Bekir hoca arabaya gelince, ben sordum.
"Hocam şimdi artık büyü bitti mi?"
Hoca,
"Evet bittiğini umuyorum. Sadece senin arada rüyalarına girerek seni korkutabilirler." DediBende
"Peki hocam bu büyüyü kim yapmış bunu öğrenebilir miyiz?"Diye soruncaHoca,
"Bu konuda benim yapabileceğim bir şey yok. Bunu anca bu köyde yaşayan birileri varsa onlardan ogrenebilirsin"
DediAmcam araya girerek
"İlker ben bu köyde yaşayan birini biliyorum. Ama yaşlı birisiydi ölmüş olabilir. Eğer hayattaysa 90 yaşına yaklaşmış olmalı. " dediBende,
"Ne olur amca onu bulalım. Çok merak ediyorum bu büyüyü kim yaptı. Neden yaptı?"Amcam,
"Bende oğlunun numarası vardı. İnşallah telefonumdan numarası silinmemiştir." DediAmcam telefonunu cebinden çıkardı. Ve rehberinde ki numaralara baktı.
Sonra amcam,
"Hah İlker numarası silinmemiş. Dur hemen arayayım inşallah açar" dedi Ve aradıAmcam bir an tebessüm edince, ben telefonu birisinin açtığını anladım. Amcam konuşmaya başladı. Ben merakla amcamın telefonu kapatmasını bekledim. Amcam telefonu kapattı.
Ben hemen
"Ne oldu amca, ne dediler?"Diye sordumAmcamda,
"Şerife nine yaşıyormuş ama, biraz akli dengesi yokmuş. Yani hatırlamayabilir. Ama istersen bi gidip bakabiliriz. Belkide eskiden olan şeyleri unutmamıştır" dedi.Bende,
"Off ya Şansımızı deneyelim o zaman" dedimÖnce hocayı köyüne bıraktık.
Şerife nine, oğlu ile birlikte Muğla da oturuyorlarmış. Evlerini Talat abinin,amcama verdiği yol tarifi ile bulduk.
Kendilerine ait müstakil bir evde oturuyorlardı.
Amcam kapılarını çaldı. Bir adam kapıyı açtı.Amcam
"Vay Talat seni görmeyeli ne kadar uzun zaman oldu." Diyerek, tokalaştı.Talat abi,
"Yaa Kadir zaman bizi nasılda değiştirmiş değil mi? Kocaman adam olmuşuz ya" Diyerek içeri davet etti.Talat abi annesiyle birlikte yanlız yaşıyordu. Amcam gibi oda bekardı.
Amcam ile Talat abi biraz muhabbet ettikten sonra, bizim konu açıldı.Amcam, Talat abiye,
"Şerife nine ile bi konuşsak olur mu? Belki bize bir şeyler anlatır?"Talat abi,
"Olur içeride oturuyordur. Gidelim yanına"diyerek ayağa kalktı.
Bizi diğer odaya götürdü.İçeriye girdiğimizde Şerife nine camdan dışarıya bakıyordu. Kapının sesini duyunca, bize doğru döndü.
"Oğlum misafirlerimiz mi var ?" Dedi
Talat abi,
"Evet anne bak misafirlerimiz bizim köyden " deyince,Şerife nine,
"Kimlerdensiniz oğlum siz " dedi amcama.Amcamda beni göstererek,
"Bu İlker. Dedesi Mesut du. Anneanneside emineydi. Biliyor musun?" DediŞerife nine bi an
"Ahh yazık oldu yazık" dedi.Amcam,
"Kime yazık oldu. Sen onlar hakkında bir şeyler biliyor musun?" DediŞerife nine,
"Biliyorum tabi, Emine benim en yakın dostum du."dediBen hemen,
"Peki anneanneme yapılan büyüyü de biliyor musun?" DedimO an kafası karıştı galiba
bana ,
"Senin anneannen kim?"dediBende,
"Emine, senin en yakın dostun"dedimŞerife nine
"Ha tamam, biliyorum. Büyü yaptılar ona."Bende,
"Neden yaptılar? Kim yaptı?" Diye sordum.Şerife nine,
"Ah oğlum. Kara sevda nedir bilir misin?
İnsanın gözünü kör eder. DediDerin bir iç cektikten sonra sözüne devam etti.
"Biz Emine, meryem ve ben 3 arkadaştık. Çoğu işlerimizi birlikte yapardık. Birlikte suya gider, derede çamaşırlarımızı birlikte yıkardık. İşimizin olmadığı zamanlarda da hemen birleşir,
birbirimize dertlerimizi anlatırdık.
Bir gün Meryem bizi derenin oraya çağırdı. Çok önemli bir şeyler anlatacağını söyledi. Bizde ellimize
bir kaç kirli çamaşır alıp onun dediği vakit hemen dereye gittik.
Meryem çok heyecanlıydı.Ve bize,
" biraz yaklaşın kimse duymasın" dediBizde yakın bir şekilde oturduk. Bir yandan çamaşır yıkıyoruz, bir yandanda kulağımız Meryemde.
Meryem anlatmaya başladı.
"Dün başıma neler geldi. Bi bilseniz.
Mesut bana bir mektup gönderdi. Mektuptada (Yeter artık Meryem uzaktan bakışmamız ne zaman bitecek. Benim sana deliler gibi sevdalandığımı
anlamış olman lazım. Sende beni seviyorsan 2 gün Sonra çeşmenin orada buluşalım) yazmış. Ben ne yapacağım şimdi" dedi. Anlatırken de kıkır kıkır gülüyordukEminede,
"Seviyorsan git o zaman " dedi.Ben hemen araya girdim,
"Bu mesut benim dedem mi?"dedimŞerife nineni gene kafası karıştı.
"Senin deden kim yavrum ?"dediBende,
Senin dostun olan Emine nin eşi mesut benim dedem"dedim.Şerife nine,
"Benim bazen kafam karışıyor kusura bakma oğlum. Evet senin deden"dediBen şaşkınlıkla,
"Maden Meryem i seviyordu neden anneannem ile evlendi."Diye sordum.Şerife nine
"Dur anlatacağım " dediŞerife nine anlatmaya devam etti.
"Sonra mesut'un dediği gün Meryem ile buluşmuşlar. Mesut Meryem'e bir tane gül vererek ona sevdiğini söylemiş. Meryem'de Mesuta sevdiğini söyleyerek bunlar sevgili olmuşlar.
Sonra hemen Meryem koşarak benim yanıma geldi. Arkadan eminede geldi. Ve Meryem her şeyi bize anlattı.Ben gülerek,
"Demek aramızdan ilk sen ayrılacaksın.
Bizde Emineyle artık senin dedikodunu yaparız" diye Meryemle dalga geçmeye başladım"Talat amca içeriye bir bardak su bide ilaç getirdi. Şerife nineye ilacını içirdi.
Sonra bize dönerek"Annem ilacını içince uyur. Yarın devam etseniz olur mu?dedi
Amcamda,
"Tabi biz yarın gene geliriz o zaman" dediVe biz Talat abinin evinden ayrıldık
Amcam bir otel tuttu. Biz herseyi öğrenene kadar orada kalmaya başladık.Kafamda bir sürü soru olusmustu. Daha büyüyü kimin yaptığını öğrenememistim ama geçmişim hakkında birseyler öğrenmeye başlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Taşların sırrı
Terrorİlker babasıyla birlikte İstanbul da yaşıyordu Annesi daha İlker 8 aylık bir bebekken vefat etmiştir. Asıl memleketleri ise Mugla nin bir köyüdür. İlker hiç doğduğu köyü görmediği için köyünü hep merak eder ,ama babası bir türlü onu köye götürme fır...