8. bölüm .Yaşam Denen Ego Muamması

97 44 224
                                    

''Psikolojide egonun gücü zorluklarla mücadele edebilme yeteneği ve özgüvendir.'

R. Frager .

Ares gece yarısı telefonunun acı acı çalan sesiyle yataktan fırlamıştı. Karşıdaki ses bozuk aksanıyla "ben senin kardeşinim" demişti. 1 ay içinde farklı kişilerden aldığı üçüncü mesajdı. Diğer ikisi e-posta yoluyla gelmişti.

Onları çok dikkate almamıştı ama bunun telefonla gelmesi ve gelen aramanın "sen tek çocuk olduğunu zannediyorsun ama seni büyüten adam baban değil'' deyip telefonu suratına kapatması tokat yemiş bir hisle yüzü yanmasına neden olmuştu.

Bu kız benim tek çocuk olduğumu nereden biliyor diye beyninin en ücra köşesindeki sinaps bile merakla geçmişinden bir anı yakalamaya çalışıyordu. Bildiği kadarıyla başka kardeşi olmamıştı.

Telefondaki sesin kararlı dalgası beyninde kuvvetli titreşime neden olmuştu. Son söylediği ''bana inanmıyorsan araştır" sözü okula geç kalıp süklüm püklüm yerine bir şey demeden sıvışan öğrenciye öğretmen bakınca tüm arkadaşların dönüp bakışlarının üstüne takılması gibi beyni bu söze takılı kalmıştı.

Yıllarca baba bildiği bu zalim insan gerçekten babası olmayabilir miydi? Bu fikir bir yandan hoşuna gitmişti içten içe Amigdalası bunu ister gibi coşmuştu ama diğer yandan sahipsizlik hissi kendisini korkutmuştu. Bu sahipsizlik ve babasının olma hissi yağmur yağarken her taraftan su akıyor ama şükür üstümüzde bir çatı var hissi gibi bir çaresizlik hissiydi.

İkinci e-posta geldiği zaman annesine şakayla karışık sormuş ama annesi arayanın saçmaladığını servetlerinde gözü olduğunu söylemişti. Bu tür mesajları bir daha açmamasını da 2-3 kez tekrarlayarak tembihlemişti.

Önceleri annesinin bu sözlerini gereksiz annelik güdüsü olarak görse de annesinin onu arama sıklığını artırması ve her aradığında bu konuda sorular sorması kafasında soru işaretlerine neden olmaya başlamıştı.

İkinci e-postadan sonra beyni tek bir alana sinaps yapan otistik çocuklar gibi bu konuya takılmıştı. Hafta sonu anne ve babasının yaşadığı eve gidip babasının saç örneğini çaktırmadan almak istemiş fakat sanki annesi bunu sezinlemiş gibi evde tek bir kirli yer bırakmamıştı.

Bu yetmiyormuş gibi gittiği her yere onunla gidip ajan gibi takip etmişti. Neyse ki babasının akşam içtiği sigara izmariti ve içki bardağının farkına varmamıştı. İşini titizlikle takip eden dedektif misali bu ikisini alel acele vestiyerde olan montunun cebine atmıştı.

Sabah gelen telefondan sonra bu işi hızlandırmak istemişti çünkü testin sonuçları en az 10-15 gün sonra çıkacaktı. Testte eğer babası olmadığı tespit edilirse gerçek babası kimdi? Bu soru-tahtaları yavaş yavaş kemiren güve misali- beynini kemirmeye başlamıştı.

Onun için 2 gün önce Deep Web deki bir dostuna bu durumu sorup araştırmasını istemişti. Bu sorunu çözebilecek biri varsa o da bu ağ içinde olan fakat gerçek dünyada kim olduğu, ne iş yaptığını bilemediği bir isimdi.

Gerekli olan miktarı kod adı Black Bobo olan kişiye ulaşması için anonim hesaba yatırdı. Burada yapılan her şeyin parasal karşılığı vardı. Çünkü bu sistemin mantığı ona göre kurulmuştu. Bu dünyada herkesin sanal bir ismi ve kullandığı sanal paralar vardı.

Maddi karşılık olmadan işlerin yürütülmediği bir platformdu. Çünkü biliyorlardı ki bir şeye ücretsiz ulaşabiliyor ve özgürce faydalanabiliyorsanız bu sistemin sattığı ürün aslında sizsiniz. Herkesin bağlantı kuramayacağı yeni bir sosyal ağ daha oluşturulmuştu.

YÜZ KAPILI SARAY (TAMAMLANMAK ÜZERE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin