13.BÖLÜM "YANGIN"

27 3 0
                                    


(4 gün sonra)

"Ayliiiz tekrar anlatsana."

"Hayat üçüncü kez anlattım ya Funda Teyze bekliyor geç kalacağım." Baran'la etrafta bol bol gezmiştik. Kalan zamanlarda Esin Hanımın dediği şekilde arazi planlamasını Baran'la birlikte yapmıştık. Kabul etmeliyim ki çok eğlenmiştik planlama yaparken. Döndüğümüzde Funda teyzeyi kıramayıp geleceğimi söylemiştim. Şimdi de gitmek için hazırlanıyordum daha doğrusu hazırlanmaya çalışıyordum. Hayat sağ olsun rahat bırakmadığı için.

Antalya'da çok güzel giysiler vardı. Baran'ın ısrarıyla aldıklarımın içinden seçmiştim giyeceklerimi. Beyaz güpürlü yarasa kol bir aldırmıştı. Çok yakışır melek gibi olursun diye. Altına da aldığım siyah dar paça pantolonumu giymiştim. Hayat saçlarımı atkuyruğu yapmamı bana çok yakıştığını söylemişti. Onun isteğiyle saçlarımı atkuyruğu yapıp makyajıma geçtim. Yine ve yine Hayat'ın zoruyla kırmızı ruj sürmüştüm. Rimelimi sürüp eylinerımı ve sürmemi sürüp odadan çıktım. Deri ceketimi de giyip Baran'la beraber çıktım. Daha önce evlerine gitmemiştim o yüzden nerede yaşadıklarını bilmiyordum.

"Çok güzel olmuşsun sevgilim söylemiştim çok yakışacağını."

"Teşekkür ederim. Baban da evde olacak mı?"

Arabayı durdurduğunda bana döndü. "Siz gitmeden yetişmeye çalışacağım dedi." Başımla onaylayıp eve doğru yürümeye başladım. Kocaman evleri olmasına rağmen Baran ayrı evde kalıyordu. Gerçi o adam da böyle bir evde kalıyordu ve bizde ayrı evlerdeydik.

Baran zile bastığın da sanki kapıda bekliyorlarmış gibi hemen açıldı kapı. "Ayliz kızım hoş geldin." Elini öptüğümde beni kendine çekip kollarını sardı. Bu tatlı haline gülümseyip ben de sarıldım.

"Ayliz Ablaaaaa." Nisan'ın koşarak geldiğini gördüğümde geri çekildim ve kollarımı açarak Nisan'ı kucağıma aldım.

"Nasılmış bakalım benim güzelliğim?" Nisan'ın ardından yanıma gelen Bahara sarılıp içeri geçtik. Yemek yemeyeceğimi sadece onları görmeye geldiğimi söylemiştim. Başta olmaz deseler de sonunda tamam demişlerdi. Evin etrafında korumalar olması dikkatimi çekse de çok üzerinde durmamıştım.

Yarım saat boyunca sohbet etmiştik. "Dayıcım ne olur ben çok istiyorum o pastayı ne olur alalım şimdi." Nisan geldiğimizden beri pasta istiyordu. Baran kıyamayıp pes etmiş gibi başını salladı ve Nisan'ı öpüp hemen geleceğini söyleyip çıktı.

"Hep gel neşe getirdin evimize Ayliz'ciğim." Funda teyzenin tatlı cümleleri insanı mutlu ediyordu. Çok neşeli biriydi. "Gelirim tabi Funda Teyzeciğim. Hem ben de çok özlemişim sizinle sohbet etmeyi."

Dışarıdan gelen seslerle hepimiz ayaklandık. Ardından kapının tekmeyle açılmasıyla Funda teyzeyi ve Bahar'ı arkama aldım. Emine abla Nisan'ı yukarı götürdüğü için Nisan yanımızda değildi. Beş kişi girmişti eve. Korumalar ise yerde hareketsiz yatıyordu. "Size Aslan Bey'in selamını getirdik." En önde duran adam diğerlerine işaret vermişti. Diğerleri işaretiyle ellerindeki içinde benzin olduğuna emin olduğum bidonları etrafa dökmeye başlamıştı.

"Kimsiniz siz ne yapıyorsunuz!"

Bana doğru yaklaşan adama doğru adım atmaya başladım. Bahar ve Funda teyze arkamda duruyorlardı ve onlar yakınımdayken adamlarla mücadele edemezdim. İğrenç sırıtışıyla karşıma dikilen adam "Biz Aslan Bey'in adamlarıyız Aslan Bey ihaleden çekilmeleri için uyarıda bulunduğu halde ihaleden çekilmediler. Aslan Bey de küçük bir uyarıda bulunmamızı söyledi." Cebinden çakmak çıkaran adamı görünce iki adım geriledim ve tam boynuna gelecek şekilde tekme attım. Sersemleyen adam ne olduğunu anlayamadan diğerleri de yanına doluştu.

Aşık Olmaktan Korkuyorum Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin