"Tek konu sensin..."
Çiçeklerim İyi Okumalar :')
🎶 Indila- Derniére Danse
20. Bölüm: Konu
*Tek konu sensin...*
Duyduklarım ve söylediklerim kalbimi durduracak biriydi. Belki de intihar etmişti. Ya da zorbalığa uğramıştı. Şuan hiç bir şey düşünmek istemiyordum. Ağzımdan çıkan tek cümle, "Bulut hapise girecek." Oldu.
"Bulut hapise mi girecek?" Barış'ın sesi endişeli geliyordu.
Bulut'un Anlatımıyla (2 Saat önce) :
Elindeki gazeteyi tekrar aldı ve yüzüme doğru fırlattı. "Senden utanıyoruz. Tekrar buraya gelmemeliydin!" Ellerimi ve kollarımı bağlamışlardı. Ben sustum ama hâlâ o devam etti. "Senin kadar iğrenç bir adam görmedik. Erkek olmandan utanman lazım!"
Hakaretler, küfürler...
"Duygu'nun seni seveceğini mi sanıyordun aptal?" diye devam etti. Yüzüme tükürdü. "Çok çirkinsin," dedi küçümseyerek. Yanındaki adamlara döndü. "Hadi beyler, elinizin marifetini Bulut üzerinde gösterin!"
Dişlerimi sıktım. Bir şey söylemek istiyordum. Söyliyemiyordum. "Ben," dedim sessizce. "Duygu'ya aşık değilim." Oturduğum sandalyeye tekme attı. "Yalan söylemeye bile utanmıyorsun aptal, beyler nerede kaldınız?"
Kim bilir Duygu şimdi ne yapıyordur? Bensiz mutlu mudur?
Elindeki jiletlerle bana doğru geldiler. Yutkundum. Adam iğneleyici bir şekilde güldü. "Ne oldu korkak? Bir kaç tane jilet bıçağından mi korktun? O zaman neşterleri düşünemiyorum."
Korkmamam lazımdı. Ellerimi sıkıca yumruk yaptım. "Ah, jilet mi? Sever misin? Ben açıkçası sevdiğini düşünüyorum." Bu cümlem susmasına yeterli olmuştu. "Seni ayık şekilde tutacağını sanıyorsun. Maalesef küçük adam."
"Bana ne yapacaksanız korkmuyorum." Sesim olduğundan sert çıkmıştı. "Aklının yarısı Duygu'da, diğer yarısı da ölüm korkusuyla dolu değil mi? Hah! Bulut Aydın'dan beklenecek şey. Soyadını bile hak etmiyorsun!"
Silahı kalbime yasladı. "Son sözünü söyle çocuk."
"Anneme söyleyin. Deyin ki 'Bir insanı senden daha çok sevdi Bulut.' O kişinin de Duygu olduğunu söyleyin!"
Adam gözlerini devirdi. "Of bizi kendine acındırmak için yol arama. Bilirsin böyle şeyler etkilemez beni. Ama bende sana bir şey söylemek istiyorum. Duygu'yu sen mahvettin!"
"Duygu'yu sen mahvettin!" Bir el ateş sesi...
Duygu'nun Anlatımıyla:
Telefonunu bana doğru uzattı Barış. Bulut yerde kanlar içinde yatıyordu. Dayanamayıp yüksek sesle ağlamaya başladım. O an içime bir şey düştü.
İntikam...
Çok hızlı bir şekilde kalktım. Paltomu tek seferde giydim. "Nereye gidiyorsun Duygu?" diyen Barış'a baktım. "İntikam almaya!" Sinirle kapıyı çarpıp evden çıktım. Taha'ya ait olduğunu düşündüğüm arabaya bindim. Sürmeye başladım. İçimdeki intikam duygusu anbean büyüyordu. Ehliyetim bile yoktu ama bunu umursayacak bir halde değildim.
Daha hızlı basıyordum gaza. Hızdan kırılacak gibiydi. Dişlerimi sıkıyorum, sinirleniyorum, ama bunlara katlanamıyorum. "Duygu," diyen Bulut'un sesini özlemiştim. Tek konu Buluttu. İçimdekiler intikam ve acıyla karışmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessiz Evler
Teen Fiction(Smut, şiddet vb. şeyler içerir! Ona göre okuyun.) "Aşkın ateşi yakar demiştim sana," dedi o tanıdık ses. Buradayım, buradayız hepimiz gerçeklerimizle yüzleşiyoruz. Önce ben yüzleşiyorum ama aramızda eksik olan bir şey var Bulut... "Sen!" diye hayk...