7. BÖLÜM

593 60 49
                                    

Gözümü açtığımda etraf çok bulanıktı. Ellerim ile gözlerimi ovuşturdum ve lavaboya gitmek için yatağımdan kalktım. Lavaboya girip tuvalet ihtiyacımı karşıladım. Ellerimi yıkarken aynadaki yansımama bakıp gülümsedim. Yüzüm,gözüm ağlamaktan şişmiş gözlerimin içi kıpkırmızı olmuştu. Ellerimi musluğun altında tuttum ve sonra elimdeki suyu yüzüme çarptım.

Bunu birkaç defa daha yaptım. Yüzüm artık bir tık daha iyiydi ama hala şişikti ve gözlerim hala yanıyordu. Odama girip duvardaki saate baktım. Saat daha 6 buçuktu ve herkes uyuyordu. Yatağımın yanındaki yatağında uyuyan Gamze'ye baktım, horluyordu.

Başım hafif ağrıdığından odadan tekrar çıkıp mutfağa girdim. Buzdolabını açıp kapısında duran ilaçlara teker teker baktım. Gözüme iki farklı ağrı kesici takıldığında iki kutuyu da aldım ve her birinden iki tane alıp ağzıma tıktım. Dolaplardan birini açıp elime cam bardağı aldım ve su doldurup içtim. İlaç içince ölmediğimi bildiğim için çok fazla ilaç kullanmaktan çekinmiyordum.

İlaçları dolaba geri koyup dolabı kapattım ve bardağı tezgahın iç kısmına koyup mutfaktan çıktım. Odaya girip kıyafet dolabından yazlık  beyaz okul formamı, altına giyeceğim beyaz bir body ve lacivert okul pantolonumu çıkarıp dolabı kapattım. Lavaboya girip üstümü değiştirdim ve çıktım. Odaya tekrar girip dolabı tekrar açtım ve siyah şalımı ve beyaz bonemi aldım. Aynanın karşısına geçip yüzüme güneş kremini sürdüm ve Saçımı topuz yapıp boneyi bağladım.

Şalımı yaparken boynumu hafif açık bıraktım. Daha sonra gözüme boynumdaki doğum lekelerim takılınca vazgeçtim ve şalı açıp baştan tekrar bağladım. Tüm bunları yaparken çok yavaş hareket ediyordum çünkü enerjim yoktu. Dün zaten  sabah evden çıkarken kahvaltı etmemiştim ve üstüne eve gelince annemle kavga ettiğim için yemek yemeden uyumuştum. Şuan da iştahım yoktu ve ağzım kokmasın diye yalnızca dişlerimi fırçaladım.

Lanet olası odama tekrar girip saate baktım. Saat 7 olmak üzereydi. Gamze'nin yatağına ilerleyip Gamze'nin omzuna iki, üç defa dokundum.

"Kalk giyin"

Ağzının içinde bir kaç şey geveledi ama gözlerini açmadı. Gözlerimi devirdim ve elimi kaldırıp omzuna gücümün yettiği kadar vurdum. Benim vuruşum ile Gamze sıçrayarak uyandı. Aniden sıçraması beni de korkuttuğundan onun bağırmasına bende katılıp çığlık attım. 

"Gerizekalı ne diye bağırıyorsun? Ödümü kopardın!"

Kalkıp bana vurdu. Ona ne kadar karşılık vermek istesem de karşılık veremeyecek kadar yorgun olduğumdan yalnızca gözlerimi yumdum ve derin bir nefes aldım.

"Mal! İnsan öyle mi uyandırır?"

"Karşımda yatan kişi bir insan olsaydı hayır."

Gözlerini devirip odadan çıktı. Bende yatağımın altındaki çantamı alıp içini açtım ve ders programını hazırladım.

●●●

Otobüsten indiğimde çantamı iki koluma da taktım. Gamze'yi beklemeden okula doğru yürümeye başladım. Yavaş ve ağır adımlarla okulun bahçesine giriş yaptığımda ellerimi çantanın kol kısmına koyup yürümeye devam ettim.

Okulun içine girdiğimde başım hafif döndüğünden kapıya yaslandım. Daha önce daha uzun süre aç kalmıştım ama sanırım çok fazla ağladığımdan ve üstüne de 4 tane hap eklenince böyle olmuştum. Kendime gelmeye çalıştım bir süre sonra tekrar başımı kaldırıp ağır adımlarla yürümeye başladım.

Merdivenlere yaklaştığımda bakışlarımı yere indirdim. Merdivenleri yine ağır adımlarla çıktım. Sınıfıma girip sırama geçtim. Çantamı başımın altına yastık gibi koyup gözlerimi kapadım.

Hapsolmuş HayatlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin