25.Bölüm

1.1K 11 1
                                    

" Hastanın kalbi durdu!"

Koray duyduğu cümle ile yıkılmıştı. Aşık olduğu kadın ölüyordu ve elinden hiçbir şey gelmiyordu. Dizlerinin üstüne çöküp hemşireye yalvarmıştı Koray

" Nolur yalvarırım size karım yaşasın ben onsuz yaşayamam!" Dediğinde gözlerinden yaşlar akmıştı. Hemşire Koray'ı rahatlatmak istercesine

" Elimizden geleni yapıyoruz lütfen müsade edin hasta ile ilgileneyim doktor birazdan size daha detaylı bilgi verir" diyip ordan uzaklaştı hemşire. Koray çökmüştü. Ruhu çekilmişti sanki. Ayağa kalkıp yalpalayarak bahçeye çıkmaya çalıştı. Etrafındaki uğultuları dahi duymuyordu. Bahçeye vardığında Mert de yanına gelmişti. Mert Koray'a yardım ederek banka oturtturdu. Koray yaşlı gözleriyle Mert'e bakıp

" Ona bir şey olursa ben yaşayamam Mert! Benim yüzümden orda!" Diyerek ağlamasına devam etti Koray. Mert karşısında çaresiz arkadaşını teselli etmek amacıyla

" Esvet güçlü kadın tekrardan ayağa kalkacak dik dur Koray" sözünü bitirdiği zaman yanlarına gelen Miray'ı görmüştü Mert. Miray gözlerinde ki yaşı silip

" Doktor seni çağırıyor" demişti Koray'a. Koray korkuyla Doktorun yanına doğru koşmuştu. Doktoru bulup yanına gelmişti.

" Koray bey odama geçelim lütfen" Koray doktoru takip edip odaya girmişti. Doktor yerine oturup Koray'ın da oturmasını rica etti.

" Koray bey öncellikle geçmiş olsun. Esvet hanım çok kötü bir kaza geçirmiş. Ambulans da ve acilde olmak üzere 2 defa kalbi durdu ama gene de hayata tutundu. Bebeğiniz de hayata tutunmaya çalışıyor. Ama anneyi yormamak için bebeği sezeryan ile almamız gerek bunun için onayınız gerekiyor" Koray duyduklarını sindirmeye çalışıyordu. Bir yanda karısı bir yanda çocuğu vardı. Koray doktorun gözlerine umutla baktı

" Lütfen ikisine de bir şey olmasın. Ameliyatı yapabilirsiniz" dediğinde doktor Koray'ı rahatlatmak adına

" Elimizden gelen her şeyi yapacağız merak etmeyin Koray bey şimdi benim gitmem lazım Esvet hanımı acil ameliyata almamız gerek"  Koray doktoru onaylayıp odadan çıkmıştı. Aradan geçen bir kaç saatin ardından Esvet ameliyata alınmıştı. Ameliyatın ilk bir saatinin ardından küvezle bebeği çıkarmışlardı. Koray bebeğine bakacak cesareti bulamayınca bahçeye çıkmıştı.

" Koray hadi kalk burda böyle olmaz kızının sana ihtiyacı var" diyen Mert arkadaşını ikna etmeye çalışıyordu.

" Korkuyorum! Eğer  gördükten sonra ona bir şey olursa ya hayata tutunamazsa ben ne yaparım o zaman" Mert arkadaşını anlıyordu ama bebeğinin ona ihtiyacı vardı.

" Seni bekliyor kızın hadi artık yanında olursan eminim sizi bırakmayacak" Koray arkadaşının dediklerini düşündü iyice ve bir süre sonra ayağa kalktı. Yenidoğan ünitesinin oraya gelene kadar kalbi hızlı atmaya devam ediyordu. Küvezlerin olduğu yere doğru geldiğinde hemşire ona yardım edip giymesi için önlük vermişti. İçeri girdiğinde dünyalar güzeli bir kız çocuğunun olduğu küveze doğru götürdü onu. Hemşire bir kaç adım geride bekledi. Koray kızına yaklaşıp iyice baktı. Gözünden akan bir damla yaşı silip

" Çok güzelsin kızım aynı annen gibisin." Bebek nerdeyse Esvet'in kopyası gibiydi kapkara gür siyah saçları Esvet'i andırıyordu. Bebeğine iyice bakıp yanından ayrılmıştı. Ameliyathanenin önüne gelip karısını beklemeye koyuldu Koray. Saatlerdir ameliyat sürüyordu. 8 saatin sonunda ameliyat bitmişti. Doktor yorgun gözlerle ameliyathaneden çıkmıştı. Koray ayağa kalkarak doktorun yanına gelmişti.

" Çok zor bir ameliyattı. Esvet çok güçlü bir kadın. Hayata tutundu ama uyanması uzun sürer isterseniz eve gidin yarın sabah gelirsiniz" Koray doktora minnetle bakıp teşekkür etmişti. Yoğun bakıma alınan Esvet'i camdan görebiliyordu sadece. Yüzü gözü yara bere içindeydi. Her yerine alet bağlıydı. Koray onu bu halde görünce kahrolmuştu. Miray Koray'ın yanına gelerek

" Uyanması uzun sürermiş beni Esvet'in evine götür bebek için hazırladığı çantayı alayım sende üstünü değiştirip geri gel istersen" Koray itiraz etmedi. Miray'ı da alarak Esvet'in evinin önüne gelmişlerdi. Miray'ı bırakıp kendi evine geçmişti. Üstüne daha rahat bir şeyler giyip tekrar evden çıkıp Miray'ı alarak hastaneye gelmişti.

   Günler geçmişti Esvet hala uyanmamıştı. Kızı ise hala küvezdeydi. Bir an olsun ne Esvet'i nede kızını bırakmamıştı Koray. Her gün kızını ziyaret edip onunla konuşuyordu. Annesinin ne kadar güzel olduğunu anlatıyordu. Hemşireler her ne kadar Koray'a kızını kucağına alabileceğini söylesede ilk Esvet'in almasını istemişti. Kızının ziyareti bitince Esvet'in yanına geliyordu. Kızının güzelliğini de annesine anlatıyordu.

" Biliyor musun Esvet aynı sen kızımız. Saçları simsiyah. Küçücük gözlerini kırpıştırdığında gözlerinin rengini de gördüm. O da aynı sana çekmiş. Yemyeşil gözleri. Bazen gülümsüyor bana." Esvet'in elini tutarak

" Nolur uyan gül güzeli kızımızında benimde sana ihtiyacımız var yalvarırım uyan artık" demişti. Esvet hala aynı durumdaydı. Değişen bir şey yoktu ama Koray genede yaşadığı için şükrediyordu. Ziyaret saati bittiğinde odadan çıkmıştı. Bahçeye çıkarak hava almak istedi. Banka oturmak üzereyken babasının geldiğini görmüştü. Hızla babasının yanına doğru gitti

" Senin ne işin var burda!" Koray'ın babası üzüntü ile oğluna bakıp

" Torunumu görmeye geldim" Koray babasının kolundan tutarak

" Ne karıma ne de kızıma yaklaşmıyacaksın duydun mu beni şimdi defol git burdan!" Babası üzgün gözlerle Koray'a bakıyordu.

" Oğlum ne olursun dinle beni!" Koray daha da sinirlenerek

" Merak etme dinliycem seni ! Esvet uyansın işte o gün Kaya ile senin ecelin olucam" Babasının gözlerinin içine bakarak

" Seni de oğlunu da ellerimle geberticem şimdi git son günlerini en mutlu şekilde yaşa!" Diyerek babasına kafasıyla çıkışı göstermişti. Babası daha fazla diretmek istemedi ve hastaneden ayrıldı. Çalan telefonu ile Koray giden babasından gözlerini çekti.

" Efendim Mert" Mert arkadaşının sesindeki öfkeyi anlayarak konuya girmişti.

" Kaya'yı bulduk depoya götürüyoruz gelicek misin?" Koray derin bir nefes alarak

" Geliyorum ben gelene kadar kimse ona dokunmasın!" Mert tamam diyerek telefonu kapatmıştı. Hızla ordan ayrılıp depoya doğru yola koyulmuştu. Depoya gelir gelmez torpidodan silahını alıp beline yerleştirmişti. İçeri girdiğinde Kaya'nın bir köşede bağlı olduğunu görüp adamlara çıkmasını emretti.

" Senin yüzünden karımla çocuğumu kaybediyordum söyle şimdi seni nasıl öldüreyim" Kaya başını kaldırarak kardeşine baktı.

" Beni öldürecek cesaret yok sende!" Koray sinirlenerek silahını belinden alıp tetiği çekmişti.

" Şimdi seni burda öldürürüm cesedini de köpeklerin önüne atarım bir mezarın dahi olmaz!" Kaya kardeşinin gözlerine bakıp

" Gerçekleri öğrenmek istemiyor musun kardeşim?" Diyen Kaya'ya iğrenerek bakmıştı. Çalan telefonu ile silahını Kaya'dan çekmişti.

"Efendim" Mert heyecanla

" Abi Esvet uyandı!" Koray hızla Kaya'nın yanından ayrılıp arabasına binmişti. Hastaneye gelirken heyecandan ne yapacağını bilemedi. Uyanmıştı karısı onu ve kızını bırakmamıştı. Koray bir çiçekçinin önünde durup Esvet için kocaman bir gül buketi yaptırmıştı. Çiçeği aldığı gibi yola tekrardan koyuldu. Esvet'in odasının önüne geldiğinde kendine çeki düzen verip kapıyı tıklattığında gel sesini duyması ile içeri girdi.

Giren kişi ile Esvet Miray'a baktı. Miray hiçbir şey demeden önüne döndü. Koray heyecanla gül buketini Esvet'in kucağına bıraktı. Esvet Koray'ı kısaca inceleyip sorusunu sordu

" Siz kimsiniz?"

Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. Her gün size bölüm atabilmek için elimden geleni yapıyorum. Bir beğeni ve yorumu çok görmeyin bana. Sizi seviyorum❤️

ESVETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin