Duydum ki Hera yb gelmiyo diye uzuluyomussunuz ( iki gun oldu)
Size kiyamadim hemen attim.
-----Bir elimde kahve diğer elimde çikolata hâlâ oturmuş Chan'ı bekliyorum inanılır gibi değil. Bebeğin kontrolü için hastaneye gidiyoruz, o da şuan şirketin önünde arabada beni bekletiyor.. tanrım ne acıklı bir hayatım var.
Bunları düşünürken açılan kapıdan sonra ona döndüm.
Hemencecik sürücü koltuğuna oturmuş, bana dönüp, " Çok bekledin mi?" Diye sormuştu." Yok ya ne olacak akşam evde görüşürdük."
Attığı kahkahasının ardından arabayı çalıştırmış, ben çok geçmeden onunla saçma sapan sohbetleri başlamıştım.
" Sonra işte ben de onu terk ettim. Çünkü bu böyle olmazdı.. ne yapacaktım başka?"
" Seungmin.."
" Hm?"
" Bu olay kaç yaşında gerçekleşti güzelim?"
" Sekiz, neden?"
Elini anlına vurmuş, " Öyle bir anlatıyorsun ki önemli bir şeymiş gibi dinliyorum." Demişti..
" Ne!?"
" Ne ne?"
" Önemli değil miydi sence!?"
" Hayır öyle demek istemedim o anlamda değil.."
" Öyle olsun Chan!sen zaten bizi hiç sevmedin! Hatta şuan arabadan atacaksın!"
Gülerek anlını sıvazlamış, hastanenin önünde durduğu gibi;
" Yok artık!" Demişti.
" Siktir git gelmiyorum!"
" Lan bebek sende amına koyayım!"
" Bağırdın sanki?"
" Hayır hayatım."
Anında ikna olmuş, hemencecik açtığı kapıyı tutup inmiştim. Bir ay sonra boşanıyoruz yeeeyyy! Neden aklıma geldi bilmiyorum ama anlık bir sevindim ya.
Elimi tutmuş, bu kocaman hastaneye benimle birlikte girmişti. Huh bakalım bebeğim nasılmış!!! Babasının bir tanesi.
Sonunda doktorun yanına çıktığımızda çok geçmeden kontrole başlayıp bir yandan bizimle konuşmayı da ihmal etmemişti. Ay ne samimisin sen öyle.
Hyunjin bugün yok diye katlanıyorum sana çok konuşma." Ee bebeğimiz nasılmış bakalım o zaman.." mal o yüzden geldik zaten.
" Bakalım bakalım."
Chan hanımda oturmuş bir elimi tutmuş beklerken ben asla anlamaya anlamaya izliyordum. Bitse de gidip yemek yesek ya.. çok yemek yemeye başlamışım. Ama sorun değil, hâlâ mükemmelim.
" Bebeğimiz oldukça sağlıklı, iyi bakıyoruz demek."
" Tabii ki! Ben bakıyorum."
Anında ona döndüm.
" Lan taşıyan benim! "
" Yani?"
Piçe bak ya.
Doktor gülerek bize bakmış, " Anlaşılan baya mutlusunuz." Demişti.
Pardon? Sana ne bizim evliliğimizden.?
Anında Chan'a bakıp, " Çok mutluyuz değil mi kocacığım?" Diye sormuştum.
Attığı kahkasının ardından burnumun ucuna minik bir öpücük bırakmış,
" Öyleyiz karıcığım." Demişti.Tamam fazla samimiyete gerek yok.
Zaten çok geçmeden bebek hakkında genel olarak konuşup sonunda çıkabildik.
Arabaya bindiğim gibi derin bir nefes almış, " Chan!" Diye seslenmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HERA [Chanmin]
Fanfiction" Zoraki bir evlilik olduğu sevişmeyeceğimiz anlamına gelir mi?" Korenin en köklü iki şirketinin sahipleri güçlerini birleştirmek adına oğullarını evlendirmeye karar verir. [ İki son vardır. Happy end - Angst final olarak... Hangisini uygun görürs...