İyi okumalar!
♔
Maven ile birlikte hogsmade meydanına, konuşmayı yapacağım eve cisimlendik. Dışarıdaki kalabalığın sesini duyduğumda ikna edilmesi gereken ne kadar çok insan olduğunu düşündüm.
Balkona çıkarken konuşmamı planlasam daha iyi olabileceğini düşündüm ancak yüzük hakkında araştırma yapmaktan ona vakit gelmemişti. Balkona çıktığımda oluşan sessizlikle kalabalıkta gözlerimi gezdirdim.
"Öncelikle buraya gelip konuşmamı dinlemeye karar veren herkesin yanımda bir yeri olabileceğini söylemeliyim." Kalabalık yine sessiz kaldığında onlar üstünde dolaşan gözlerim duvar kenarlarında ve gölgelere gizlenmiş gümüş muhafızları da buluyordu.
"Bakanlık çöktü ve artık yöneticiniz, kraliçenizim. Zayıf olan ve kontrolü elinde tutamayan bakanlık 17 yaşındaki bir kız çocuğunu da kontrol altında tutamadı." Dişlerimi göstererek gülümsedim. "Bunu her seferinde söylemek istemem ama ben diğer kız çocukları gibi değilim."
Kalabalığın arka kısmında, koyu yeşil bir cübbe giymiş, yüzü kapalı olan biri dikkatimi çektiğinde gözlerim onun üstünde durakladı. "Bu dünya tarihinde gelmiş geçmiş en güçlü cadılardan biriyim."
Ellerimi arkamda birleştirdim ve gözlerimi kapüşonlu çocuktan çekerek kalabalığa baktım. "Sihirli bir dünyayı yönetebilecek birinde zeka yeterli değildir. Elbette zeki de olmalı ancak bunun yanında birkaç özellik de olmalı. Güçlü, zeki ve en iyisi, her alanda en iyisi olabilecek biri."
Yüzümdeki hafif gülümsemeyi silerek ciddi bir ifadeyle konuştum. "Ve ben... Bütün bunlara sahibim. Dilediğim herşeyi gerçekleştirebilecek biriyim. Peki, siz neden böyle birini kraliceniz olarak kabul etmeyeceksiniz ki?"
Kalabalıktan bir adam yüksek sesle konuştuğunda çoğu bakış ona döndü. "İstediğin herşeyi yapamazsın! Böyle bir yetenek ancak Merlin de vardır!" Ona katılan birkaç mırıltınım susmasını bekledim. Sessizlik sağlandığında ise konuştum.
"Beni Merlinle kıyaslamayın. Kendimi Tanrıça ilan edecek değilim, bana tapmanızı istemiyorum. Ancak istediğim herşeye er ya da geç ulaşırım." Bu sefer de başka bir adam konuştu. "Bu kırmızı kar yağması kadar imkansız!"
Pekâlâ, ne demişti o? Kırmızı kar yağdırmak mı? Gücümün bir kısmını serbest bırakarak Hogsmade köyü üstünde bulutların toplanmasını sağladım. Güneşli havada birden toplanan bulutlar dikkat çekerek kalabalığın göğe bakmasını sağladı. Biraz sonra ise yağmaya başlayan kar kalabalıktan şaşkınlık dolu sesler çıkmasını sağladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EŞİT - TOM MARVOLO RİDDLE
Fanfic"Bu ne demek profesör? Benden ailemi gözümün önünde öldüren canavarı değiştirmem için geçmişe gitmemi mi istiyorsunuz? Bunu yapamam." "Bu iş için uygun olan tek kişi sensin Valeria." "Ya size ihanet edersem profesör? O zaman ne yapacaksınız?" "Etme...