Dick King formatı gereği her ne kadar çığır açmış ve izlenme rekorları kırmış olsada medya sektöründen, bu zamana kadar asla ödül alamamış bir programdı.
Bunun sebebi Türkiye'de dağıtılan ödüllerde bile torpil sisteminin var olmasaydı. O yüzden tüm ekip o hafta bir yayın kuruluşu tarafından, Dick King'e ödül verileceğini duyunca şok olmuştu.
Elbette bunda da bir pürüz çıkmıştı çünkü Mert gidip ödülü almayı red ediyordu.
"Neden ama neden?" diye soruyordu Afra milyonuncu kez. Yılın en iyi show programı ünvanını Dick King'den başka kim hak ediyordu ki?
"Bunca zamandır bunu bekliyormuşum gibi atlamam"
"Ne alaka saçmalama herkes alıyor?"
"Yok kırmızı halı, yok bunu tutuyorum çünkü elimde şu an felan... Afra ben böyle işlerin adamı değilim. Tarzım değil"
Hay senin tarzına dememek için zor tutuyordu Afra kendini. Nasıl bir tarzı vardıysa hiç bir şeye uymuyordu.
"Alt tarafı bir ödül Mert. Hem fanlar seni hiç böyle bir organizasyonda görmedi"
"Bu sektör değil ödül vermek, bu programın adından bile bahsetmek istemiyordu. Şimdi ne değişti?" sorusu oldukça haklı bir soruydu. İlk zamanlar konuk bulmak amma zordu. Şimdi düşününce Dick King gerçekten çok tabu devirmişti.
"Ama senin bu tavrın kime? Sektöreyse gidip söke söke almalısın zaten" demesi bir an Mertin direncini kırmıştı.
Afra onda ki bu değişimi fark ediyordu. Artık o ne derse desin kulak arkası atmıyor dinliyordu. Birkaç haftalık boşluk sanırım iyi gelmişti.
"Halen emin değilim" diye homurdansa da Afra biliyorduki bir kaç öpücükten sonra bu da son bulurdu.
Dick King bu yüzyıl içerisinde ödül almayı hak eden tek programdı.
------------------------------------
Samsung sponsorluğunda gerçekleşecek olan Altın Kardelen Ödül törenine ilgi çok büyüktü. Ünlüler çoktan kırmızı halıda boy göstermeye başlamış, tüm medya ve magazin muhabirleri iş başı yapmıştı. Üstelik çoğu kanal ödül törenini televizyonda canlı olarak yayınlıyordu.
Her gelen ünlüye heyecanlı mısınız diye sorulması ise tamamen formalite icabıydı çünkü herkese bir hafta öncesinde hangi ödülü kazandığı söyleniyordu.
Herkesin yavaş yavaş yerini aldığı bu gecede Mert halen evdeydi. Smokin giyeceğini duyduğu için hiç mutlu değildi ve acele etmiyordu.
Afra ise ise siyah mini bir elbise ile oldukça şık görünüyordu.
"Harika oldun" dese de Mert'i inandıramıyordu. Aynadaki yansımasını beğenmese de arkasında onu bekleyen hatunu çok beğenmişti.
"Halen gidesim yok" diyerek Afra'nın beline sarılmış kendine doğru çekmişti.
"Bu konuyu konuştuk ve kapandı"
"Susmamı mı istiyorsun yani?" diye haylazca sorduğunda Afra birazdan gelecek şeyi tahmin ediyordu.
"Evet"
"Sustur o zaman"
Kapıda onları almayı bekleyen bir limuzin, dışarıda bir sürü görevli olsa da Mert hiç acele etmeden Afra'nın dudaklarını keşfe çıkmıştı. Üstelik Afra'nın dudaklarındaki o koyu kırmızı rujun kendisine geçeceğini tahmin etse bile umrunda değildi.
Afra onu birkaç kez ittirsede alacağını almadan duracak gibi durmuyordu. Üstelik birde devreye elleri girmiş, Afra'nın kalçasını sımsıkı tutmuştu.
