Peri

14 4 0
                                    

" Peri masalına değil..."

Seleme cenemeler waowğ! Hadi bölüme gidelim. Sizi seviyorum

🎶 : Fairytale

Ne olmuştu bana böyle? Ben kendimi sevmezken, kendimden nefret ederken nasıl birini sevebilirdim ki? Sevgiyi hak eden bir insan olduğumu bile sanmıyorum. Daha 5 yaşımdayken babama ihanet ettim. Annemin suçlarını sakladım. Babam annemin yaptığı şeyleri öğrenince intihar etmeye kalkmıştı. Babam beni affedebilir miydi?

Ya ben yalan ne demek bilmezken benim yüzümden babam zarar görmüştü. Acaba şuan o kişinin benim olduğumu öğrense ne yapardı? Beni hâlâ sevmeye devam eder miydi? Sanmıyorum. O zaman ben,0 Bulut'un sevgisini bile hak etmiyordum.

Kendimi bile sevmeyi hak etmiyordum. Çünkü ben sizin okuduğunuz masallardaki iyi karakterlerden biri değildim. Kalbi güzel, ruhu güzel, yüzü güzel kızlardan değildim. Ya da iyilik manyağı olan, insanlara iyilik yapan perilerden de değildim. Perileri düşmanı olur ya, intikam almak isteyen. Ben intikam almak için kendini öldürebilecek cadıydım. Perileri düşmanı olurdum. Çünkü ben bu cadıyım. Ben bu kadındım .

İntikam duygusuyla yatardım, kalkardım. Dikkat edin! Sırtınızı bana dönmeyin! Yoksa acımam, sırtınıza bıçağı saplarım. Zerre kadar da umrumda olmaz. Ama Bulut artık benim için önemliydi. Bana sırtını dönse, sırtını okşardım.

Gerekirse onun için periye bile dönüşürdüm. Okulumu yarıda bırakıp, küçüklüğümden beri eğitilmiştim. Dayanamayıp kendimi öldürmek için mi? Babam eğer bunu öğrenseydi yüzüme tükürürdü. Babamı bile hak etmeyecek bir kadınım ben.

Bu düşüncelerim gözümden bir damla yaş akmasına sebep olurken, yanımda uyuyan Bulut'a baktım. Masum bir ifade ile uyuyordu. Ama ben o masumluğu mahvedecek kadar kötü biriydim. Gözlerimi hızlıca elimle sildim. Beni servise yatırmışlardı. Bulut'un yanında Şeytan yüzlü melektim ben. Belki de peri yüzlü cadı.

Titrek bir nefes aldım. Bulut'un benim yanında zarar görmesi beni mahvediyordu. Ben de onu mahvediyordum. Onu uyandırmamak için sustum. "Beni izlediğini biliyorum," dedi uykulu bir sesle.
Yanağına öpücük kondurduktan sonra gülümsedi.

"Ben seni hep izleyeceğim." dedim neşeyle. Daha yeni olan ağlamamdan eser kalmamıştı. "İzlemeyi boş ver de bugün taburcu olacaksın." Duraksadı nefesini verdi. "Bugün partiye gidelim mi lütfen?" Bulut gülümsedi. "Daha yeni çıktın, Bismillah ya."

"Lütfeeen!!" dedim ısrar ederek. "Tamam ama çok kalamayız." Heyecenla başımı salladım. "Teşekkür ederim. " dedim ve ellerinden öptüm. Bulut'un kalbi daha çok hızlı atmaya başlamıştı. "Bir daha öpsene,"

"Anlamadım?"

"Bir daha," dedi tane tane "Öp!"

Hızlıca tekrar ellerinden öptüm. O sırada içeriye hemşire girince ellerini bıraktım. "Taburcu oluyorsun," dedi gülümseyerek. Yanıma geldi, kolumladaki serumları yavaş yavaş çıkardı. Ve çöpe attı. Yataktan hızlıca kalktım. "Oh be! Dünya varmış."

"Tabii yani haftalardır yataktasın." dedi hemşire. Ve elindeki elbiseyi gösterek, "Bunu Esila Hanım getirdi, giydirmemi ister misin? " Başımı salladım. "Olur, şey Bulut." Bulut kafasını salladı ve odadan çıktı. Hemşire üzerimdeki kıyafeti yavaşça çıkardı. "Teşekkür ederim, benimle ilgilendiğiniz için."

"Bu benim görevim, rica ederim. " dediğinde ve iç çamaşırını giydiriyordu. "Ne kadar teşekkür etsem az." diye mırıldandım. Üstüme Esila'nın verdiği elbiseyi giydirdi. Aynaya doğru baktım. Saçlarım dağılmıştı. "Saçlarını taramamı ister misin?"

Sessiz Evler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin