Bu hikayede geçen kişi, kurumlar ve olaylar tamamen hayal ürünü olup gerçeklikle hiçbir bağlantı taşımamaktadır.
Rei 6; Buğusunda kaybolurke
Çağan Şengül; Bitti MasalYorum yapmayı ve oylamayı unutmayın kar kristallerim...
Keyifli okumalar...
Gizem kimi zaman ölümü ayağımıza getirir. Hani derler ya birinin başına birsey gelirse önce meraktan diye gizem de bir tür meraktı değil mi? Siz hiç yaşadığınız çevreyi gözlemlediniz mi? Hiç dikkatinizi çeken bir şey olmadı mı?
Şuan müzik dinliyor olabilirsiniz, resim çiziyor, kitap okuyor, birisi ile kavga ediyor olabilirsiniz. Peki sizin bunların göbeğinde ne işiniz var?
Bir kavga size neyi temsil ediyor? Peki hayat ile olan kavganızda barışı ne zaman sağlayacaksınız kendinizden bu kadar emin olmayın bence bir ateşkes o savaşın bittiğini göstermez daha da kızdırır...
Bu hastane bana ölümü vaat edecekti ve bende teslim olacaktım belki de...
597 numaralı hastaydım ben sıram geldiğinde ölecek veya öldürülecektim. Bugün gördüklerimi diğerlerine de anlatmalıyım çünkü bu bizim kurtuluş adamımızı etkileyen en büyük etken olacaktı.
Banyodan yavaşça çıktım, kendimi kuruladım, saçlarımı kurutup salık bir şekilde bağladım. Sonra aynaya baktım.
"Sen kimsin?" dedim. "Kim olduğunu biliyor musun?" diye devam ettim. "Bilmiyorsun değil mi?" demiştim ve bakışlarımı yansımam ile göz göze getirdim.
Ben kimdim? Deniz Sare Yılmaz, peki siz kimsiniz? Beni ne kadar tanıyorsunuz? Ve beni bu sorular için yargılıyormusunuz? Bunu unutmayın kimi yargı pişmanlıkla son bulur. Pişman olacak şeyler sizi hayatta hep üzer...
Banyodan çıkıp, dolabımı açtım ve mavi bir tişört, siyah bir tayt ve gri uzun hırkam. Kendime baktım sonra gülümsedim.
Bazen kendinize gülümseyin, bu kendinize yapmanız gereken en büyük iyilik...
Odadan çıkıp A kat 1'in 2. Salonuna girdim. Nil oturmuş saçları ile oynuyor Ilgaz Baran'ın yanına oturmuş Samir'se stresten olsa gerek ayak tabanını yere vuruyordu.
"Ben geldim" dedim ve içeriye girdiğimde bütün gözler bana döndü.
"Anlatmayı düşünüyormusun artık!" demişti Nil. Derin bir nefes aldım herkesin umutla ve karanlıkla bakan gözlerinde gezdirdim gözlerimi.
"Bugün, krizden sonra" dedim ve Samir'e baktım ve devam ettim. "Saat 5 buçuk gibi deponun orada Ilgaz ile karşılaştım, sonra bahçeye indik" dedim. Gözler benim üzerimdeydi ve... Ve normal olmayan bir şey vardı, eksik bir şey...
"Bahçeye inmek yasak değil mi?" demişti Baran ona muzırca gülümsedim "Yasaklar çiğnenmek için vardır toprağım" demişti Sertan, a harfini uzatmıştı.
"Biraz oturduk, konuştuk sonra Ilgaz yukarıya çıktı" dedim gerçekten normal olmayan bir şey vardı hem dışta hemde aklımda...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HASTANE
Novela JuvenilDeliler mi suçluydu, delirten mi? Delilerin olmadığı bir deliler hastanesi düşünebilir misiniz? Peki ya insanların delirtildiği bir hastane... Suçlu ile suçsuz olanın kim olduğu belli olmayan bir yer... Bir ölünün nefesinin koktuğu dört duva...