“Ay nasıl üzüldüm, çok yakışıyorlardı be”
Mert ile Serenay’ın ayrılık haberini alan herkes durumu böyle değerlendiriyor, dizlerini dövüyordu. Afra ise tüm söylenenleri tepki vermeden dinliyordu ama herkesin sürekli bundan bahsetmesi bu tepkisizliğini bir zaman sonra zorlamaya başlamıştı.
Canlı yayına girmelerine son yarım saatleri vardı ve Afra her zamanki gibi dümenin başındaydı. Dick King çok yakında sezon finaline girecek ve ondan sonra da büyük ihtimal dijital platformlara taşınacaktı. Rtük günden güne sıkmaya devam ediyordu ama Dick King çok kazandıran bir program olduğu için şimdilik kimse bu cezaları önemsemiyordu.
“Ya şuna bakın… Mert beyin suratı ne kadar da düşük”
“Aynen aynen adamın morali çok bozuk”
Afra koordine odasındaki ekrana bakarak böyle söyleyen kızların konuşmalarını duymuştu. Mert her yayın öncesi yaptığı gibi son bir kez stüdyoyu kontrole gelmişti ve koordine odasındaki ekranlardan görünüyordu.
“Eee kolay mı Serenay gibi bir hatundan ayrılmak”
“Adam bir gece de çökmüş”
Afra önlerindeki ekrana baktığında hakikaten Mert’in moralinin biraz bozuk olduğunu gördü ve insanların bunu bu şekilde yorması hiç hoşuna gitmedi.
“Hadi! Herkes hazır mı?”diye bağırdıktan sonra kendisi de yerini aldı ve yayın yönetimi beşten geriye saymaya başladı.
“Son beş dört üç….”
“EKRANLARIN EN ÇOK İZLENEN VE SEVİLEN TALK SHOW PROGRAMINA HOŞ GELDİNİZ!”
Tam Mert anons edileceği sırada tüm kameralar stüdyo girişine çevrilmiş ve yüksek sesle giriş jeneriği verilmişti. Mert alkışlar ve çığlıklar eşliğinde seyircileri selamlarken Afra’da stüdyo arkasında görünen ekranı değiştiriyordu. Alevler içinde yavaşça yükselen taht görselini, grafikçileri özenle hazırlanmıştı.
“Dünyanın en dürüst programını sunduğum için gururluyum” diyordu ekrandaki Mert. Her zamanki gibi konuğunu çağırmadan önce oradaki seyirciler ile sohbet ediyordu.
“Mikrofonları takip edin!” edin diye bağıran Afra başına gelecekleri biliyordu. Bu salaklar seyircilerin elindeki mikrofonları bazen kontrol etmeden veriyorlardı.
“Hepsi çalışıyor Afra hanım”
Tüm koordine ekibinin pür dikkat ekranı izlediği o vakitler muhabbet hala aynı konu hakkında seyrediyor ve herkes Mert’in bugün oldukça keyifsiz ve üzgün göründüğü söylüyorlardı.
“Aşka olan son inancımı da MerNay çiftinin ayrılması ile kayıp ettim”
“Evet ya, yılın son kötü haberiydi”
Afra bu konuşmalara bir zaman sonra oldukça bozulmaya başlamıştı. Üstelik hakikaten Mert keyifsiz gözüküyordu. Yarın tüm gazeteler bunu yazar, boktan magazin programları bunu konuşurdu.
“Herkes mikrofonunu kıssın. Mert bey sadece beni duysun” dedi Afra ve arka tarafta yalnızda kendine ait masaya geçip oturdu. Genelde işini yaparken aşırı gergin olduğu için hep ayakta takılırdı ama tüm bilgisayarların bağlı olduğu ana bilgisayar kendine aitti.
“Kapalı Afra hanım” talimatı geldikten sonra, sesini iyice azaltarak mikrofona doğru konuştu.
“Mert bey ekranda keyifsiz bir görüntü çiziyorsunuz”
Kulağına ses ulaşır ulaşmaz Mert tebessümünü genişletmişti ama bu defada yapmacık bir gülümse gibi duruyordu.
“Bu da biraz fazla” deyince Mert gülüşünü bir tık soldurmuştu.
