26. Bölüm- Hava ve Nefesle Beslenenler

12 6 0
                                    

Genç kızların beyin yapısı gerçek dünyayı masal dünyasından ayırmada erkeklerden bir adım öndedir. Ses tonu, gözler ve yüz ifadesindeki duygusal farkı hemen ayırt edebilirler.

                                                                                                                 Eleanor Maccoby

Almila, İrma'yı gördüğüne sevinmişti ama yanında Ares'in olması canını sıkmıştı. "Bu çocukta iyice aileden oldu" diye nöronları titreşti. Yorum yapmadı ama gözleri ve içten gelen hareketleri engelleyememişti. Gözleri memnuniyetsizliğini yana ve üste kaydırarak bedeni de diyaframından derin bir nefes çekerek göstermişti.

Ares bu mikro ifadeleri fark etmişti ama görmemezlikten gelerek ilgili görünmeye çalıştı. "Selam gençler ne habersiniz?" dediğinde Alp ve Tuna ayağa kalkıp grubun simgesi olan ters el ile ellerini çarpıp onu selamlamışlardı. Ares geçen sefer ki buluşmalarından bu selamlama hareketini unutmamıştı. Bir şeyi elde etmeyi kafaya koymuşsa bütün ayrıntıları hafızasına çivilerdi. Onun için onlar hareketi yapmadan kendisi yapmıştı. Bu gruptakilerin hoşuna gitmişti. Bunun anlamı "bende sizdenim" mesajını vermekti. İkisi de Ares'i gördüklerine sevinmişti. "Bonjur Ars! Kapmışsın hareketi" deyip yanlarına sandalyeye çektiler. "Gel buraya çök" işareti yaptılar. Ares bu hareketi özellikle İrma'yı etkilemek için yapmıştı ama İrma'nın aklı Püren de olduğundan bu ayrıntıyı görmemişti. Hafif bozulmuştu. İrma dua etsin ki arkadaşı kötüydü. Yoksa o ona yapacağını bilirdi.

İrma sıkıntılı bir şekilde saatine bakıp "off görüşme saatine daha bir saat var ama ben meraktan çatlıyorum" deyip kızlara bakmıştı. Ares şova devam yapma dürtüsüyle "Biraz mangırla bu işi şimdiye çekeyim istersen" deyip İrma'yı etkileyeceğini sanmıştı. Çünkü okuduğu bir makalede Buss'un yaptığı bir araştırmada 37 kültürde yapılan araştırmalara göre kadınlar eş seçerken maddi durumu iyi olanı seçtikleri, diğer baktıkları şeyde yaş ve boy farkı olduğuydu. Kadınlar kendilerinden 3,5 yaş daha büyük ve en az 10 cm uzun erkekleri partner olarak seçermiş ki bu kriterlerin hepsine uyuyordu. Yani onu etkileme olayına para ile başlayabilirdi ama şunu bilmiyordu ki İrma'nın hayatı boyunca en dikkat etmediği şey parasal durumlardı. Paraya hiç ehemmiyet vermez. Hiçbir zaman cebinde kaç lirası olduğunu bilmezdi. Hatta o kadar umursamazdı ki bazen annesi masanın üzerindeki kağıt yığınları arasından paralarını çıkarırdı.

İrma ise suratına tokat yemiş hissiyle "Hayır ne gerek var, sekiz denmişse sekizdir. Kural neyse ona uyarız" diye ani bir çıkış yapmıştı. Ares yayvan bir şekilde ağzını büküp "Güzelim! Kurallar ne içindir, tabii ki çiğnenmek için" dediğinde Alp "Yaşa hadi çiğneyelim o zaman" diye hareketlenmişti ki Almila ve İrma'nın "Yok daha neler" diye çıkışması üzerine arabayı tam çalıştıracakken stop düğmesine basar gibi kalkamadan yerine geri oturmuştu. Böylelikle de Ares'in bu parasıyla hava atma meselesine bir tokat vurmuş oluyorlardı.

Ares İrma'yı tanıdığı kadarıyla eğer bir konuda yok dediyse onu ikna edemeyeceğini bildiğinden hemen konuyu farklı bir tarafa çekti. Ayağa kalktığı için artık oturamazdı. İrma çetin ceviz olabilirdi ama o da hiç yenilmeyen savaş tanrısı Ares'ti. "Ben mocha alacağım. Sizlere ne getireyim?" deyip konuyu hemen toparladı. Tuna arkaya doğru yaslanıp ''ben bir Cappuccino alırım," deyince Alp da beklemeden "Bana da Macchiato lütfen" demişti. Alp garsondan ister gibi rahat bir tavır alınca Ares "Hadi koçum paralar benden taşıması senden" diye acısını Alp'ten çıkarır gibi sırtına vurmuştu. Alp yanlış adama çatmıştı. Ares hizmet edecek değil hizmet edilecek insandı.

Maya "Beybiler biz ne alalım?" diye kızlara dönüp sorduğunda İrma "ben bir şey almayacağım" deyip kestirip attı. Maya ortamda bir gerginlik hissetti. Böyle zamanlarda şaklabanlık yapmada üzerine yoktu. Roman ağzı ile "A be! Abimiz yapmış bir cömertlik, alalım bi kahve, bakayım falınıza" deyip bir an önce erkekleri kahve almaya gönderip daha önce görmediği Ares'i kızlara sormak istedi. "Bize de 3 Türk kahvesi, yanına San Sebastian lütfen" deyip içindeki muzip sinapslar "şimdi yollanın bakalım" diye içten içe gülmeye başlamıştı. Alp Ares'le kalkınca Tuna oturmaya devam ediyordu. Maya ''hadi aslanım kızlar olarak biz dedikodu edeceğiz sen arkadaşlarına takıl" deyip onu da yolladı.

YÜZ KAPILI SARAY (TAMAMLANMAK ÜZERE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin