☀️⃤²⁰

4.2K 499 275
                                    

Jeongin'in sessizce ettiği küfürden sonra Chan donmuş şekilde kapıdaki arkadaşına bakıyordu. Aslında Jeongin'in kazanacağını biliyordu sadece Seungmin'in zorlamasıyla kardeşini çok sıkmamaya karar vermişti. Bunu yüzüne söylerse eğer fazla havalara gireceğini bildiği için Felix'in bu teklifini kabul etmişti, fakat gelcek kişinin Changbin olacağını bilseydi kesinlikle etmezdi.

"Ne oldu lan? Neden hepiniz şaşkınca bakıyorsunuz bana, bir yerime mi birşey olmuş?" Jeongin transdan çıkıp konuştu.

"yok- yok hyung heryerin normal dalmışız heralde." zaferle gülümseyen civciv büyüğüne dil çıkarmıştı bile. Fakat sonra Hyunjin kolundan çekerek biraz uzaklaştırdı ortamdan ikisini.

"Boyundan büyük işlere karışıyorsun Lix."

"Ama yakışıyorlar Hyun baksana!"

"Yinede karışmamamız lazı-"

"Sussana sen ya niye veya ne konumda karışıyosun bana?" tam ağzını açacaktı ki Felix işaret parmağını susması için dudaklarına götürdü.

"Hiç sevgilin konumunda falam deme ne ben çıkma teklifi aldım nede resmiyete döktük brom!" karşısındaki uzun çocuğun ensesine vurduğunda Hyunjin şaşkınca ona baktı.

"Ne yani çıkma teklifi mi istiyors-"

"Nesi kötü bunun? Küçükken ana sınıfındaki çocuk bile evcilik oynarken çıkma teklifi etmişti bana Hwang beey ama siz nerde-"

"Çık benimle." dikdik baktı.

"Nereye?" kıkırdadı büyük olan.

"Aptal mısın Lix? Benimle sevgili olur musun?" duyduğu şeyle gözlerini kocaman açıp Hyunjin'in üstüne atladı.

"Yes!" alkışlama sesleri duyduklarında yavaşça o tarafa döndüler.

"He said yes kankam!" Changbin'in konuşmasıyla hepsi kahkaha atmaya başlamıştı bile.

...

Yarım saate ağzına kadar dolan kafede yardımlaşarak yetişmeye çalışıyorlardı.

"Jeongin masa 8'in iki tane kahve siparişi var." Changbin'in dediği şeye kafa salladı.

"Tamam Hyung." tezgah arkasına ilerlerken Jisung'un çelme takmasıyla öne doğru savruldu. Amaçlarını biliyordu tabiki. Şu anda Changbin'in elleri belinde kendi elleri ise karşısındaki büyüğünün omuzlarındaydı. Şaşkınca birbirlerine bakarlarken Jisung ve Felix'in ellerini havada çakmalarıyla hemen doğruldu Jeongin. Changbin de hızla ellerini çekmişti zaten.

"Pardon hyung..." kendine gelip transdan çıktı.

"Sorun değil tilki." saçlarını karıştırıp, yanağından makas alan hyunguna karşı yutkundu Jeongin. Başından beri hoş gelen abisinin arkadaşını tavlarken kendinin ona tavlanmasını önlemeliydi. Hissettiği çift gözle abisine döndü. Ne var der gibi kafa salladığında Chan göz devirmekle yetinmişti.

"Bebeğim abartmıyor musun?" beline dolanan kollar ile odağını oraya vermişti Chan.

"Kardeşim yakın arkadaşımı tavlamaya çalışıyor, ne kadar abartabilirim güzelim." önündeki bendenim omzuna koydu başını Seungmin.

"Yakışıyorlar." Chan, Seungmin'in kollarının arasından çıkmadan bedenini ona döndürüp kendi kollarını da onun beline sardı.

"Hmm... Öyle mi?" burunları temas edene kadar yaklaştı.

"Öyle."

"Lan oha kafemde aşk mı yaşıyorsunuz? Müşterilerime kötü örneksiniz." Felix öldürcekmiş gibi bakan Seungmin'e karşı gülümsedi.

"Bende seni seviyorum Seungminciğim!" geri geri yürüyüp sonra koşarak uzaklaşınca kıkırdadılar.

...

Aynı olayın ikinciye yaşanmasıyla beraber Jeongin iç çekti. "Efendim bakın ikinci defa burdasınız ve aynı kahveyi aldınız bizim bir suçumuz yo-"

"Bakın sizi şikayet etmedim! O gün o kız beni rencide etti ve ben size ikinci bir şans daha verdim fakat onuda mahvettiniz. Dava açacağım size!" Felix olanları görüp yaklaştığında kadın elini sallayarak onada aynı cümleleri onada kurdu. "Dava edeceğim sizi!" sakinliğini koruyarak bir elini kadının omzuma hafifce değdirip diğer eliyle de kapıyı göstermişti.

"Lütfen çıkar mısınız?" kadın birden uzaklaştı Felix'den.

"Sen ne hakla bana dokunursun? Tacizci pislik!" Felix yediği tokakla kafası sola düştü. Jeongin kaşlarını çatıp kadına sinirle konuştu.

"Asıl siz ne hakla patronuma vuruyorsunuz!" kadının elindeki kahveyi alıp yüzüne fırlatırcasına döktüğünde karşısındakinin sinirle bağırdı.

"Kesinlikle dava edeceğim sizi! görüceksiniz mahvedeceğim burayı. Kim olduğumu bilmiyorsunuz!" kadın çantasını alıp, Jeongin'i iterek hızla kafeden çıktığında Jeongin Felix'in yüzündeki el izine baktı.

"Fahişe, nasıl vurduysa." iç çekip başını kaldırdı.

"Boşver Jeongin..." onları izleyen iki bedeni fark etmeden işlerine devam ettiler.

MERHABALAAAR

Ee ne dersiniz biraz kisa yazip fazla bolum mu atsam canlarim😻

FIKIR ONERIN BANA YA

HADI GAYGAAY

Moonlight Sunrise Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin