ASKER HATTI | Texting

18. bölüm

Evde tek başıma dur durak bilmeksizin yemek yerken zilin sesi ile birlikte bakışlarımı yemek dolu tabaklardan ayırdım ve ağzımdaki yemekleri yutarak koşa koşa kapıyı açmaya gittim. Delikten kim gelmiş diye baktıktan sonra kurye olduğunu gördüm. Ama iyi de, ben bir şey getittirmemiştim ki?

Kaşlarım hafif çatık şekilde kapıyı açtım. Bu tabi ki kuryeye değildi, ne olduğunu anlamaya çalışıyordum.

"Defne Ulusoy, değil mi?" Diye sordu kurye. Başımı hızla onaylar bir şekilde salladım.

"Bu çiçekler size efendim." Bakışlarım elinde duran beyaz orkidelere kaydı. Teşekkür ederek elindekileri almış ve içeriye geçmiştim. Kimden gelmişti demeyecektim çünkü benim hayatımda olan tek kişi vardı; Demir.

Küçük, içinde not olan zarfı elime alarak açtım ve içindeki yazıları okudum.

Sana aşkımı yazarak dillendirmek her ne kadar kolay gözükse de değil. Daha kolay yapmak için öpmek ister misin?

Seni seviyorum.

-Seni seven, Demir

Seni seven Demir.

Beni seven Demir.

Elime telefonumu alarak hızla Demir'e yazmaya başladım.

Defne: Demir...

Defne: çok teşekkür ederim.

Defne: çiçekler, çok güzeller.

Demir: senin gibi.

Demir: sade, kırılgan ve güzel.

Demir: anatomisi olmuşsun.

Defne: orkidenin mi?

Demir: evet.

Defne: ne zaman geleceksin? Dört gözle gelmeni bekliyorum.

Demir: biraz işim çıktı güzelim. Birkaç güne gelmeye çalışacağım.

Dudaklarımı hızla büktüm. Daha gelmesine 48 saatten aşağı yoktu.

Defne: :(((((

Defne: daha çok var.

Defne: rüyalarımda gelmeye başladın Demir.

Demir: hahakwlsj

Demir: sabret bebeğim.

Demir: az kaldı.

Defne: ya gülme!

Defne: sabredemiyorum artık.

Defne: yıllardır seni yüz yüze görmüyorum:(

Demir: tamam gülmüyorum.

Demir: gelirken ne alayım sana?

Defne: Almanya'dan geliyorsun da benim mi haberim yok?

Defne: çikileta getirebilirsin alajwpqjql

Defne: ama tabi Almanya'dan geliyorsan...

Demir: Suriye'den geliyorum desem:)

Defne: bana Suriye deme, deme...

Defne: alerjim var artık o ülkeye.

Defne: gelirken dikkat et, arkana birkaç(1 milyon) Suriyeli takılmasın.

Demir: biz gülüyoruz ama aslında çok üzücü.

Demir: Atatürk'ün bize bıraktığı miraslara sahip çıkamıyoruz gibime geliyor.

Demir: ki ben askerim.

Defne: öyle.

Defne: keşke elimizden bir şeyler gelebilse.

Defne: neyse.

Defne: Suriye çikiletası getirme bana.

Defne: yemem ben o kaçak şeyleri.

Defne: sen de yeme. Ben sana kendim yaparım.

Demir: çikolata mı yapacaksın bana?

Defne: hayır.

Defne: çikileta yapacağım.

Demir:

Şakacı Defne seniiii qwlsjwpdjwlqmq