LEVAHİR

IV. KARANLIK YARDIM

Merhaba! Öncelike dördüncü bölüme hoş geldiniz. Bu bölümde okuyacağınız yüksek psikopatlıklarla bir alakam yoktur, bunu belirtmek istiyorum. 😃 Tamamen karakterlerin ruhunu hedef alarak yazdım, sorumlusu ben değilim; onlar.

Daha sonrasında...

Dördüncü bölüme gelmemi sağlayan tüm herkese çok teşekkür ederim. Size ne kadar teşekkür etsem de çok az kalıyor.

Umarım nice bölümlerimiz olur, yeri gelir beraber ağlar, yeri gelir beraber güleriz ve belki de sinirleniriz. Tüm duyguları beraber yaşamamız dileğiyle...

Hepinize kucak dolu sevgilerimi veriyorum, her biriniz benim için çok değerlisiniz.

Kendi gözünüzde de çok değerli olun, siz kendi dünyanızı parlatmaya devam eden yıldızlar oldukça kimse siz kayarken kendi için dilek dileyemeyecek. 🤍

KEYİFLİ OKUMALAR...

🕸️

IV. KARANLIK YARDIM

🕸️

24.11.2022:

Ben Levahir. İsminin anlamı, dış görünüş, olan Levahir. Öğrendiğimde altı yaşında küçük bir çocuktum. Annemi kaybettiğim yaşımdaydım. Hayır, annemin bilerek gittiği, ruhumun ise dirilmemek üzere yok olduğu yaştaydım.

İsmimin anlamını üzerimde taşımakta başlarda zorluk çekmiş olsam da büyüdükçe adıma ne kadar layık olduğumu fark ettim.

Ve her şeyi fark ettiğimde de kendime tek bir sözüm olmuştu:

Dışını görme aldanırsın, içine bakma kararırsın.

İçime bakmaya cesaret eden herkesin hayatını ellerimle karartacak, dışımı gören herkesi ayakta uyutup aldatacaktım. Yine de en sonunda sadece kendime sadık kalacaktım.

Ve şimdi...

Bunlardan birini yapmak istediğim bir andaydım.

Öncelikle, bu fetüs birleşimi beyinsizlerin arasında ne oluyordu?!

Fred'in kız kardeşinin, Kerim Diker'le ilgili detayları bildiğini söylemesinin üzerinden tam olarak yüz seksen saniye geçmişti ve herkes Hind dizilerindeymiş gibi birbirine bakıyor, anlamaya çalışıyordu.

Üzerime kurulan saçma planın sis bulutlarını dağıtacak şeyler yaşanıyordu.

"Burada neler olduğunu açıklayacak mısınız artık?" Diye sordum ellerimi belime koyduktan sonra. Zerre kadar sabrım kalmamıştı. Kaşlarım öfkeyle çatılmıştı.

Kanıma nükseden, cüssemden daha büyük olan sinir sistemim bozuluyordu.

Ne Hint dizisi bakışmalarını kaldıracak kadar sabırlıydım ne de Erce'nin beni sıkıştırmasını göze alacak kadar aptal.

Şaka gibiydi ama üzerime komplo kurulmuştu. Ben de bunu fark edememiştim. Lanet olsun ki dalgınlığıma yenilmiştim.

Fakat bu böyle kalmayacaktı, hissediyordum. Her şeyi dağıtacak hareketi Fred'in kız kardeşi yapacaktı.

Erce bana baktı, ben Fred'e. Bakışlarımız, çözüme bir an önce kavuşmak istiyormuş gibi hırslı, ağzımız konuşmama yemini etmişiz gibi kapalıydı.