sadece arkadaşız | yarı texting

ne tarafa dönersen dön popon arkandadır

"Lan!"

Verdiği tepkiden kimin geldiğini anlayamazken Bana döndüğü sırtıyla bakışıyordum.

"Sinan? Oğlum ne yapıyorsun lan sen burada?" diye sorduğunda kaşlarımı çattım. Bu Sinan, bildiğimiz Kanada'dan dönecek olan Sinan mıydı? Gerçekten bu saatte okulda ne aradığını merak ediyorken Sinan "Asıl senin burada ne yapıyorsun?" şeklinde devam ettiğinde ikisinin de soru sormaktan başka hiçbir şey yapmayacağını fark edip sıkıştığım dolapların arasında doğrulup ayağa kalktım. Beni görünce tepki olarak yuhladığı için Çağrı bir şeyler fark etmiş gibi kafasını önce bana, ardından da tekrardan Sinan'a çevirdi.

"Ne yaptığımızı düşünüyorsun lan sen?"

"Valla kanka, ne bileyim."

Onlar kendi aralarında konuşmaya devam ederken bense dalga geçip geçmediklerine karar vermeye çalışıyordum. Bir yandan da elimdeki telefondan mesajlara girip gruptan bizimkilere kızmaya hazırlanıyordum.

•

aleyna tilkiyse oğuzhan da koç mu

(Çağrı Kara, Deniz Akgün, Eylül Sezen,
Kerim Ulusay)

Deniz
ya siz ne yapıyorsunuz

Kerim
ne yapmisiz lan

Eylül
Ne oldu

Deniz
neredesiniz siz

Kerim
kapinin onunde

Eylül
Okulda

Deniz
Okulda↩️
yok artık tesadüfün böylesi
dalga geçmeyi kesin ve
neden birinin geldiğini bize
haber vermediğinizi açıklayın
hemen şu an

Kerim
kim gelmis aq
ne kiziyosun ya
biz gormedik birini falan

Deniz
ben de ne yaptığınızı soruyorum
ne yapıyordunuz da
görmediniz

Eylül
Şimdi şöyle ki Kerim beni kızdırınca
ben de onunla tartışmaya başlamış
olabilirim
Ama başlamamış da olabilirim

Deniz
neyse ki hoca ya da
güvenlik falan değil gelen
yoksa mahvederdim sizi
haberiniz olsun

Kerim
yav tamam da kim gelmis bi soylesen
catlicam meraktan

Deniz
Sinan

Kerim
ne alaka amk

•

"Bula bula seni mi bulmuş cidden bu iş için?"

Sinan'ın burada olma sebebi, mesajlaşırken dinlediğimden anladığım kadarıyla okuldan çıkış saatimizde ne hikmetse okulun önünden geçerken onu gören bir hocasının durdurup sohbet etmeye başlamış olmasıymış. Sonra hoca bunu bırakmayınca karşıdaki çay ocağına gidip oturmuşlar, bu da sohbet olsun diye hocaya Kanada'dayken yaptığı her şeyi anlatmak durumunda kalmış. Vakit geç olduğunda hadi kalkalım demişler ama hoca arabasının anahtarını masasının üstünde unuttuğunu fark edince Sinan da iyilik yapayım diye anahtarı almaya buraya gelmiş. Tabii ne kadar doğruysa.