AŞK NEFRET VE SEN /g×g

AŞK NEFRET VE GÜVEN

Feris hastanede işlerini bitirip Sema'ya gitti. Onunla iyi anlaşıyordu ve bu Özge olayını konuşmaya ihtiyacı vardı.

Sema'nın iş yerine gitti. Modern sanat eserlerinin sergilendiği güzel geniş bir galeriydi. Sema'nın odasına geçtiklerinde bir kahve söylediler.

Feris'in gergin olduğu her halinden belliydi

Sema ve Feris Sema'nın geniş camlı kış bahçesinde kahvelerini içerken dışarıda hafif hafif yağan yağmuru izliyorlardı. Ahşap orta sehpa ve beyaz koltuklarla döşenmiş konforlu bir alandı. Feris kahvesini yudumladı.

"Bu Özge işi çok canımı sıktı." Bir elini aldından başlayıp kafasının tepesine kadar götürdü saçlarını karıştırdı.

"Onu Selen'i aldatırken düşünecektin." İğneleyici bir tavırla konuştu.

"Sema.. Yapma sen de ya sanki bilmiyorsun." Hemen kendini savunmaya geçti.

"Biliyorum Feris ama aldattın yani."

Feris bu kez daha hiddetliydi.

"Kızım konuştuk hallettik işte. Milyon kez terapiye gittik. Affettirmek için bi taraflarımı yırttım geçti gitti artık." elleriyle de konuşmasını destekliyordu.

"Özge söylerse geçmez ama yeniden başlar."

Feris alaycı bir tavırla konuştu "Sağol ya ben bunu fark edememiştim."

Derin bir nefes verdi.

"Özge'nin konuşmamasını sağlamamız lazım. Zaten o salak Özge'ye bişeyler hissediyorum falan diyo benden iyice soğumaması lazım." Stresli olduğu her halinden belliydi. Yağmuru izledi.

"Nasıl sağlayacağız konuşmamasını." Sema merakla sordu.

Feris derin bir nefes verdi. Arkasına yaslandı.

"Ah bi bilsem." Tavana baktı. Bu kez cam tavandan izledi yağmuru.

"Sema düşün nolur.. Selen'i kaybedemem." Sesi hüzünlüydü.

"Dürüst ol. Sen git söyle ben seni zamanında aldattım ama konuştuk, çift terapisi aldık aştık bunları falan desen." Olduğu yerden doğrulup Sema'ya baktı.

"Sence olur mu bu? Bi de bebeği dönorle yaptık dedim. Yalan,aldatma her şey var. Nasıl güvensin bana?" Ayağa kalktı. Camın önünde ileri geri yürüdü.

"Tamam ben Özge ile konuşayım belki beni dinler." Sema odada gezinen Feris'e bu yeni fikri sunduğunda Feris güldü.

"O şeytan niye böyle bi fırsatı kaçırsın ki umursamaz seni. Aklınca benim kirli çamaşırlarımı dökecek Selen de ona dönecek hemen." Bir eliyle ensesini ovuşturdu.

"Sigara var mı ya?" Sema ayağa kalktı.

"Olacaktı sanki bekle." Feris hala odada dolanıyor ve çözüm düşünüyordu.

Sema biraz sonra elinde sigara paketi ile geldi. Feris bir sigara yakıp derince bir nefes çekip üfledi. Sema da oturduğu koltukta yaktı sigarasını. Düşünüyorlardı.

"Feris dolanma tepemde otur şuraya."

"Ne bok yiycem kızım? Gerginim." Yerine geçip oturdu. Sigaranın külü küllüğe çırptı.

"O adam napıyo peki görüyor musun?" Feris Sema ya baktı. İçindeki dumanı üfledi.

"Ne alaka şimdi?" Dediğinde Sema hemen konuştu

"Sordum öyle görüyor musun diye. Neydi adı Murat mıydı?Görüşüyor musunuz?" Feris yine sinirle ayağa kalktı.

"Bişey mi ima ediyosun Sema?" Yine camın önünde yürümeye başladı.