17. GÖKYÜZÜNDEN BAKAN

32 2 4
                                    

Bedenimizden sıyırıp attığımız her neyse bize bir canlılık, sanki yeni bir hayat vermişti.

Bedenim daha güçlüydü.

Karnımız acıkma sinyalleri verdiğinde yeniden gireceğimiz o döngüye yaklaşıyorduk. Her av benim için yeni bir şanstı. Kendimi deniyor ve kendimi kanıtlamaya çalışıyordum.

Bugün dilimle kokusuna ve tadına baktığım hava biraz bozuktu. Geceyi andıran karanlık ışığı kesiyordu ama tamamen gece değildi. Bunu o karanlık bulutların arasından sızan ışıklarla anlamıştım. Bu bedenimi rahatsız etmemişti. Bugün şanslı günümdeydim.

"Fare ya da kızıl gözlü tavşanları göremiyorum, nasıl bulacağız, bizden saklanıyor olmalılar."

Haklıydı ben tenimi yakmadığı için memnundum ama gözlerimiz avı seçemezse midemiz bomboş kalacaktı.

"Göremiyorsak koklarız," dedim eş zamanlı dilimle toprağa bir kaç kez dokundum. Bir nefes hissetmek istedim, hakkım olan ya da olmayan. Onu hissetmek ve tabiatıma güçlü bir mamba olduğumu haykırmak... Küçük kabukluları fark ettim Onunla da karnımı doyurabilirdim ama beni tatmin etmezdi. Daha büyük ve daha riskli işler peşinde sürünmeliydim.

Bedenimiz büyüyordu, ihtiyaçlarımız da.

Zaşa ben toprakla uğraşırken yanıma süründü.

"Sessiz ol beni iyi anla." Kafası dilime çok yakındı. "Sol ağaçlarını gördün mü?" Çaktırmadan göz attım. Ağaç sessizdi. Etrafındaki bitkilere kocaman gövdesiyle meydan okuyordu ancak anlamamı istediğini görmüştüm. Dalları birbirine geçmiş karmakarışıktı. Sarımsı çiçeklerini açmıştı. O çiçeklerin arasında kendini bariz bir şekilde belli ediyordu.

Bir kanatlı.

Daha önce Zaşa ile bahsettiğimiz, gökyüzünden bize bakan; gökyüzünde kalan.

İki kanadı vardı-kanadın ne demek olduğunu Zaşa'dan öğrenmiştim- Gövdesiyle bir bütündü. Gagası kırmızıydı ve şişkin bir karnı vardı. Bu nedense komiğime gitmişti.

"İleride, onu korkutarak aşağı iner. Korkmazsa yüksekte kalır. Ona orada ulaşabiliriz ancak yetişemeyiz. O ağaçları bizden iyi tanıyor. Kendini bir şekilde bizden uzaklaştırır. İyi olduğumuz yerde avlayalım."

"Haklısın, çok dikkatli bakmıyor mu?" Etrafa göz gezdiriyordu hem de defalarca. Anı bir hareketle ağaca doğru tısladım. İrkildi, bizi fark ettiğinde gözleri koskocaman oldu, şaşkınlıkla bulunduğu yerde kıpırdandı. Bizi fark edemediği için kendisine daha çok şaşırmış gibiydi.

Yere doğru hızla iniş yaptı. Zaşa haklıydı. Tecrübesiz bir ava bile başarıyla yaklaşabiliyordu.

Kanatlı kuş bizden uzaklaşmak istedi, orada Zaşa devreye girdi. Bana vermekten vazgeçmişti. Karnı acıktığında gözü görmüyordu. Kuşa bağırarak söyledi: "Sonunu uzatma! Gördük seni!"

Kanatlarını çırpan, "Sonumu siz mi belirleyeceksiniz, asla!" diye inledi.

Fazla büyük konuşuyordu. Zaşa bir kere uzandı, kuş çırpındı, ısırığından kaçtı.

"Sola doğru!" diyerek destek verdim ona. O kısmında ince kabuk tutmuş bir yara görmüştüm. Zaşa atık bir hamleyle ağzını açtı, kocaman ağzının içi kapkaranlık, bir ısırıktan sonraysa kıpkırmızıydı. Kuş ağlamaya başladı. Garip bir heyecan dalgası vücudumu sarstı. Yakalanmıştı, çaresizdi. Dilim benden izinsiz yere sürtündü. Midemdeki kasılmalar çoğaldı. Tenimin verdiği soğukluk hissi sıcacık bir hisse dönüştü.

Onu izledik. Zaşa boynundan değil gövdesinden sokmuştu. Benim gibi damağında acımsı bir tat hissediyor muydu merak ediyordum. En son ki deneyimimin üzerinden biraz vakit geçmişti ve bu tadı hatırlamak istediğimden hâlâ emin değildim.

Kuş bizden farklıydı. İki kanadının üzerindeki tüyleri ince gibi görünüyordu ancak bununla gökyüzünde süzülebiliyordu. Öyleyse o kadar güçsüz değildi. Başı öksürükleriyle sağıma düştü.

Son gördüğü yüz benim yüzüm olsun istedim.

Benim için ise yepyeni bir deneyim daha olsun...

Zaşa bir kanadının tadına bakmak istedi. Onu ağzına aldı fakat sevmemiş olacak ki hemen bıraktı.

"Tadını beğenmedin mi?"

"Garip, alışılmadık ve değişik." diye tısladı.

Ben tadına baktığımda bu lezzet hoşuma gitmişti. Damağımı boyayan sıcak, kırmızı ılıklıktan rahatsız olmadım. Tadı şimdiye kadar yediğim en güzel avdı.

Süründüğüm bu evren bana daha neler öğretecekti kim bilir?

Diliyordum ki böyle lezzetli şeyler öğretsin...

🐍

-Simoşunuz.

KARA MAMBAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin