9

442 42 10
                                    

Kahvaltı sofrasına baktığımda kendimle gururlandım. Resmen bir kuş sütü eksikti.

Bu sırada içeriden bazı sesler gelmeye başlamıştı. Odaya yaklaştıkça bunların bağırma sesi olduğunu anlayıp kapıyı tıklattım.

Gir sesi yoktu sadece

" Allah senin belanı versin." Gibi cümleler duyuyordum.

Tekrar kapıyı tıklayıp,  bu sefer cevap beklemeden içeri girdim.

Karşımda hüngür hüngür ağlayan bir Aras görmek kalbime iyi gelmemişti.

Hala telefonla konuştuğu için sesimi çıkarmadan izlemeye başladım.

" Eğer beni yada amcamı rahatsız edersen bu sefer polise giderim duydun mu beni? Rahat bırak bizi."  Dediğinde arayanın Tahsin olduğunu düşünmeye başlamıştım.

Karşı tarafın ne dediğini duymuyordum.

" Ben seni artık sevmiyorum . Senden nefret ediyorum uzak duracaksın benden. Yoksa dediğimi yapar polise giderim." Deyip telefonu kapattı.

Ağlaması şiddetlenmişti. Sorun kesinlikle Tahsin'di o şerefsizin ağzını yüzünü sikecektim ama önce olanları öğrenmliydim.

Hızlıca yatağa oturup Aras'ı kollarımın arasına alıp sarıldım.

O ise bana daha çok sarılıp

" çok aptalım." Diye ağlıyordu.

" şiişt. Aptal falan değilsin. Her şey geçti ve bitti.  Senin için bir önemi olur mu bilmiyorum ama ben yanındayım ve seni asla incitmem." Diyerek kafasına öpücükler kondurdum.

Ağlaması hafiflemiş , burnu kızarmış , gözleri dolu dolu olmuş şekilde bana bakıyordu.

"Sümüklü burnun akıyor . Hadi gel elimizi yüzümüzü yıkıyalım." Diyerek yavaşca yataktan kaldırdım.

Banyoya girdiğimizde , suyu sıcağa ayarlayıp , yüzünü yıkamaya başladım.

O bu yaptığıma gülmeye başladığında

" ne oldu?" Diye sordum.

" iyice bebek yaptın beni."

" iyileşene kadar böyle. Şimdi hınkır bakayım." Dediğimde koluma vurup

" Hadi çık. Tuvalete falan da gideceğim."

" onada yardım ederim." Deyip daha çok güldüğümdeyse

" pisliksin." Deyip beni banyodan kovaladı .

Kapının önünde çıkmasını bekledim.

Çıktığında tekrar yardım edip mutfağa götürdüm.

Sofrayı gördüğünde tekrar utanmıştı.

" Erkan ne gerek vardı. Gerçekten çok ama çok utanıyorum."

" kahvaltıda mı yapmayalım Aras. Neyine utanıyorsun. Ben her sabah kendime böyle kahvaltı hazırlarım zaten ." Dediğimde

Bana sadece göz devirmişti. Bu söylediğime inanacak kadar kimse salak değildi ama yine de onun mahcup olmasını istemiyordum.

" şimdi bu sofrada ki her şeyden yenecek. Göbek şişmeden sofradan kalkmak yok." Dedim tabağını doldurmaya başladığımda

" çok iştahım yok."

" ben bilmem orasını. İtiraz kabul etmediğimi anlamışsındır. Lokmalarını sayıyor olacağım düzgün beslen ." Ddim tekrar otuz iki diş sırıtarak.

Ahenk  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin