0.1

1.5K 72 19
                                    

"Niki,Niki, Niki."

"Ne oldu?"

"Bir sergi açıldı. Oraya gidelim mi beraber? Yanımıza Jay'i de alıp."

"Kanka ne sergisi amk?" dedi ve bana arkasını döndü. "İzleme bir kere de şu motorcuları ölür müsün?"

"Ölürüm."

"İyi ben de Sunoo'yu arar onu çağırırım o zaman." dediğim an bana geri döndü. "Sunoo gelirse gelirim."

"Sunoo olmasa benimle bir boka gelmiyceksin resmen."

"Evet."

"Neyse. Jay'i arayıp Sunoo'yu da alıp gelmesini söyliyim."

"Söyle." dediğinde telefonumu alıp Jay'i aradım.

"Alo?"

"Alo. Ne oldu?"

"Kanka Sunoo'yu da al gel. Sergiye gidicez."

"Hiç sormuyosunuz amk bu çocuğun işi var mı?"

"İşin var mı Jay?"

"Yok."

"Sus da Sunoo'yu al gel o zaman."

"İyi amk. Geliyorum kapat."

"Bay." dedim ve telefonu kapattım. Niki'nin yanına gittim. "Aradım geliyolar."

O sırada Niki telefonunu bana çevirdi. "Aq baksana çok yakışıklı değil mi?"

"Normal bi insan o da Niki. Hem Sunoo'n var senin."

"Olsun senin Sunoo'n ya da herhangi birin yok."

"Ha bana bakıcak zaten bu kadar ünlü biri."

"Kanka ünlü olması aşkına engel mi amk?"

"Kanka bu kadar ünlüyse beni nasıl farkedicek amk? Hem ben o kadar da hayran değilim."

"Belki de onu kendine böyle çekersin."

"Of Niki. Boş konuşma da kalk hazırlan artık."

"İyi aq. Kalktım." dediğinde odadan çıktım.

Kendi odama gittim ve hazırlanmaya başladım. Full kahverengi giydim. Üstümdeki bol sweatshirt ve altımdaki bol pantolon kahverengiydi. Üstümdeki ceket ve taktığım çanta, şapka ten rengiydi. Kulaklıklarımı boynuma taktım.

Parfümümü de sıktığımda tamamen hazırdım. Odadan çıktığımda Niki de hazırdı. "Hadi çıkalım. Jay ve Sunoo gelmiş." dedi Niki.

Beraber evden çıktık ve aşağı indik. Kapıda Jay ve Sunoo arabayla bizi bekliyordu. Niki'yle arkaya geçtik.

"Sunoo yanıma geçseydi. Sen de öne geçseydin keşke."

"Of Niki bi sus."

"Eee nereye gidiyoruz?" diye sordu Jay. Telefonumdan yol tarifini açtım ve Jay'e verdim. "On beş dakikaya falan orda oluruz." dedi ve telefonumu geri verdi.

Telefonumu cebime koydum. Sunoo yolda "Nereye gidiyoruz?" diye sordu. O da benim gibi bu tür şeylerden hoşlandığı için Niki atladı. "Sergiye. Çok güzel bir sergiymiş. Jake ile beraber bulduk."

"Allah allah. Benim niye bundan haberim yok?"

"Kanka beraber bulduk ya bir yerlere gidelim diye bakınırken."

"Aynen Niki. Aynen kardeşim."

"Evet öyle. Neyse ya beraber gezeriz di mi Sunoo?"

"Yani bu konuda kafama uyan sen değilsin Jake. Onunla daha iyi bakınırız ama bilmiyorum."

"Ben de biliyorum ya bi şeyler."

"Olabilir."

"İşte bu be." dedi sessizce.

Jay'in dediği gibi bi on beş dakika içinde gelmiştik. Biz arabadan indik o da park etmek için yer aradı. Bulduğunda park etti ve sonra yanımıza geldi.

Beraber içeri girdik. Biraz ilerledikten sonra gözüm bi tabloya çarptı. Niki'yi dürtecekken o beni dürttü. Ona döndüm.

"Ne oldu?"

"Burda."

"Kim?"

"Bugün sana gösterdiğim motorcu ve arkadaşları." Kalabalığın sebebi de onlardı. 

"Eee?"

Jay "Amk şu aşırı tatlı. Kedi kulaklı kaskı var."

"Kedi kulaklı kaskı mı var?" dedim ve kahkaha atmaya başladım. "Lan kaç yaşında bu?"

"Senden büyük. Neyse gelin yanlarına gidelim."

"Siz gidin ben gelmeyeceğim."

"Okey." dedi Niki ve Sunoo'yu da peşinden sürükledi. Arkalarından Jay de gitti.

Right Here | HeeJakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin