Ev Arkadaşım (bxb)

~13~

Levent

Akşam yaşadığım utanç dolu anlardan sonra sohbet ederek yemeğimizi yemiş, bulaşıkları topladıktan sonra yatmıştık. Tabi ilk olarak Hilmi'nin yatağının ne kadar rahat ve büyük olduğu gibi çok önemli bilgileri de öğrendikten sonra zorla kendi odama geçebilmiştim. Yavru köpek gözleriyle kendini acındırarak kendini benim yatağıma atmayı planlayan Hilmi'ye baktığımda hem mutlu olmuş hem de çok utanmıştım.

Sevgili olma durumumuzu --aaa bu arada biz neydik, bunu sormalıydım, zihne not edildi-- daha tam sindirememişken hemen arkasından yatakta birlikte yatma adımları hızla atılınca utandım.

Gece boyu yüzümün kıpkırmızı olduğuna emindim. Yavru köpek bakışları sabah benimle uyanmasına yardımcı olamadı, kendi odalarımızda yattık belki ama benim aşağılarda birşeyin uyanmasına kesinlikle çok yardımcı olmuştu.

O beni çeşitli yollarla ikna etmeye çalışıyordu ama düşünemediği şey ise ben o anlarda yanyana uzanmayı değil çok başka şeyleri arzuluyordum.

Arsız olduğum doğrudur, sadece o damarlı kollarına bakarak bile kendimi kaybedebilirdim. Ama ilkimi ne olduğumuzdan bile emin olamadığım  biri ile o ruh hali içinde veremezdim.

Başrollerin hiç değişmediği, onun yerine zaman ve mekanın değiştiği ama sonların  hep ıslak  bittiği çeşitli rüyalar gördüm. Sabah uyandığımda her açıdan sırılsıklamdım. Kendimi banyoya attıktan sonra kahvaltı hazırlamaya başladım.

Birden kapı zili çalmaya başladı. Hilmi'nin uyanacağı korkusu ile kim olduğuna bile bakmadan kapıyı hızlıca açıverdim.

Aslı ve Levent ayakkabılarını dışarıda bırakarak, elleri kolları alışveriş poşetleri ile dolu bir şekilde içeriye daldılar. Kendi evleriymiş gibi rahat bir şekilde selam bile vermeden içeriye girenlere arkalarından bakakaldım.

Evet önceden de bu eve çok gelmiş olabilirler, benden çok bu evde zaman geçirmiş olabilirlerdi ama ben bu evin bir ferdiyken selam bile vermeden içeri girmelerine biraz bozulmuştum açıkçası.

Aslı bir hışımla ellerindekini bırakıp Hilmi'nin odasına yöneldiğinde bende arkasından gidecekken Yiğit kolumu tutarak beni durdurdu. Kolumu yavaşça çekerek Aslı'nın arkasından kapıya yöneldim.

Kapı aralıktı ve Hilmi'yi yatakta Aslı'yı da yatağa oturmuş onu çekiştirirken gördüm. Kendimi telkin ediyordum "onlar arkadaş ilk günden kıskançlık mı olur Levent" derken birden Aslı'nın Hilmi'nin kulağına eğilmiş kıkırdayarak birşeyler söylediğini gördüm. Hilmi ilk yumruklarını sıkıp dikleşti ardından "saçmalıyorsun Aslı" dedi ve yataktan kalktı.

Kalkar kalkmaz kapının ardında beni görünce gerildiğini hissettim ama hemen kendini toparladı. Üstünün çıplak olduğunu farkettiğim anda kararan gözlerimle Aslı'ya döndüm. Gözlerimi takip eden Hilmi ilk çıplak göğsüne sonrada salyaları akan Aslı'ya baktı. Ne kadar sinirlendiğimi anladığında hemen kolumu tuttu, Aslı'nın gözlerinin içine bakarak kolunu okşamaya başladım.

Ergenler gibi bir sesle "sevgiliiimmm.." dedim uzatarak, "hadi elini yüzünü yıka da kahvaltıya gidelim" dedim. Elini tuttuğum gibi banyoya soktum, Aslı'ya döndüğümde titreyen dudaklarıyla banyo kapısına bakıp kaldığını farkettim.

Tam düşündüğüm gibi Aslı'nın ona ilgisi vardı. Gözlerimi ona dikince nerde olduğunu o anda yeni farketmiş gibi hemen kalkarak mutfağa yöneldi. Mutfakta ikisinin fısır fısır konuştuğunu bilmeden odadan çıkıp onlara doğru yöneldim.