Mısır gevreklerimizi bitirdik. Direk odama geçtim bugün dinlenmek istiyorum. Yatağıma uzandım ve laptopdan video izlemeye başladım. Gözüm tarihe kaydı. YARIN BENİM DOĞUM GÜNÜM. Göktürk hatırlar heralde ya. Neyse önemli değil zaten hem daha önemli işlerim var yarın. Bill'in süprizi var. Bunları düşünmek heyecan verici. Onu düşünmek bile içimi kıpır kıpır yapıyor. Sonra söyledikleri geldi aklıma. Aşık olduğu biri var. Pehh bu kötü işte. Elimi tuttuğu geliyor aklıma. Dahada mutlu hissediyorum. Hava çok soğuk olmaya başladı ve en sevdiğim zamanlardan biri. Battaniyenin altına girip video izlemek gerçekten çok güzel ama benim uykum geliyor hep. O uyku o kadar tatlı oluyor ki. Direnmek elde değil. İstemsizce gözlerim kapanmaya başladı.
Bill'den devam
Uyandığımda kendimi iyi hissediyordum sonunda düzgün bir uyku çekebildim. Yüzümü yıkamak için kalktım. Tom bi anda önümde belirdi.
Tom: O değil mi?
Bill: Ne?
Tom: Hoşlandığın kişi diyorum o değil mi?
Bill: Tom bir dur tanrı aşkına bi yüzümü yıkayayım.
Yüzümü yıkamak için banyoya gittim. Kapıda belirdi. Yüzümi yıkamaya başladım.
Tom: Aden'e aşıksın değil mi?
Yüzümü yıkarken, yüzümü yıkadığımı anlık unutup "ne" demeye çalıştım su yuttum. Yüzümü kuruladım. İçeri geçmeye çalıştım Tom kapıda dikiliyordu.
Tom: Beni kandıramazsın Bill.
Bill: Off tamam içeri geçelim anlatıcam.
Tom hızla içeri geçti. Anlatmamı sabırsızlıkla bekliyordu.
Tom: Dökül. Ne zamandan beri, ne ara fark ettin, onun en çok neyinş seviyorsun?
Bill: Bi dur Tom anlatacağım. Onu gerçekten iyi tanıdığımı fark ettim. Yazdığım mesajların hepsini okuyordum fakat hiç birine cevap vermedim. Cevap verdiğimde yakınlarımda olmasını istedim. Evet bu kadar olması kader ama konserde bile olsa ona cevap verecektim. Onun yaşadıklarını biliyorum ve istemsizce onu düşünüyorum. Birşey oluyor aklıma ilk o geliyor. Güzel birşey görüyorum o geliyor. Ona birşey olmasından korkuyorum. Onun saçının teline zarar gelsin istemiyorum. Üzülmesini istemiyorum. Bunları yeni fark ediyorum. Ona açılamam çünkü olacaklardan korkuyorum. Ya bana karşı hisleri yoksa ve eskisi gibi olamazsak, ya magazin haberleri onu üzerse, ya fanlardan tehtid alırsa... Bilemiyorum belkide en iyisi hiç söylememektir. Benim yüzümden üzülmesini istemiyorum. Yarın onun doğum günü onu mutlu etmek istiyorum. En mutlu o olsun istiyorum. Canını sıkan şeylerin yok olmasını isityorum. Onu seviyorum.
(Bill banabi tık benziyor galiba🧐)Tom: Tanrım Bill. Sen sırılsıklam aşık olmuşsun kardeşim. Bana kalırsa onun seni redetmesi olasılıklar arasında en düşüğü. Dün fark etmedin mi sana olan bakışlarını. Sen şarkı söylerken sana öyle güzsl bakıyordu ki. Hem seni güvenilir biri olarak görmese sana tüm herşeyini neden anlatsın. Demekki sana ihtiyacı olduğunu düşünüyor ve senin onun sorunlarına çözüm bulacağını düşünüyor. Magazinleri takacak biri olduğunu samıyorum. Evet görür belki mutlu olur belki sinirlenir bilemem ama böyle hayatını mahvedecek kadar etkilemez diye düşünüyorum. Hislerini hazır olduğunda ona açabilrisin ama önemli olan senin hazır olman. Doğum gününe gelirsek. Onu ayarlayalım. Güzel bi mekana gidelim orda kutlayalım. Hediye aldın mı?
Bill: Aldım aldım. Zaten bende öyle düşündüm de sadece mekanı düşünmedim.
Tom: Ben ne alayım ki ne seviyor?
Bill: Müziği çok seviyor.
Tom: Anlaşıldı ben Göktürk'ü yanıma alıcam. Georg ve Gustav'ı arayayım. Onlaında haberi olsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dinleyicim / Bill Kaulitz / Tokio Hotel
ChickLitHiç sizi tanımayan bi adama içinizi dökerek rahatladınız mı?