Suç

19 5 0
                                    

"O bakışların  hayatımı değiştirdi..."

Not: Seleme cenemeler Ece ablanız geldi ona göre (!) 🤙 Duygu yaşayacak mı diye bilmek istiyorsunuz okey, bende biraz gevezelik yapıyorum. Yinede keyifle okursunuz. Çünkü neden olmasın? Neyse yeni bölüm İN YOUR AREA (PUAHAHAHH)

Şarkı İsmi : Rihanna- Diamonds

DUYGU'LANACAKSINIZ (TAMAM BİR DAHA ESPRİ YAPMAYACAĞIM)

Keyifli ve Duygu 'lu okumalar:)

Ölüm müydü burası? Beni ne sıcak ne de soğuk hissetiriyordu. Gözlerimin önüne anılarım serildi. Annemin gidişi... Aslında biliyordum. Annem başkasını seviyordu. Ve babam anneme öylesine bir bağlıydı ki... O zaman ki aklımla bile anlıyordum. Severdi de döverdi de.

Ama annem katlanamıyordu  benim gibi. Belki de annemle aynı kaderi yaşayacaktık? Babam eve uğramazdı. Uğradığı zamanlarda ben ve annemle  ilgilenirdi. Bir gün eve geldi. Bileklerindeki ve kollarındaki kesikleri gördüm. Ne olduğunu anlayamamıştım.

"Baba? " dedim ve meraklı gözlerle ona baktım.  Mutfakta bıçakla bileklerini kesmeye çalışıyordu. "Kim üzdü seni?" Masumca ona baktım.Ve babamı güldürmek için esprimiz olan,  "Pepe mi?"  diye sordum. Babam irkilerek arkasına döndü , beni görünce ufak bir kahkaha attı.

"Hayır kızım," dedi ve elleriyle nazikçe saçlarımı karıştırdı. "Annen üzdü." O zaman anlamıştım.  Babam öğrenmişti. "Annen dedi ki 'Ailemden birine daha o adamı söyledim' dedi , bende o kişiyi affetmeyeceğim." Yutkundum. Gözümden bir damla yaş aktı.

"Biliyor musun annen kime söyledi?" diye sorunca yalan söylemeye karar verdim. "Bilmiyorum baba," dedim masumca."Bilseydim söylerdim gerçekten."

Söyler miydim? Güldürmeyin beni. "O suçluyu bulacağım,  affetmeyeceğim muhtemelen annenin uzak bir akrabası olmalı, çünkü yakınımda olan biri hemen söylerdi." Kendi kızın baba kendi kızın sana söylemedi! "E-evet," diye mırıldandım.  "Yakınından biri sana hemen söyler."

Acaba söyleyenin kendi kızı olsaydı ne yapardı? Beni affeder miydi? O affetmese bile ben kendimi affeder miydim? Gözümden bir damla yaş daha aktı. "Annem yok mu artık?" Babam bana acıyarak baktı. "Yok, ama böyle daha iyi olacak güzel kızım."

Sonra bakışlarımı koridorda olan anneme yöneldi. Yüzüne baktım. Ağladığımı göstermemek için ellerimle yüzümü kapattım.  Ellerimi yüzümden çektim. Bakışlarım annemin elinde tuttuğu,  pembe ve kumaş olan elbiseye baktı. Çekik gözleriyle bana baktı. Acıyla gülümsedi.

Ve gitti.
Çocukluğum gitti...

En son "İyileştireceğiz seni..." diyen Bulut'un sesini duydum. Yaşayacaktım, onlar için yaşayacaktım.

Bulut'un Anlatımıyla:

Duvarları yumruklamaya devam ediyordum. Duygu yoğun bakımdaydı. Kardeşimi kaybetmiş gibi hissediyorum.
Barış kollarıyla belimden tuttu. "Sakın ol abi!" deyince Barış'a patladım. "Onu öpmek istiyordum tamam mı?!" diye bağırdım öfkeyle.

Diğerleri şaşkınlıkla bakışlarını bana yönelttiler. "Ne?" dedi Esila şaşkınlıkla.  "Ne dedin sen?" dedi Taha. "Oha!" diyen Barış belimi bıraktı. Dişlerimi sıktım.  "Siz sağır mısınız?  Duydunuz işte!"

Yoğum bakımın kapısına yöneldiğimde güvenlikçi beni uyardı. "Beyefendi, oraya giremezsiniz." Şaka yapıyorsun?! "Ciddi misiniz? Kapının önünde durmak da yasak mı?!" dedim hem alayla hemde öfkeyle. Güvenlikçi yanındaki kahvesinden bir yudum aldı. "İçerideki kadın sevgiliniz olabilir ama lütfen biraz saygı duyun."

Sessiz Evler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin