26' UYUYAN GÜZEL

81 10 4
                                    


*


Minik bir bebek gibi kucağında yedim yemeğimi. Her ne kadar ısrar etsem de kendim yemek için izin vermedi bana, birçok kez elinden kaşığı almayı denedim, kucağında oturduğum dizlerinden kalkmak için hamle yaptım ama hiçbirinde başarılı olamadım, ki zaten içten içe başarılı olmakta istemiyordum. 

Birisinden ilgi görmenin, sevgi görmenin tadını daha yeni almış, tüm bunları 24 yaşımda daha yeni öğrenmiştim, kendimi bırakıp öğrendiğim bu yeni şeylerin tadına varmak istiyordum sadece, korkmadan yaşamayı, sevmeyi sevilmeyi öğrenmişken en iyi şekilde yaşamayı istiyordum. 

Taehyung'a güveniyordum ve bunu fark etmem uzun sürememişti, her ne kadar bilmesem de bu duyguyu güven duygusunu hissettiğim an anlamıştım. güçlüydü çünkü, güçlü bir duyguydu. 

Şimdiyse yanında oturmuş onu izliyordum sadece, o uyuyordu. Hiç gitsin istemiyordum, hiçbir zaman istemiyordum. hep yanında kalmak, sonsuza dek burada yanı başında oturmak istiyordum. Ona çok bağlanmıştım, bunun iyi mi yoksa kötü mü olduğunu bilmiyordum ama bu bağlılık bana kendimi güvende hissettiriyordu ve ben bu duygunun kötü olduğuna inanmayı istemiyordum. 

Onu uyandırmayı istemesem de saat epeyce geç olmuştu, benim yüzümden işine gidememiş iki gecedir de benimle kalmak için ısrar etmişti ki bende istemiştim zaten bunu. 

Şimdi onu uyandırmalıydım, ama nasıl yaparım bilmiyordum. Öpsem usulca uyanır mıydı? ya da yanına hafifçe sokulup ona sarılsam? 

"Taehyung.." diye mırıldandım usulca, sesimin çok yüksek çıkmamasına dikkat etmiştim, onu bir anda yüksek bir sesle çağırarak korkutmak istememiştim çünkü. 

"Tete.." bu kez kendimi yatakta biraz daha kaydırarak yanına kadar sokulmuş bir elimi karnının üzerinden beline sarmış başımı omzuna yaslamıştım. Ufak bir kıpırdanmayla uyanmaya yaklaştığını anlamıştım, anlayamadığım şeyler mırıldanıyordu ağzının içinden. Onu daha net duyabilmek için başımı biraz kaldırarak dudaklarına odaklandım, söylediğini duyamasam da belki görürsem anlarım diye düşünmüştüm.. 

"B-ben.." dedi boğuk bir şekilde, "ben sana çok aşığım.." cümlesini bir kerede söyleyip ona sokulmuş olan bedenimi sarıp sarmaladı iyice, uyanmamıştı ve uykusunda mırıldanıp duruyordu. Söylediği şeyi benim için söylediğini düşünüp yüzüme yerleşen gülümsemeyle yeniden başımı omzuna yaslayıp derin nefesler çekerek orada yatmak istedim. 

"Bende sana çok aşığım.." dedim onun gibi mırıltılarla konuşarak, onu uyandırmalıydım ama yattığım yer öyle rahat, öyle huzurluydu ki, sanki uyku yine beni çağırıyor gibiydi. Taehyung'un yanında uyuduğum her an, deliksiz bir uyku çekiyor, kabus görmeden uyanıyordum.

Kabuslarımın koruyucu meleği, koruyordu beni. 

Uykuyu onunla sevmiştim ben. Uykudan nefret eden bedenim, Taehyung'un yanında bir bebek gibi uykuya hasretti. 

Uykuya yenik düşmeyecektim, bedenime hükmedecek Taehyung'u uyandırmayı başaracaktım, inanıyordum kendime, mahmurlaşmış vücudumu hareketlendirip Taehyung'un sıcak bedeninden ayırmayı başardım büyük bir güç sarf ettikten sonra. 

"Tete hadi uyan.." Bu kez sarılmanın işe yaramadığını anladığım için onu öpmeyi deneyecektim, ya da saçlarıyla oynayıp onu uyandırabilmeyi umut edecektim.. bu kadar zor olmasını beklememiştim gerçekten, sadece uyandırmalıydım onu ama.. uyanmıyordu ki. 

"Tete.." mırıldandım bir kez daha, sesimi yükseltsem uykusunda korkar mıydı acaba? bunu göze alamazdım ki, onu korkutamazdım. Çünkü korku, bedeni esir alan ve sonrasında sonsuza dek yakasını bırakmayan bir lanetti, onun tatmasını istemiyordum bu duyguyu. Belki korku insanı ayakta tutam yegane güçtü, ama benim için ayakta tutmak şöyle dursun, önüme çıkan her ylu yerle bir ediyordu, yürüyemiyordum. 

I KNOW YOU | TAEKOOK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin