0.10

110 16 9
                                    

Aden'in bakış açısı

Uyandığımda kendimi iyi hissediyordum. İçimdeki o kaygı, endişe ve korku yok olmuştu. Kalktım ve banyoya yöneldim. Banyoda bir sürü bakım ürünü vardı. Hepsi markalardı. Yüzümü yıkadım ve banyodan çıktım. Bill'i aradı gözlerim. Tom'un odasına baktım. Orda yoktu. Salona gittim. Bill kanepede uyuya kalmıştı. Saçları dağılmıştı ama aşırı güzel gözüküyordu. Telefonu elinden düşmüş. Üstüne odada gördüğüm battaniyeyi örttüm. O uyurken yavru bi kediye benziyor adeta.

Bill'den devam

Baş ağrısıyla uyandım. Üstümde battaniye vardı. Aden benden önce kalkmış olmalı. Banyoya gidip yüzümü yıkadım. Saçımı başımı düzelttim. Mutfaktan müzik sesi geliyordu ama çok değil. Mutfağa sessizce girdim. Aden şarkı söylüyor bir yandan birşeyler hazırlıyordu.

(klip🛐🛐 özellikle tom🛐🛐)

Bende ona eşlik etmeye başladım. Fark edince bana şaşkın şaşkın baktı ama sonra devam ettik söylemeye. Bende ona yardım ettim. Beraber birşeyler hazırladık.

Aden'den devam

Beraber şarkı söylememiz hoşuma gitti. Sesin gerçeğini böyle duymak çok huzur verici. Bill'de bi yandan bana yardım ediyor. Beraber kahvaltı hazırlıyorduk. Göz ucuyla ona baktım. O aşırı güzel, kusursuz. Onunla arkadaş olacağımı hiç düşünmezdim. Tabak almak için üst dolabı açtım. Üstüme tabak düştü.  Tabak ilk yüzüme düştü. Burnum çok acıdı. O an tabağı tutamadım. Tezgahta kırıldı. Biraz büyük bi parça elime girdi. Hem burnum acıyor hemde elim.

Bill: Tanrım Aden. Hemen gel buraya.

Beni alıp banyoya götürdü. Elimden kan damlıyordu. Su tuttu elime. Elimdeki kanı dindirdi ama hala acıyordu. Aynaya baktım burnunun ortasında morluk oluşmuştu bile.

Bill elime bir bez bağlayıp beni odasına götürdü. Odada sırayla dolapları açtı. En sonunda birinde ilk yardım kiti vardı onu aldı. Beni yere oturttu ve kendide oturdu. Endişeliydi.

Bill: Bi bakalım şimdi. Cam parçasını çıkarırken canın yanabilir elimi sıkabilirsin.
dedi elini uzatarak.

Elini tuttum oda camı çıkarmaya başladı.

Bill'den devam

Cam onun eline bas baya girmiş şekilde ve canı aşırı yanıyor olmalı. Olabildiğince yavaş çıkarmaya özen gösterdim. Yüzğne baktığımda burnunun üstü morarmıştı. Elimi sıkıyordu fakat az sıkmaya çalıştığını anladım.

Bill: Kendini diretme elimi sıkabilirsin canım acımaz.

Kafasını salladı. Camı çıkarmaya devam ettim elimi sıkıyordu. Baya sürdü camı çıkarmam bi anda çıkarırsam daha kötü olabilirdi. Camı çıkarmam bittiğinde elimi bıraktı.

Bill: Şimdi orayı temizleyeceğim. Acırsa kolumu sık tamam mı.

onayladı.

Aden'den devam

Canım yanarken onunda canını yakmak istemedim. Camı çıkarırken canım acıdı ama o yavaş çıkardığı için daha az bi acı hissettim. Orayı temizlemeye başladı. Sürdüğü şey çok canımı yaktı istemsizce ağızımdan acıyle bi ses çıktı.

Bill: Üzgünüm üzgünüm biraz acıyacak.

Yarayı temizlemeye devam etti. Nazik davranıyordu. O dövmeli güzel elleri çok nazik.

Dinleyicim /  Bill Kaulitz /  Tokio Hotel Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin