15 saniye içerisinde tekrardan bağırdı

"Defne Adal, getirin buraya!" dedi ve duraksadıktan sonra "Ela Adal'ı da Yekta Poyraz adlı derneğ'ime bırakın. Orada onunla ilgileneceklerdir." dedi Yekta. Onun suratına ne yapmaya çalışıyorsun diyerekten baktım. O da suratıma baktı ve beni bırakıp gitti. Onun ardından herkes tekrardan beni karanlığa bıraktı. Kızıma ne olacaktı? Karımı buraya getirip ne yapacaklardı? Kafamı demirlere dayadım ve kızımı düşünerek kendimi bıraktım.

♣️

-Bölüm Sonu-
Umarım bölümü beğenmişsinizdir.🤍

Sizce Alp o adamlarla olan son konuşmadan sonra nasıl bir yol çizecek?

Sizce Yekta Defne Adal'a neler yapacak?

Sizce hikaye akışı nasıl ilerleyecek? Teorileriniz buraya ekleyiniz.

Bugünlük bendem bu kadar bir sonraki bölümde görüşürüz. Sağlıcakla kalın. Hepinize kucak dolusu sevgiler🤍

Sosyal medya hesaplarımdan kitap hakkındaki bilgileri alabilirsiniz.

Tiktok/ww3rat
Instagram/www3rat
Twitter/ww3rat

Mâzi'nin ZulmüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin