10-

2.1K 208 22
                                    

3.11.23

Mümtaz Yaman

"İşte böyle devam et! Sıkışma, sıkışma! Kapat kendini!" Antrenman sırasında antrenörümün sesi arkamdan gelirken önümdeki rakibimden hem savunuyor hem de savuşturuyordum. Onu bitirecek yumruğumu attığım an düdük sesi geldi, hakem de yere yığılmış rakibimin yanına eğildi. Ondan geriye sayarken çocuk kalkmaya çalışıyor, ama bir türlü başarılı olamıyordu. On saniyelik süre bittiğinde düdük uzun süre öttü, seyircilerin bir çoğu ayaklanıp adımı haykırırken antrenörüm keyifle zıplıyor, bağırıyordu. Hakemin kolumu tutup kaldırmasına, beni takdim etmesine izin verdim. Sonunda ringden indiğimde antrenör anında omuzlarıma havlumu koydu.

"Harikaydın! Oğlum muhteşemsin lan." Antrenörü dinlerken çocuğun yanına giden ailesini izledim. Kardeşleri her şeye rağmen onu takdir edip gülerek sevgi gösterirken boğazıma yumru oturmuştu. Ben neden yalnızım?

"Mümtaz! Mümtaz!" Tanıdık ses duyduğum an kaşlarımı çatıp etrafa bakındım, seyirci kısmının en arkasında Perez abiyi ve Erez'i gördüğümde kalbim hızlıca çarpmaya başladı. Erez kolunu delice sallıyor, bana bağırıyordu; Perez abiyse büyük bir gururla alkışlıyor.

"Antrenör, ben öldüm mü?" Kalbimin bu kadar hızlı çarptığına şahit olsam da ölmüş olabilirim, her şey mümkün.

"Yok lan! Kazandın oğlum!" Duyduğum sözle havluyu antrenöre atıp seyirci kısmına daldım, hâlâ bana bağıran Erez'in yanına çıktığım gibi ona sarılıp etrafımda döndürdüm.

Burada benim için birileri var. Benim için!

"Harikaydın! Seninle gurur duyuyorum! Aaa! Boksör kardeşim var!" Hâlâ heyecanla bağıran Erez bacaklarını vücuduma sarıp kollarını sıkıştırdı. "Muhteşemdiin!"

"Teşekkür ederim. Teşekkür ederim Erez. Çok teşekkür ederim." Sesim titreyip gözlerim dolduğundan Erez'i döndürmeyi bırakıp Perez abiye baktım, gururla beni izliyor.

"Asıl biz özür dileriz, hemen gelemedik; maçın yarılarına anca yetişebildik." Perez abinin sözlerine başımı iki yana salladım.

"Beni yalnız bırakmadınız ya neyin ne zaman olduğu umurumda değil." Erez'i indirip Perez abiye baktım, hiçbir şeyi umursamadan bana sarıldığında boğazım düğümlendi.

Yalnız ne boktan bir şeymiş.

"Aferin kardeşime. Orada mükemmel bir maç sergiledin," derken sesinde gerçek bir gurur vardı. Terli sırtımı da ovuşturuyordu.

"Teşekkür ederim," dedim utanarak. Ayrıldığımızda bize çatık kaşlarıyla bakan antrenörü gördüm. "Gelsenize, odama geçelim."

"Rahatsız etmeyelim?" Duyduğum soruyla sarsıldım. Bu kadar mutlu olmuşken nasıl rahatsızlık duyabilirim? Israrlarımla seyirci kısmından inip antrenörün yanına götürdüm. Perez abi onda sürekli gördüğüm kibarlıkla tanışınca Erez de utanarak kendini tanıttı.

"Mümtaz'ın ilk defa birine böyle içten koştuğunu gördüm." Antrenör gururla omzumu sıktı.

"Çünkü ilk defa ailemden birileri geliyor," dememle Perez abimin saçlarımı karıştırması bir oldu.

"Daha fazla terli kalma abim." Sevinçle onu onaylayıp soyunma odasına geçtim, oradaki duşta yıkanırken soyunma odasının bankının üzerinde çalan telefonumu duyabiliyordum. Hızlıca yıkanıp çıktığımda havluma sarınıp telefonumu aldım, Özgür aramış. Geri aradım.

"Şampiyon!" diye bağırdı arama açılır açılmaz. Telefonu biraz kulağımdan uzaklaştırdığımda sözüne devam etti. "Bebeğim görüntülü sohbet bu."

Erez -erkek versiyon-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin