"Bu ne demek profesör? Benden ailemi gözümün önünde öldüren canavarı değiştirmem için geçmişe gitmemi mi istiyorsunuz? Bunu yapamam."
"Bu iş için uygun olan tek kişi sensin Valeria."
"Ya size ihanet edersem profesör? O zaman ne yapacaksınız?"
"Etme...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Çok karışık bir bölümden size merhaba ve iyi okumalar diyorum!
★
Tanrısal bakış açısından
Valeria ile Riddle o geceden sonraki günlerde de aynı yerde buluşmaya devam ettiler. Birbirlerine buluşmak için söz vermemişlerdi ancak ikisi de birbirleriyle ilgili kendi çıkarlarına planlar kuruyordu. Durum böyleyken birbirlerine yakın durmak onlar için avantaj gibi görünüyordu.
Marvolo, yeşil ateşi izlerken Rosewood ile ilgili düşüncelere kapılmıştı. Kız okunması zor bir kitap gibiydi, eğer onun dilinden anlarsan okuyabirdin. Ve Marvolo bu dili öğrenmeyi herşeyden çok istemeye başlamıştı şu günlerde.
Kızın büyük sırları olduğunu biliyordu. Her akşam yemeğinden sonra buluşmalarına rağmen onunla ilgili bir bilgi edinememişti. Zihnine ulaşamıyordu zaten ve buluştuklarında da sessizliğin tadını çıkarıyorlardı. Bir insanın susmaya ihtiyacı varsa, gerçekten kırıldığının ve yorulduğunun göstergesiydi bu.
Marvolo ise yorulan bu cadı ile birlikte susuyor ve saatlerini onunla geçiriyordu. Peki bu kızı bu kadar özel kılan neydi? Kesinlikle güçleri. Başka ne olabilirdi ki?
Marvolo kızı yanına çekmek istiyordu ancak ne teklif ederse etsin kız yanında olmayacaktı. Ona ortaklık teklif eden Grindelwald'ü bile reddetmişti Valeria. Marvolo da ona maddi değil, manevi birşey teklif edecekti.
Herkesden uzak durmaya meyilli, sevginin ne olduğunu bilmeyen ve ufak bir ilgiyi bile aşk sanabilecek bu kıza o ufak ilgiyi gösterecekti. Günlerdir onunla buluşmasının sebeplerinden biri de buydu. Kızın, ona değer verdiğini sanmasını sağlıyordu.
Bilmediği şey Valeria'nın bunun farkında olmasıydı.
Marvolo kızı sadece gücü için de istemiyordu. Kızın sürekli olarak bilmesi imkansız diyalogları kullanması garibine gidiyordu. Slug kulübü yemeğinde Hogwarts'ın geçmişi derken geçmiş kelimesine baskı yapmıştı.
Aynı zamanda yine Slughorn'un dersi olan iksir dersinde "Hayır efendim, hiçbirşey." Demesi Marvolonun aklına 5.sınıfta Dumbledore ile olan konuşmasını getirmişti. Kızfa garip birşeyler vardı.
Kız Rosewood ailesinden değildi. Avery'e bir görev vermiş ve bakanlıktan Rosewood ailesi ile bilgi almasını istemişti. Avery de ağabeyine bir mektup yazmış ve belgeleri Riddle'a sunmuştu. Kayıtlarda Valeria Andrea Rosewood'un adı geçmiyordu.
Bu düşüncelerin hepsi Marvolonun aklına kızın geçmişten gelmiş olabileceğini düşündürmüştü. Ta ki o güne kadar. Kız Grindelwald'ün Nurmengard'a hapsedileceğini çok normal bir tahminmiş gibi anlatmıştı. Ve işte o zaman Riddle emin oldu. Kız geçmişten değil, gelecekten gelmişti.
