14. bölüm acı günüm

499 224 64
                                    

Bütün cinler aynadan gittikten sonra odada bir sessizlik olmuştu.

Bir an benim boğazımdan sanki biri tuttu. Ve beni havaya kaldırıp kapının önüne fırlattı.
Bekir hoca hemen bir şeyler okuyunca, beni fırlatan varlık görünmeye başladı.

Ve o varlık hocaya doğru giderek,
"Bu büyü asla bozulmaz "
Dedi

Bekir hoca da,
"Biliyorum, ben buraya sizi rahatsız etmek için gelmedim. (Beni işaret ederek)size onun yerine başka bir şey vereceğim "deyince

Sanki evde deprem oluyormuş gibi herşey yerinden oynamaya başladı. Ayakta zor duruyorduk.

Hemen hoca bize
"siz dışarıya çıkın çabuk" dedi
Ve biz babamla dışarıya fırladık

Babam,
"Eyvah anlaşma olmayacak galiba.
Cinler hocaya birşey yapmasa bari" dedi

Ben de korkuyla babama sarılarak
"Baba ne olacak şimdi ben çok korkuyorum" deyince

Babam başımdan öperek,
"Merak etme oğlum ben seni asla bırakmam ne olursa olsun seni onlara vermeyeceğim "dedi

Ve ikimizde göz yaşlarımızı sildik.
Dışarıda Bekir hocanın çıkmasını bekledik. İçeriden çığlık sesleri geliyordu. Biz o sesleri duydukça endişelenmeye başladık.

Hasan hoca,
"Ben içeriye gidip bi bakayım"dedi

Tam gidiyordu ki,
Bekir hoca dışarıya çıktı.
Hemen soluk soluğa yanımıza gelerek,

"Hemen buradan uzaklaşalım yolda anlatacağım çabuk çabuk"dedi

Hemen hızlıca arabaya bindik
Hocaya babam sordu,
"Hocam içeride  ne oldu siz iyimisiniz?"
Dedi

Bekir hoca,
"Yeni bir anlaşmayı kabul etmeyiz dediler. Bende onlara sizi öldürürüm diye tehdit ettim. Bunun üzerine onların,  baş cinleri geldi. Baş cinler  çok  kuvvetlidir. Bunların 5 tane baş cinleri vardı. Ve benim cinlerimden, bir tanesini öldürdüler. Gene de ben geri cekilmedim. Çantamdaki kavanozu onlara gösterdim. Bu sefer onlar korktu. Çünkü kavanozda onları öldüreceğim karışım vardı. Korktular ama  onlar da geri çekilmeyince, ben bunların, baş cinlerinden bir tanesini öldürdüm. Bu sefer kabul ettiler ama çok öfkeliydiler. "
Babam,
"Yani hocam şimdi anlaşmayı kabul ettiler değilmi ? Benim oğlum ölmeyecek " deyince

Bekir hoca,
"Evet amaaa..."deyip sustu. Ama yüzünde sanki daha bir şeyler olacakmış gibi bir ifade vardı.

Babam,
" şimdi biz ne yapacağız hocam "
diye sordu

Bekir hoca,
"Şimdi siz yaşadığınız yere dönün "dedi

Ve biz Bekir hoca ile Hasan hocayı
evlerine bırakarak İstanbul a döndük. Sonun da evimize gelmiştik bu büyü işi de çözülmüştü. Yada ben öyle zannediyordum.

Yorucu bir günün ardından, sonunda evimize gelmiştik. Ben yatağıma uzandım artık sadece rahatça uyumak istiyordum.
Babam kapıma geldi.

Bana,
" Hadi oğlum gel birlikte yatalım"dedi

Bende hemen koştum zaten bu olaylardan sonra babamla yatmak banada iyi gelir diye düşündüm.

Babam bana iyice sarılarak,
"Oğlum seni canımdan da çok seviyorum biliyorsun degil mi ?"dedi
"Evet baba biliyorum"  dedim
Sonra babam,
"O zaman bana bir söz vermeni istiyorum. Başına her ne gelirse gelsin bu hayatta mutlu olacaksın. Ben olmasam bile dik duracaksın"dedi

Bi an ben babama bakarak
"Baba sanki bir şey olacakmış gibi konuşuyorsun"deyince
Babamın gözleri doluydu. Kendini zor tutuyordu.

Babam,
"Yok oğlum sadece öğrenmek istiyorum kendi başına olsan bile hiç pes etmeden yaşar mısın? diye" dedi

Ben babama sıkıca sarılarak,
"Ben sana söz veriyorum, ama sende beni bırakmayacağına söz ver" dedim
Babam da,
" ben seni asla  bırakamam "deyip bir iç çekti.

Babam,
"Neyse artık uyumamız lazım, çok yorulduk"dedi
Ve birbirimize sarılarak uyuduk.

Sabah olunca kalktım babam yanımda yoktu. Benden önce kalmış galiba diye düşündüm. Yatağa oturup babama seslendim, ama bana cevap vermiyordu.
Odalara baktım ama  babam yoktu. Hemen cama koştum arabamız evin önündeydi.

Nereye gitmiş olabilir ki, diye düşünürken aramak aklıma geldi.
Hemen telefonu aldım ve aradım. Telefonu çalıyordu. Hatta sesini ben de duyuyordum. Baktım telefonu evdeydi.
Sonra hemen amcamı aradım.

Amcama,
"Amca babam evde yok. Telefonunuda evde bırakmış" dedim

Amcam bana,
"Ayakkabı dükkanına gitmiş olabilir"dedi

Ben gene amcama,
"Ama arabası evin önün de" dedim

Amcamda,
"Tamam ben hemen senin yanına geliyorum "dedi

Amcam bir müddet sonra geldi.
Ve amcam  bana,
Yolda gelirken aklıma Bekir hocayı aramak geldi. Onu Bi arayalım"dedi.

Amcam Bekir hocayı aradı.
Amcam Bi an telaşlandı. Ve telefonu kapatıp bana dönerek

"Hemen Bekir hocanın evine gidiyoruz" dedi

Ben telaşla,
"Ne oldu amca ne dedi hoca sana"dedim

Amcam da
"Sadece büyü son bulmuş olmalı ,dedi."

Bekir hocanın köyüne nasıl geldik anlamadım. Çok hızlı gelmiştik. Geldiğimizde Bekir hoca hazırlanmış, bizi kapının önünde bekliyordu.
Biz arabadan inmeden hemen arabaya bindi.

Bekir hoca,
"Hadi sizin köye gideceğiz "dedi

Benim içime bir huzursuzluk vardı. Çünkü yanımda babam yoktu. Sadece onu bulmak istiyordum.

Ben Bekir hocaya yalvararak,
"Hocam babam yok ne olur onu bulalım  bizim köye neden gidiyoruz"dedim

Bekir hoca bana cevap veremiyordu.
"Hocam neden susuyorsun? "dedim.

Bekir hoca sadece bana,
"Sabırlı ol, ve sakin ol"dedi

Ben bir türlü sakin olamiyordum. Ve nihayet bizim köye gelmiştik. Buraya neden geldik bir türlü anlam veremiyorudum.
Bizim evin önüne geldik.
Hoca kapıyı hızlıca açtı. Ve hepbirlikte evin bahçesine girdik.

Gördüklerime inanamiyordum. Başımdan kaynar sular dökülmüştü.
Şu an bunları size anlatırken bile çok zorlanıyorum. Benim dünyada ki her şeyim, beni koruyan, beni kollayan, hep yanım da olan, canım babam, ağaçta asılıydı. Beynimde şimşekler çakıyordu.

Her şeyi anlamıştım artık.
Bekir hocanın dediği yeni anlaşma buydu. Benim yerime babamı alacaklardı.
Babam da bunu biliyordu.

Babam, Akşam yatarken bunu demek istemisti.

(Degerli oy ve Yorumlarınızı bekliyorum)
(Devamı gelecek)








Taşların sırrı  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin