HASTANE

Kaybolmuş İzler

Hepinize merhaba kar krisralleri...
İki tane ortak sınavın içinde buraya vakit ayırmam bir başarı diyebilirim.

Hepinizin yeni yılı kutlu olsun. Yıl size şans, mutluluk, umut, aşk, cesaret ve bol bol kitaplar versin inşallah.

Umarım bütün dilekleriniz kabul olur. Normalde bu bölümü 100 bölüm okuma ile atmak isterdim. Ama hiç sorun değil.

Kitap ile ilgili çoğu paylaşımı
@kadehtesicaksarap instagram hesabında yapmak istiyorum ama az daha sayımız artsın öyle.

Bölümler için o hesaptan geri sayımlar açarız. Anketler, postlar ve daha ileride de reelsler gelecek. Kitap için resmi instagram hesabı açmak isteyen dm'den bazı şartlar dahilinde bana yazabilir.

Çok konuştum :) hepinize keyifli okumalar diliyorum. Yorum yapmayı ve oylamayı mutlaka unutmayın seviliyorsunuz!

 
  Hayatta attığınız her adım sizin katilinizdir. Sonuçsuz bir amaç uğruna her adım attığınızda, aldığınız her nefeste bir uçurumdan aşağıya yuvarlanmak gibiydi...

  Bizim kaderimizden bir şeyler eksiltilmiş ama eksikler göz ardı edilmişti.

  İlerlediğimiz yollar içine girdiğimiz hayatlardan öyle habersiz edilmiştik ki kendi ayak izlerimizi kaybetmiştik. Karanlık bir yolda bulmuştuk birbirimizi...

  Aynı zamanda bir labirentten farksızdı da. Aydınlığa çıkıp birbirimizin yüzünü görememiştik. Belki de Bundan kendi karanlığımız söz konusuydu...

  Ruhumuzdaki bazı izler kaybolmuş bazı hisler yara açmıştı ama biz onları kaybetmiştik geçmeyen tek şey sızısıydı...

  Kaybolmuş izler çığlık atmıştı ama bu sefer bir fısıltı bile duyulmamıştı.

  Biz artık birdik. Omuz omuza verecektik...

  Buradan kurtulmak zorundaydık ve biz buradan el ele kurtulacaktık.

  Burada özgür olmak yoktu, ya kimse bilmiyor ya da düşünemiyordu hiçbir özgürlük sonsuza kadar kısıtlanamazdı...

  Birlik olmuşsak birimizin düşmesine izin vermeyecek birisi düştüğünde hepimiz el uzatacak ve çığlık atıp bunu dünyaya duyurucaktık...

  Arka bahçeye girdiğimizde her şey bir jeton gibi düşmüştü aklıma.

  Burada bir mezarlık hatırlıyordum bir değil yüzlerce mezarlık hatırlıyordum.