Sessiz Evler

Ya Habibi

Seleme cenemeler çiçeklerim <33

Yine ben neyse bölüme geçelim öptüm muahh😘

🎶 Zaho ft. Indila - Roi 2 Cœr
(Hassas sahneler içerir!)
28. Bölüm: Ya Habibi

Sessizce yemeğimizi yemeye devam ediyorduk. Boğazıma takılan bir şey yüzünden öksürdüm. Bulut sertçe sırtıma vurdu. Ama ne sert! "Dur yapma!" dedim acıyla.

Sırtıma vurmayı bıraktı. "İyi misin?" diye sordu. Ben ise ona öfkelenmiştim. "Nasıl vuruyorsun lan öküz!" Masadakiler gülmeye başlamıştı. Bulut kaşlarını çattı. "Öküz?"

"Evet o nasıl vurma lan? Sırtım çıktı!" Çok kibar, çok saygılı bir şekilde sevgilimiz ile nasıl konuşulur?(!) "Özür dilerim," diye mırıldandım. "Boğazına bir şey takılır sandım, ölürsün hani."

"Senin gözlerinden ölmediysem!" Elimle ağzımı kapattım. Bunu nasıl kaçırmıştım! Güldü. Elini bana uzattı. "O zaman bu gece benimle dans eder misin?"

"Ooo ooooo ooooo ooooo!"

Yutkundum. "Olur, ama sırtıma vurma." dedim sitemli bir ses tonuyla. "Ne değerli sırtın varmış!" Gülümsedim ve masadan ayağa kalktım. "Ben hazırım!" diye bağırdım sevinçle.

O da masadan ayağa  kalktı. Ellerini belime koydu. Ben de elimi onun omzuna koyduğumda gülümsedi. "Bende şarkıyı açıyorum!" dedi arkadan Esila.

"Bu ne biçim şarkı?" dedi Bulut. "Bekleyin ya!" dedi Esila.

"O bir kral ve ben onun kraliçesiyim."

"Neden bu kadar korkuyorum?"

"Tek yaptığım seni sevmek..."

"Acı çekmek normal mı?"

"Ya Habibi... ♡"

Şarkının güzelliği ile nutkum tutulmuştu. Beklemediğim bir anda Bulut dudaklarını yaklaştırdı. Ben heyecandan yere sırtüstü düştüm. Bulut da üstüme düştü. Ve dudağı bana değdi.

Beni öpmeyi bırakıp yüzüme baktı ama ayağa kalkmadı. Gözlerime kitlendi. Uzun süre birbirimize baktık. Yutkundum. Tekrar hızlı bir şekilde öptü. Bacağımın arasında hissettiğim sertlik yüzünden utançla ayağa kalktım.

"S-sen ne y-yapıyorsun?" Güldü. "Üzgünüm böyle olması benim elimde değil. İstemeden oluyor yani. Fazla yakınlaştığında hani." Allah'ım! "O zaman bu gece benim olur musun?" diye sordu Bulut.

"Hayır!" Gözlerimi kapattım. Bu ben değilim. Bu tutkulu kadın da ben değilim. "Evet?" Sanırım diğerleri yukarıya çıkmıştı. "Ama seninle yatarım!" diye bağırdım. Aynı şey değil mi zaten? "Güzel fikir!" diyip güldü.

Birden eteğim beni rahatsız etmeye başladı. Kaşlarımı çatarak eteğimi düzeltmeye çalıştım. Ama eteğimin lastiği genişledi için yere düştü. O an Bulut gözlerini kapattı. "Bu kadar da dememiştim Duygu!" dedi sinirle. "Kahretsin! Çok güzelsin!"

Eteğimi geri yukarıya çektim ama düşüyordu. "Yukarıda crop gibi bir şeyler yok mu ve pantolon?" dedim utançla. "Bekle getiriyorum." diyerek yukarıya çıktı. 5 dakika sonra elinde kıyafetlerle geldi. Bunları giyinebilirsin. Ve benim yanımda giyin. Sonuçta altında şort var." Sırıttı. "Umarım üstünde de iç çamaşır vardır."

"O zaman arkanı dön!" Başını salladı ve arkasına döndü. Üstumdekileri çıkarıp sadece iç çamaşırlarımla kalmıştım. Crop sutyen kadar kısaydı. Ve özel bölgemi çok belli ediyordu. Resmen sutyendi bu! Altıma da paraşüt pantolon giydim. Ama bu üstümdeki crop da çok rahatsız ediyordu ve ipliydi...

"Dönebilirsin," diye mırıldandım. Önüne döndü. Kaşlarını çattı. "Üstündeki seni rahatsız ediyor olmalı. İstersen çıkarabilirsin rahat ol. Başka bir kıyafet yok Esila uyuyordu bunu alabildim." Derin nefes aldım. "Çıkarırsam bakmazsın, değil mi?" Güldü. "Bakmam."

İpleri yavaş yavaş çözdüm ve siyah sutyenimle kaldım. Bulut yüzüme bakıp gülümsedi. "Artık bana bakmandan rahatsız olmuyorum. İstediğin her şeyi yapabilirsin." diye mırıldandım. Kanepeye uzandım o da yanıma uzandı. Bana sarıldı. Boynumu öptü. Başucundaki çarşafı alıp üstüme örttü.

"Şimdi istediğin kadar soyun sana bakmıyorum." diye fısıldadı. Bende bir istekle üstümdeki her şeyi çıkardım. Pantolonumu çıkarmadım tabii. Çarşaf üzerime örtülüyken bana sarıldı ve göğsüm onun göğsüne değdi.

Birden yataktan kalktım. "Biz ne yapıyoruz ya?" Tabii üstümde hiç bir şey olmadığını unutmuştum. İstemsizce bana baktı. "Çok güzelsin," deyip ardından yüzüme baktı. "Ne oluyor ya?" diyen Barış'ın sesini duyunca hemen Bulut'un yanına uzandım.

Bizi görünce ufak bir çığlık attı ve eliyle ağzını kapattı. "Ne oluyor burada?! Duygu sen neden çıplaksın? Bulut sen neden çıplaksın?" Ne Bulut da mı çıplaktı? Karanlık olduğundan göremiyordum çok şükür! "Açıklayabilirim!" diye bağırdım. "A-aslında Bulut beni taciz ediyor!" Aynen kanka aynen!

"Ne?" dedi Barış.

"Özür dilerim, rahatsız olmadığını sanmıştım."dedi Bulut.

"Hayır etmiyor biz sevişiyorduk!" dedim bu sefer. "Onu bende anladım da bari odada.. Neyse ben geri çıkıyorum bu arada." Bize başka bir şey demeden yukarıya çıktı.

Lanet olsun üstümde çarşaf  yoktu! Ama sutyen vardı. Neyse beni ilgilendirmiyor! Ehe-

Bulut'a sarıldım ve onun boynunu öptüm. O da bana sarıldı beraber yuvarlanarak yere düştük. Bacağımda yine o sertliği hissettim. Onu defalarca öptüm. Geceydi herkes uyuyordu ama bu bizim umurumuzda bile değildi.

Köprücük kemiğimin biraz altını göğsümün üstünü öptü. Kalbim teklemeye başladı. Elini kalbime koydu. "Çok güzelsin, anlasana sana hastayım!" Gülümsedim. Elini sutyenimin altına koydu. Okşadı. "Umarım rahatsız olmuyorsundur!"

"Hayır biraz daha yap!"

Okşadı ve sıktı. "Ah," diye inledim. Sertçe sıktı. Okşadı. Tekrar tekrar tekrar okşadı... "Bir şey yapacağım rahatsız olur musun?" Bu çocuk niye her şeyi bana soruyordu? "Olmam," diye mırıldandım. "İstediğini yap ve bir daha bana sorma!"

Eliyle sutyenimi çıkardı. Ve üstünü defalarca öptü. Bacağımın arasında hissettiğim sertlik, of!

"O bir kral ve ben onun kraliçesiyim."

"Neden bu kadar korkuyorum?"

"Tek yaptığım seni sevmek..."

"Acı çekmek normal mı? "

"Ya Habibi..."

Alnını alnıma değdirdi, burnunu burnuma. Bir elini göğsüme koydu. "Çok güzelsin işte!"

...

Of of!

Umarım beğenmişsinizdir çiçeklerim ben uyumaya kaçar <33

"Kimseyi görmedim ben sizden daha güzel ♡"