Bilinmeyen

2.5K 140 29
                                    

Kurt asla bana bakmıyordu öldürücü bakışları tamamen Marlon'un üzerindeydi. Yavaşca Marlon'un yanına ilerledim. Bakışlarım kurt ile Marlon arasında gidip geldi. "Ne Arden'i Marlon?" demem ile yutkundu. "Şey ya ben bu kurdu besliyordumda ismini Arden koydum o yüzden." Demesi ile kurdun yüzü bana döndü ve gözlerine baktım. Dönüşme olayı peki o ne anlama geliyor?

"Dönüşmeden falan bahsediyordun en son?"

"Kim?"

"Sen"

"Ben mi?"

"Yok ben."

"Sen dediysen sorun yok görüşürüz." diyip kaçtı. Mecazen değil bildiğin arkasına bakmadan kaçtı. Çatılmış kaşlarımı düzeltip kurda döndüm. Arden ne alaka yalan söylüyordu bana bundan eminim ama ne olabilir ki? Kurtadam olucak hali yok ya. Acaba doğruyu mu söylüyor?

"Ben gidiyorum." dedim ve kurdun yelesini sevdim o ise mırıltı tarzı bir ses çıkardı. Arkamı döndüm ve ormandan çıktım. Arkamdan duyduğum uluma ile kıkırdadım.

Eve döndüğümde üstümü değiştirip pizza siparişi verdim. Siparişler gelene kadar bende üzerimi değiştirdim ve aşağı indim. İlk önce bir film seçtim ve başlangıcına getirip durdurdum. Mutfağa girip bardakları ayarlamaya başlamıştım ki zil çalmasıyla Olivia'nın geldiğini düşündüm. Kapıyı açtığımda ise karşımda kuryeyi gördüğümde kısa süreli bir şaşkınlık yaşadım. Ödemeyi yaptım ve yemekleri elime alıp mutfağa koydum.

Tek eksik Olivia. Bir saate yakın zaman geçti ve hâlâ gelen giden yoktu. Sonunda kapı açılma sesi geldiğinde döndüm ve o tarafa baktım. Olivia ayakkabıları çıkartıyordu.

"Nerde kaldın bir saatir seni bekliyorum."

"Hoca fazla tuttu o yüzden. Bu arada yarın misafirimiz var."

"Kim?"

"Leo ve Andre. Misafirliğe gelmek istediklerini söylediler bende kıramadım." Bu evde bir tek o yaşamıyor ki ayrıca ev benim ya.

"Burda misafir kabul etmeden önce bana da sor Olivia" kaşlarını çatan taraf bu sefer o oldu.

"Niye sende Andre'den hoşlandın farkındayım. Fena mı işte konuşursunuz."

"Ben ondan hoşlanmıyorum."dememle pek umursamadan kafa salladı. "Geç geldiğin için yemekler soğudu ısıt getir de yiyelim." demem ile kafasını salladı ve mutfağa ilerledi.

Birkaç dakika sonra Olivia'nın beni çağırması ile ayaklanıp yanına doğru ilerledim. Acıktığımı daha yeni farkettim. Masaya oturmam ile yemeğe başladık. Ne o konuşuyordu ne de ben.

"Olivia bana neler olduğunu ne zaman söyleyeceksin?" yüzümü ona çevirdiğimde o yemeğine bakıyordu. Biraz bekledikten sonra sakin bir ses ile cevap verdi. "Herşeyin zamanı var. Çok yakında öğrenirsin ama inan bana tek inanman gereken benim."

"Sürekli kime güvenip güvenmeyeceğimi bana söylemeyi kesin. Kendi aranızda nasıl bir üçgen var bilmiyorum,ben bu üçgenin neresindeyin bilmiyorum ama umrumda değil. Sadece ne halt ediyorsanız sonu bana dokunmasın." demem ile masadan kalktım ve kapıya ilerledim. Son kez kapıdan çıkmadan "Afiyet olsun." dedim ve direk yatağıma gittim.

~

Bu gün dersim yoktu. Kafa dinlemeye o kadar çok ihtiyacım vardı ki. Güvenebileceğim biri ile dertleşmeye çok ihtiyacım vardı. Aklıma ilk kurt gelsede onun yanına gitmek hiç içimden gelmiyordu. Ben ise bu yüzden ikinci seçeneği seçtim ve telefonumu alıp Laira'yı aradım. Telefonda onun sesini duymam ile oturduğum yerde dikleştim.

MucizemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin